Eczanelerle SGK arasındaki sözleşme 31 Mart 2016 tarihinde sona eriyor. İstanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. Cenap Sarıalioğlu, ekonomik taleplerin karşılanmadığı bir sözleşmeyi eczacıların imzalamayacağını ve 31 Mart sonrası ilaçta yaşanacak kaosun sorumlusunun eczacıların olmayacağını belirtti.
İstanbul Eczacı Odası’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Ecz. Cenap Sarıalioğlu, 13 bin eczanenin batma noktasında olduğuna dikkat çekerek, “80 milyon sigortalıya sunulacak ilaç hizmetinin sağlıklı yürümesi ve 24 bin 500 eczanenin 71 bin çalışanıyla ayakta kalabilmesi adına istenen iyileştirme talebi için, Ekonomi Koordinasyon Kurulu’ndaki bakanlarımızın bütçeyi bahane etme lüksleri yoktur” dedi.
Ecz. Sarıalioğlu’nu basın mensuplarıyla paylaştığı basın açıklamasında şunlar kaydedildi:
Bilindiği üzere Ocak 2016’da ekonomik taleplerimizin görüşülebilmesi için, bütçe onaylanma sürecinin tamamlanması gerektiğinden SGK ile TEB arasında 3 aylık geçici bir protokol imzalanmıştır.
Bu protokol 31 Mart’ta yani 4 gün sonra sona erecektir.
SGK yetkilileri ve Çalışma Bakanı’yla, gerek meslek örgütümüz, gerekse bireysel olarak eczacıların katılımıyla yürütülen bir dizi görüşmelerde sorunlarımız detaylarıyla aktarılmıştır.
SGK bürokratları, eczacı milletvekilleri ve en son yaklaşık 200 meslektaşımız önünde Çalışma Bakanı Sayın Süleyman Soylu taleplerimizde haklı olduğumuzu bizlere beyan etmiştir.
Aynı toplantıda, Sayın Çalışma Bakanı, taleplerimizin Ekonomi Koordinasyon Kurulu tarafından bütçe açısından değerlendirilerek onaylanması gerektiğini ifade etmiştir.
Türkiye’de eczanelerin yüzde 54’ü yoksulluk sınırının altında bir gelirle ve neredeyse tamamı kredi-borç sarmalı ile ayakta kalmaya çalışmaktadır. Bu verilerin gerçekliği, yapılan sunumlarla Çalışma Bakanlığı’nın ve Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun onayı ve bilgisindedir.
Eczacılar olarak ekonomik iyileştirme talebimiz tarafımıza bağışlanacak bir lütuf değildir.
Bu talebi, 2005 yılından bu yana Sağlıkta Dönüşüm Politikalarını hiçbir tedbir almadan, eczacıları ekonomik çıkmaza sürükleyerek uygulayan siyasilerin eczacılara borcu olarak görmekteyiz.
80 milyon sigortalıya sunulacak ilaç hizmetinin sağlıklı yürümesi ve 24.500 eczanenin 71.000 çalışanıyla ayakta kalabilmesi adına istenen iyileştirme talebi için, Ekonomi Koordinasyon Kurulu’ndaki Bakanlarımızın bütçeyi bahane etme lüksleri yoktur.
Eczacılar olarak bizler, sağlık zincirinin en önemli halkasıyız.
Halkımıza, ülkemizin en uzak köyünde, mahallesinde, can güvenliğimiz olmaksızın 24 saat ilaç hizmeti sunan bir meslek grubuyuz.
Bizler, 13.000 eczane batma noktasındayken, taleplerimizin karşılanmadığı bir sözleşmeyi imzalamayacağız.
Konfora, kıyağa hesapsız bütçe açılırken, sağlıktan ve emeğimiz üzerinden tasarrufa ikna olmayacağız.
İlacın yasal sahibi ve uzmanı eczacılardır. Yetkililerin sorumsuzluğuna tek bir meslektaşımızı bile feda etmeyeceğiz.
31 Mart’tan sonra ilaç hizmetinde yaşanacak kaosun da sorumlusu bizler olmayacağız.
sol