330 Cumhuriyet gazetesi okuru, Cumhuriyet Vakfı ve yönetimine gönderdikleri bir bildirge ile “Cumhuriyet gazetesini geri istedikleri”ni bildirdiler. Bildirge, tüm Cumhuriyet okurlarının imzasına açıldı.
Edinilen bilgiye göre, Cumhuriyet gazetesinin çizgisinin değiştirildiğine inanan 330 Cumhuriyet okuru, Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi Orhan Erinç’e, İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay’a, Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’a ve Okur Temsilcisi Güray Öz’e bir bildirge göndererek, bu metnin gazetede yayımlanmasını istediler. Bildirgenin gazetede yayımlanmaması üzerine, 330 Cumhuriyet okuru, gazete ve vakıf yönetiminin konuya kayıtsız kaldığı gerekçesiyle, metnin kamuoyuna açıklanmasına ve Cumhuriyet okurlarının imzasına açılmasına karar verdi.
“Cumhuriyet gazetemizi geri istiyoruz” imza kampanyasına katılmak isteyenler ankaracumok@gmail.com adresine başvurabilecekler.
Cumhuriyet okurlarının, gazete yönetimine gönderdikleri bildirge ve imzalayanlar şöyle:
“Sayın Yetkili,
Sizlere ilettiğimiz 11 Şubat 2015 tarihli “Cumhuriyet gazetesi yönetimine ve kamuoyuna duyuru” başlıklı yazımızda; “Gazete yönetiminin, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Cumhuriyet gazetesinin eksen kaymasına ‘katkıda bulunabilecek” kadro değişikliklerini ve yayınlarını çok büyük bir duyarlılıkla izleyeceğimizi” bildirmiştik.
Ülkemizin üst üste geçirdiği iki seçim atmosferi ve gündemi fazlasıyla işgal eden diğer konular nedeniyle bu güne kadar sustuk. Ancak, gelinen bu noktada susmanın, gazetemiz Cumhuriyet’in felaketine neden olacağını artık görüyoruz.
Biz okurlar, Cumhuriyet Vakfı’nın kuruluş senedinin “Sunu” bölümünde yer aldığı üzere “Cumhuriyet’in gerçek sahipleri”yiz. Yine aynı “Sunu”da Cumhuriyet Vakfı’nın, “Cumhuriyet’in okurlarıyla bütünleşmesinin somut koşullarını yaratmak” vakıf yönetimine ve gazete yönetimine bir görev olarak verilmiş, böylece “Okur, vakıf yoluyla gazetesini daha çok sahiplenecektir” denilmiştir.
Vakıf senedinin, anayasası sayılan “Başlangıç” bölümünde de, Cumhuriyet gazetesi ve vakfının temel ilkeleri şöyle belirlenmiştir:
“Cumhuriyet gazetesinin, yalnız Cumhuriyet’i, demokrasiyi savunmak; demokrasi fikir ve esaslarını yıkmaya çalışan her kuvvete karşı mücadele etmek; ülkemizde her anlamıyla gerçek bir demokrasi kurulması için bütün varlığıyla çalışmak; Atatürk devrim ve ilkelerinin açtığı ‘aydınlanma’ yolunda, aklın bağnazlıktan, bilimin dinden bağımsızlaşması, laiklik ilkesinin toplumca benimsenmesi için çaba göstermek; ‘İnsan Hakları ve Temel Özgürlükler Bildirgesi’ni demokrasinin evrensel anayasası olarak benimsemek; amaçlarına ancak Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü kapsamında ulaşılacağını temel ilke saymak; kimliği, ilkeleri ve amaçları bu uzun süre içinde belirlenip toplumda kök salan Cumhuriyeti aynı yörüngede yaşatmak; Cumhuriyet Türkiyesine, topluma ve Cumhuriyet okurlarına karşı bir ödev niteliğine dönüşmüştür. ”
İşte, Cumhuriyet Vakfı’nın belirlenen bu ilke, amaç ve ödevlerinin, biz Cumhuriyet okurlarına verdiği sorumluluk, ödev ve yetkilendirmesiyle, vakfın ve Cumhuriyet gazetesinin bugün getirildiği durumu sorgulamak, yönetimi uyarmak ve çareler aramak, öneriler getirmek en doğal hakkımız ve görevimizdir.
Bilindiği üzere, Cumhuriyet Vakfı’nda, ardından da gazetemiz yönetiminde değişiklikler yaşanmış; gazeteyi atılıma geçirme iddiasıyla bir başkalaşma sürecine girilmiştir.
Bu süreç sonunda gelinen nokta bellidir. Gazete ekonomik olarak bunalıma sürüklenmiştir.
Yıllar sonra Ankara’da edinilen ve vakfın malı olan Ahmet Rasim Sokak 14 numaradaki binamız elden çıkarılmıştır. Daha da acısı, Nadir Nadi’nin düşüncesi ve kalıtı gereği kurulan Cumhuriyet Vakfı’na, vakıf kurucusu Berin Nadi tarafından bağışlanan Nadir Nadi’nin İstanbul’daki evinin satılmasıdır.
Gazetemizin Ege’deki kalesi İzmir Bürosu dağıtılmış, gazetemizin Anadolu’daki yaşamsal kılcal damarları olan, çok küçük bedeller karşılığı özveriyle çalışan yurt muhabirleri ile de bağlantılar koparılmıştır.
Ayrıca, ekonomik nedenler ileri sürülerek, gazetemizin yüz akı, Cumhuriyet Bilim Teknoloji eki, okurların tüm tepkilerine karşın kapatılmış, o eke yıllardır emek verenler dâhil, bir kısım Cumhuriyet çalışanları hoyratça işten çıkarılmışlardır.
Bir yandan ekonomik sıkıntı nedeniyle çalışanların işine son verilirken; vakıf senedimizin “Sunu” bölümünde sözü edilen “onurlu geçmişimizi geleceğe güvenle bağlama” amacı ile ters düşen, yakın geçmişte gazetemizin ilkeleri ile uyuşmayan eylem ve söylemleriyle tanınan kimi gazeteci ve yazarlar, gazetenin ekonomik çöküşüne neden olacak ücretlerle istihdam edilirken, gazetenin emektar yazarlarının yazıları “ekonomik bunalım” gerekçesiyle azaltılmıştır. Kimi yazarların yazılarına da son verilmiştir.
Gazetenin, yorum, haber ve sunuşlarında yaşanan başkalaşma da tüm bu olumsuz gelişmelere eklenince, tıpkı 12 Mart ve 1991 sürecinde olduğu gibi pek çok okur üzülerek gazetesinden uzaklaşmıştır. Gazete tirajındaki dramatik düşüş sizi uyarmalıdır!
Değerli İmtiyaz Sahibi, vakıf üyeleri ve gazete yöneticileri;
Gazetemiz Cumhuriyet, en zor süreçleri okuyucuların desteğiyle aşmıştır. Okuyucunun sesine kulak vermeden, okuyucuyu yok sayarak, gazetenin içine düşürüldüğü bu derin çıkmazdan kurtulamayacağı ortadadır.
Sorunları ele almak ve önerilerimizi paylaşmak üzere aramızdan bir temsil heyeti oluşturarak gazete ve vakıf yönetimi ile görüşmeye hazırız.
Biz, Cumhuriyet Vakfı senedinin “Başlangıç” bölümünde sıralanan ilke ve amaçlar doğrultusunda yayın yapan gazetemizi; emekleri, kalemleri ile yücelten yazarlarımızı, çalışanlarımızı, bürolarımızı ve değerlerimizi, kısacası ‘’Tehlikenin farkında mısınız!’’ diyen gazetemizi geri istiyoruz! Oyalanmaya vakit yoktur.
Bunu istemek, bu metnin başında sağlam gerekçe ve dayanaklarıyla sıraladığımız gibi en doğal hakkımız, sorumluluğumuz ve görevimizdir.
Cumhuriyet gazetesi ve Cumhuriyet vakfı yönetiminin de bu isteğimizi yerine getirmesi gerek tarihsel, gerek manevi, gerekse de hukuksal bir ödev olmakla birlikte, aynı zamanda bir zorunluluktur.
Gazetenin ve vakfın içine düşürüldüğü bunalımdan kurtulması, gazetenin gerçek sahipleri olan biz okurların ve demokratik kitle örgütlerinin vereceği desteğe bağlıdır.
Bu gücün yok sayılması, ileride onarılması zor maddi, manevi ve hukuksal sonuçlar doğuracaktır.
Öneri ve taleplerimizin dikkate alınmasını ve gerekli adımların ivedilikle atılmasını bekliyoruz. Her olumlu ve olumsuz gelişmenin kararlılıkla izleyicisi olacağımızı da özellikle vurguluyoruz.
http://www.abcgazetesi.com/cumhuriyet-okurlari-bildiri-yayinladi-cumhuriyet-gazetemizi-geri-istiyoruz-10402h.htm