Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca’nın itiraz dilekçesinde, Hrant Dink’in 19 Ocak 2007 tarihinde öldürülmesinin ardından Dink ailesinin vekilleri tarafından 1 Temmuz 2013 tarihli şikayet dilekçesi üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldığı anlatıldı. Şüphelilerden Muammer Güler’in dönemin İstanbul Valisi olduğu ve 4483 sayılı Kanunun 12/1 Maddesi uyarınca soruşturma görevi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nda olduğu belirtilerek, Güler’in soruşturma evrakı görevsizlik kararı verilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği hatırlatıldı.
SORUŞTURMA EVRAKI İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA GÖNDERİLDİ
İtiraz dilekçesinde, 5 Eylül 2013 tarihi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma defterine 2013/233 sırasına kaydı yapılan soruşturma evrakı Muammer Güler’in 12 Haziran 2011 günü yapılan 24. Dönem Milletvekili seçiminde Mardin’den milletvekili seçilmesi nedeniyle yasama dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM’ye gönderilmiş, bu görevinin sona ermesinin nedeniyle soruşturma izni için İçişleri Bakanlığı’na gönderildiği ifade edildi.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI İHBAR VE ŞİKAYETİN İŞLEME KONULMAMASI KARARI VERDİ
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan ön inceleme sonucu anılan bakanlık makamının 25 Aralık 2015 tarih ve 2015/19686 sayılı “İhbar ve şikayetin işleme konulmaması’ kararı verilen soruşturma dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na iade edildiği kaydedildi. İçişleri Bakanlığı makam onayında , “Eski İstanbul Valisi Muammer Güler hakkında Dink Davasıyla ilgili “Görevini kötüye kullandığı” iddiasıyla 2007 yılında yapılan şikayet sonucunda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın konuyu incelediği ve 14 Kasım 2007 tarihli kararı ile ‘Şikayetin işleme konulmamasına’ karar verildiği, dosya kapsamında ve valiliğin arşivlerinde konuyla ilgili başka gerekse yeni bir bilgi ya da belge bulunamadığı, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 5. maddesine göre eski İstanbul Valisi Muammer Güler hakkındaki iddialarla ilgili ön inceleme başlatılmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığı belirtilerek ihbar ve şikayetin işleme konulmaması kararı verilmiştir” denildi.
YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI: KARAR YETERSİZ VE YERİNDE OLMAYAN GEREKÇE İLE VERİLMİŞ OLUP, DOSYA İÇERİĞİ İLE UYUMLU DEĞİLDİR
“İçişleri Bakanlık Makamının ‘İhbar ve Şikayetin İşleme Konulmaması” konulu kararı yetersiz ve yerinde olmayan gerekçe ile verilmiş olup dosya içeriği ile uyumlu değildir” denilen itiraz dilekçesinde, “Dosyanın incelenmesinde şikayet dilekçesi ve eklerinde ‘AHİM’in ihlal kararına, Devlet Denetleme Kurumu’nun konu ile ilgili düzenlediği rapora suikast yapılacağı istihbaratı üzerine bir Vali Yardımcısı ve iki MİT mensubunun Hrant Dink ile görüşme yaptığına, Türkiye Ermenileri Patriği Mesrop 2′nin Ermeni Cemaati’ne yönelik tehditler nedeniyle Vali Muammer Güler’e mektup yazarak tedbir alınması isteğine dair bilgi ve belgelerle, dolayısıyla Vali Muammer Güler’in Hrant Dink’e yönelik istihbarattan önceden haberdar olduğu bilgisine yer verilmiştir. 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’na göre suç işlenmesinin önlenmesi kamu düzeni ve güvenliğinin sağlanması ile toplum huzurunun temini hususunda önleyici kolluk hizmetlerinin gereğince ifası için gereken bütün tedbirlerin alınmasına karar verme ve alınan tedbirleri denetleme görevinin ilde devletin temsilcisi olan İl Valisi’ne aittir. Yine Koruma Hizmetleri Yönetmeliği’nin 11., 12. ve 20. maddelerine göre hayatının ciddi biçimde tehdit alında bulunduğu Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile diğer istihbarat birimleri tarafından tespit edilenler korunmaları zaruri görülenlerin bu kuruluşların teklifi üzerine güvenlik birimlerince talepleri aranmaksızın korumaya alınmaları gerektiği il valisinin de il koruma komisyonu başkanı bulunduğu… ” ifadelerine yer verildi.
“GÜLER HAKKINDA ÖN İNCELEME BAŞLATILMASINI GEREKTİRECEK NİTELİK VE YETERLİLİKTE BULUNDUĞU….”
5 sayfalık itiraz başvurusu şu ifadelerle tamamlandı: Hrant Dink’in talebine bağlı olmaksızın şahsı ve mekanın koruma altına alınıp alınmadığı güvenlik görevlilerinin olayın ciddiyetini idrak etmeleri hususunda uyarılıp uyarılmadıkları hususlarının 4483 sayılı yasanın 4. maddesinde belirtilen nitelikleri taşıdığı ihbar ve şikayetin anılan kanunun 5. maddesi kapsamında Vali Muammer Güler hakkında ön inceleme başlatılmasını gerektirecek nitelik ve yeterlilikte bulunduğu anlaşılmakla, anılan kişi hakkında ön inceleme yapılarak sonucuna göre ‘ Soruşturma izni verilmesi/ verilmemesi’ kararı alınması yerine eksik ve uygun olmayan gerekçe ile ‘İhbar ve şikayetin işleme konulmaması’ kararı verilmesi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle İçişleri Bakanlık Makamı’nın 25 Aralık 2015 gün ve 19686 sayılı ‘İhbar ve şikayetin işleme konulmaması’ kararının kaldırılması kamu adına talep olunur.”
DİNK AİLESİ DE İTİRAZ ETTİ
Dink Ailesi Avukatı Hakan Bakırcıoğlu da Muammer Güler hakkında verilen “İhbar ve şikayetin işleme konulmama kararı”na itiraz etti. İçişleri Bakanlığı 25 Aralık 2015 günü Muammer Güler hakkında ihbar ve şikayetin işleme konulmaması kararı vermişti.
DHA