Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Türkiye’nin bir korku ve kaos sürecini yaşadığı uyarısında bulundu. Tantan “Bir tarafta silahlı isyan var ve buna karşı mücadele veriliyor. İktidarın ve muhalefetin bu sorunu çözecek birlikte hareket edebilme kabiliyetlerinin olmayışı da ayrı bir sorun” dedi. Ülkede acilen yeni bir iç ve dış politika stratejisi geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Tantan, şunları söyledi: “Bölgemizi yeniden dizayn etmek isteyen küresel gücün, desteklediği ve kullandığı devlet dışı aktörlerle (PKK-PYD-IŞİD) yakın ilişkileri, hemen her zemindeki insanları korku ve kuşkuya, umutsuzluğa sevk ediyor. Korku ve kaos, toplumu da üretimden, yatırımdan, çalışmadan uzaklaştırarak tüketen, cemaat ve siyasete daha da teslim olan adeta modern köleliği kabul etmiş bir duruma getiriyor. Böylece Türkiye, yıllardan beri kazanımları ve kazanmak için geliştirdiği bilgi ve veri toplumundan uzaklaştırılıyor. Bilgi ve veri toplumundan uzaklaşması demek köleliği kabul etmesi anlamına geliyor. Bu da bugünkü siyasi iradenin, bireyi kendisine oy veren bir köle gibi kullanmasını beraberinde getiriyor.”
“Masaya otur” baskısı
Sadettin Tantan, Birleşmiş Milletler’in (BM), yakın zamanda terör örgütü IŞİD ile irtibatlı olan ülke ve kurumlara karşı yeni önlemleri uygulamaya koymaya hazırlandığını belirterek şöyle devam etti: “IŞİD’i, özellikle petrol kaçakçılığından dolayı ve kullandığı silah, araç ve gereçler bakımından kimlerin desteklediği, petrolün nerede pazarlandığı, nasıl gelir elde ettiği bilinen bir vaka. Ayrıca PKK’nın da özelikle şehir savaşında eğitimli bir şekilde eyleme dönüştürdüğü yöntemler ortada. PKK’yı destekleyen yabancı istihbarat örgütleri elemanlarının ve onların Türkiye’ye yönelik faaliyetleri de bilinen bir gerçek. Bütün bu tehditleri ortadan kaldırması gereken iktidar, bunu başarabilmesi için süratle yapması gereken yasal düzenlemeleri, bir türlü Meclis’e getirmiyor. PKK’yı ve diğer örgütleri kullanan küresel güç de, Türkiye’yi kullandığı organize suç örgütü liderleri ile masaya oturtabilmek için sürekli Türk siyasetini açıktan tehdit eder konuma gelmiş vaziyette.”
OHAL ilan edilsin
Türkiye üzerindeki tehdidin büyüklüğüne dikkat çeken Yurt Partisi lideri, şöyle dedi: “Bir taraftan kullandığı aktörler içerisinde silahsız örgüt olarak görünen cemaatler, bir taraftan silahlı örgütler, diğer taraftan da kendisine tabi olan kirli ve kimliksiz siyasetçiler ile Türkiye’nin içinde ve dışındaki Türkiye’den geçinen etkin güç odaklarıyla, Türk halkı ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti tehdit altına alınmış durumda. Süratle yapılması gereken, Olağanüstü Hal Yasası’nın (OHAL) Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden geçirilerek uygulamaya konulmasıdır. Türk polisi, jandarma ve istihbarat teşkilatlarının ihtiyacı olan ve batıdaki uygulamada yer alan yasal ve kurumsal alt yapılar devreye sokulmalı.” Tantan, “Bu coğrafyadaki kavga, sadece küresel gücün bu bölgeye hakim olmasıyla değil, bu bölgedeki diğer aktörlerin de kendi güçlerini genişletme çabasıyla da ilgili. Türkiye kendi stratejisini ve bu bölgede gücünü artıracak çalışmasını bir beka sorunu olarak iktidar ve muhalefetle birlikte geliştirmelidir” dedi.
Mali kaynaklara el konulmalı
Türk halkına yönelik tehditleri ortadan kaldıracak bir mücadelenin süratle devreye sokulması gerektiğini ifade eden Tantan, şöyle dedi: “İçeride ve dışarıda bu mücadeleyi verecek yapıların oluşturulması gerekiyor. Ayrıca terörü destekleyen kişi ve kurumların desteğini kesmek için bunların mali ve ekonomik varlıklarına el koyacak şekilde, eyleme dönüştürecek iradenin de ortaya konması lazım. Türk siyasetçisi bir organize suç ve terör örgütü ile masaya asla oturamaz. Geçmişte yaptığı bu yöndeki çalışmalar hem anayasal suçtur, hem de o gün var olan ve bugün de devam eden yasalar çerçevesinde suçtur. Bu nedenle bu yöndeki yeni bir talebin uygulamaya sokulması da kabul edilemez.”
Salim Yavaşoğlu
yenicaggazetesi