KİEV (QHA) –
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Rusya tarafından işgal edilen Kırım’ın sözde Savcısı Natalya Poklonskaya’nın “Kırım Tatar Milli Meclisi’nin faaliyetlerinin askıya alınması ile ilgili” kararına ilişkin protesto yayınladı.
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde 13 Nisan tarihinde yayınlanan açıklamada, “Söz konusu karar, Rus işgalci yönetiminin Kırım’ın köklü halkı Kırım Tatar halkının temsilcilerine karşı işlenen suçlarda yeni bir adımdır. Bunun, işgalci devlet olarak Rusya Federasyonu’nun uluslararası normlara göre sahip olduğu yükümlülüklerin, ayrıca Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşmenin ihlali olarak görüyoruz” denildi.
Son iki yıl içinde Kremlin’in Ukrayna’ya ait yarımadayı “baskı, yıldırma ve takibatın yer aldığı, temel hak ve özgürlüklerin toplu halde ihlal edildiği bir bölgeye dönüştürdüğünü” vurgulayan Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, “Bu bağlamda Kırım Tatar Milli Meclisi’ne karşı aşırıcı (radikal) faaliyetler gerçekleştirmesi ile ilgili suçlamalar oldukça alaycı görülüyor” diye belirtti.
Kremlin’in Ukrayna’ya karşı her türlü saldırgan hareketleriyle uluslararası normlar ve tüm uygar dünyanın adil taleplerini açıkça görmezden gelmeye devam ettiğini ifade eden Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, “Ukrayna, dünyanın tüm demokratik devletlerine işgalci devletten yarımadada temel hak ve özgürlükler alanındaki ihlallere derhal son vermesi; insan hakları durumunun düzenli olarak gözetlenmesi için uluslararası teşkilatlarının geçici olarak işgal edilen Kırım Özerk Cumhuriyeti’ne erişiminin sağlamasını talep etmesi ve Kırım’ın işgaline son verilmesi amacıyla çabaları birleştirme çağrısından bulunuyor” diye kaydetti.
13 Nisan 2016 tarihinde Rusya tarafından işgal edilen Kırım’ın sözde Savcısı Natalya Poklonskaya’nın, “Kırım Tatar Milli Meclisi’nin faaliyetlerini askıya alınması ile ilgili” kararı yayınladığı öğrenildi. “Aşırıcı (radikal) Faaliyetlere Karşı Mücadele İlgili” Federal Kanununun 9. ve 10. maddelerine atıfta bulunduğu belgede sözde savcı Poklonskaya, karar metninde Rus propagandasına uygun şekilde Kırım Tatarlarının özyönetim organını “sivil toplum kuruluşu” gibi göstermeye çalışarak, “Bir sivil toplum kuruluşunun hakları askıya alınıyor. Bu karar doğrultusunda ilgili kuruluşun tüm devlet veya belediye tarafından sunulmuş toplu iletişim araçlarını kullanması yasak, toplu etkinlik düzenlemesi, banka mevduatları kullanması ve herhangi bir faaliyette bulunması yasak. Kuruluşun herhangi bir propagandasının yapılması da yasak…” açıklamasında bulundu.
Daha önce Kırım Rus yönetiminin sözde Savcısı Natalya Poklonskaya’nın, Kırım Tatar Milli Meclisi’ni kapatmak için mahkemeye başvurduğu açıklanmıştı. Poklonskaya, KTMM’yi kapatmak için imzalayıp Kırım’ın Yüksek Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinin bir kopyasını Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı Nariman Celal’e de gönderdi. Kırım Tatar halkı adına konuşmaya çalışan sözde Kırım Tatar kuruluşlarının yöneticilerinden, Kırım Tatar Milli Meclisi’nin faaliyetlerini yasadışı ve provokatif olarak kabul etme başvuruları geldiğini ileri süren Poklonskaya, bahsi geçen davayı, Rusya’nın ‘Aşırıcılık faaliyetleri ile mücadele’ kanununa dayanarak açmak istediğini belirtmişti.
Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı Nariman Celâl de kendisine gönderilen dava dilekçesinin hata dolu olduğu ve gerçeği yansıtmadığını kaydetmişti.
Sözde Savcı Natalya Poklonskaya’nın dilekçesi ile ilgili mahkeme duruşması, 3 Mart tarihinde yapılması gerekiyordu. Sözde savcılığın suçlama dilekçesinin kanıtları olarak sunduğu belgelerin okunma süreleri neden gösterilerek mahkeme duruşması 10 Mart’a ertelendi. 10 Mart’ta yapılan duruşmada, Kırım Tatar Milli Meclisi’nin avukatı, dava belgelerini incelemek için süre gerektiğini söyleyerek duruşmayı erteleme talebinde bulundu. Mahkemenin talebini uygun bulup duruşmayı 17 Mart tarihine ertelediği belirtildi. 17 Mart’ta yapılan duruşmada, mahkeme, davaya Kırım Etnik İlişkiler ve Sürgünden Dönen Vatandaşlar Komitesi’nin katılımını sağlamak gerektiğine dair karar alarak davanın incelenmesini 7 Nisan’a erteledi. 7 Nisan’da başlaya ve 8 Nisan tarihinde devam eden duruşmada sözde Kırım Savcılığı’nın dava ile ilgili yeni belgeleri sunduğu ileri sürüldü. Bu gerekçeyle duruşma 15 Nisan tarihine ertelendi.