Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı Umut Oran, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlıkların kaldırılmasına dair teklif için “Anayasaya aykırı düzenleme geliyor. Buna rağmen biz evet oyu atacağız” demesine ilişkin “CHP’nin ve MHP’nin, inandıkları için değil de sırf AKP onları zora sokar düşüncesiyle dokunulmazlıkların kaldırılması için ‘Evet’ oyu kullanması, tam anlamıyla rakibin kurallarını kabul etmek anlamına gelecektir. Sorumlu bir siyasetçi olarak, AKP’nin yarattığı hukuksuzluk ortamında, ‘Bizim verilemeyecek hesabımız yok!’ şeklindeki meydan okumalar yerine ‘Bizim AKP’nin zindanlarına atılacak tek bir milletvekilimiz yok!’ denilmesini gerekli görüyorum” diye konuştu.
“Dokunulmazlıkların kaldırılması teklifinin, muhalefet partilerine kurulan büyük bir tuzak olduğunu” söyleyen CHP’li Oran, “AKP, HDP’yi örtü olarak kullanıp CHP’li ve MHP’li milletvekillerinden bir kısmını da hapse atarak yeni bir Silivri süreci yaratmak istemektedir” dedi.
Umut Oran’ın yazılı açıklaması şöyle:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuk tanımaz AKP eliyle dönüştürüldüğü bir dönemde ortaya atılan “dokunulmazlıkların kaldırılması” teklifi, muhalefet partilerine kurulan büyük bir tuzaktır.
“İktidara geldiği günden bu yana, meclisteki çoğunluğuna güvenerek baskıcı bir düzen kuran ve her fırsatta hukuku ayak bağı olarak gördüğünü ifade eden bir zihniyetin “dokunulmazlıklar” konusunu da “hesap verilebilirlik” temelinde ele almadığı açıktır.
“AKP tek başına da dokunulmazlıkları kaldırabilir”
“AKP; siyasi hayatı kilitleyecek, kaos ortamını sürekli kılacak yeni bir tezgah peşindedir. Öne sürülenin aksine kaleme alınan değişiklik teklifinin tek hedefi ‘teröre destek veren HDP’li milletvekilleri’ değildir. Şehirlerin bombalarla doldurulmasına göz yumanların ‘terörle mücadele ediyoruz’ iddiaları da samimiyetten uzaktır. Üstelik AKP’nin, teröre doğrudan destek veren milletvekillerinin dokunulmazlıklarını hemen bugün kaldırmasının önünde tek bir engel dahi bulunmamaktadır.
“Yeni Silivri süreci yaratılıyor”
“Şüphesiz ki PKK bir terör örgütüdür ve teröre destek veren herkes, tıpkı terör örgütleriyle pazarlık masaları kuranlar gibi, mutlaka cezalandırılmalıdır. Ancak AKP, HDP’yi örtü olarak kullanıp CHP’li ve MHP’li milletvekillerinden bir kısmını da ‘hapse atarak’ yeni bir ‘Silivri’ süreci yaratmak istemektedir.
“AKP’nin teklifi kabul edildiği takdirde “Yasama da bizim, yürütme de bizim, yargı da bizim!” diyen anlayış yeni bir mevzi kazanmış ve CHP’yi de hapishane önlerinde siyaset yapmaya mahkum etmiş olacaktır.
“Daha birkaç yıl öncesine kadar düzmece gerekçelerle cezaevine konulan CHP’li milletvekilleri örneği ortadayken “Bedel ödemeye hazırız!” açıklamaları yapmak, tarihten ders almamakta ısrar etmek demektir.
“Kuddusi Okkır’ı anımsattı”
“14 yıllık AKP iktidarında muhalefet milletvekillerini, partileri ve kişileri hedef alan, yalana ve iftiraya dayalı propagandanın her türüne şahit olan bizler için ‘Eğer kabul etmezsek AKP bizi suçlu ilan eder!’ gibi cümleler büyük bir yanılgı demektir. Zira bir şey yapmak ya da yapmamak AKP zihniyetinin kara propaganda faaliyetlerini engellememiştir. Rahmetli Kuddusi Okkır’ı hiç bir suçu yokken ‘Ergenekon’un Kasası’ diye ölüme gönderenlerin CHP’yi hedef alan tüm sözleri de kategorik olarak “yok hükmünde” sayılmalıdır. Rakibin ne dediğine odaklanarak, rakibim beni suçlamasın denilerek siyaset yapmak mümkün değildir. Siyasi partiler ilkelerine, akla, bilime ve kendi seçmenlerine göre karar vermeli, rakibin iddialarını asla ciddiye almamalıdır.
“Zindana atılacak tek bir milletvekilimiz yok”
“CHP’nin ve MHP’nin, inandıkları için değil de sırf AKP onları zora sokar düşüncesiyle dokunulmazlıkların kaldırılması için ‘Evet’ oyu kullanması, tam anlamıyla rakibin kurallarını kabul etmek anlamına gelecektir.
“Sorumlu bir siyasetçi olarak, AKP’nin yarattığı hukuksuzluk ortamında, ‘Bizim verilemeyecek hesabımız yok!’ şeklindeki meydan okumalar yerine ‘Bizim AKP’nin zindanlarına atılacak tek bir milletvekilimiz yok!’ denilmesini gerekli görüyorum.
“Bu anlamda, muhalefetteki tüm siyasi parti liderlerini, AKP’nin neyi hedeflediğini kesin olarak bilmedikleri her konuda tedbirli davranmaya ve tek başlarına karar almak yerine partilerinin yetkili kurullarını toplayarak ortak aklı egemen kılmaya davet ediyorum.”
cumhuriyet