Amerikan federal adli sistemi resmi kayıtlarına göre, Savcı Bharara’nın Reza Zarrab hakkında hazırladığı iddianamenin 17 Aralık 2015 tarihinde işleme konuldu.
New York Güney Bölgesi Savcısı Preet Bhararatarafından hakkında hazırlanan iddianame sonrasında tatil amacıyla geldiği Miami’de tutuklanan Reza Zarrab’ın hakim karşısına çıkacağı New York’a sevk yolculuğu sürerken Amerika’nın Sesi’nden Can Kamiloğlu dava dosyasının resmi kayıtlarındaki belgelerde oldukça dikkat çekici ve önemli ayrıntılara ulaştı.
Amerikan federal adli sistemi resmi kayıtlarına göre, Savcı Bharara’nın Reza Zarrab hakkında hazırladığı iddianamenin 17 Aralık 2015 tarihinde işleme konulduğu ve soruşturmanın başladığı resmi tarihin, Türkiye’de ‘17 Aralık Rüşvet Skandalı’ olarak anılan soruşturmanın tam ikinci yıl dönümünde denk gelen, ’17 Aralık 2015’ tarihinde resmen başlatıldığı ortaya çıktı.
Soruşturmanın başlatıldığı 17 Aralık’tan itibaren iddianamenin gizli olarak sisteme girildiği, gizlilik kararının da Zarrab’ın Miami’de tutuklanmasının ardından 21 Mart 2016 tarihinde kaldırılarak iddianamenin kamuoyuyla paylaşıldığı belgelerde açıkça görülüyor.
YENİ İDDİANAMEDE ‘TÜRKİYE’ VURGUSU
Savcı Bharara’nın ilk hazırladığı iddianamede değişiklikler yapması oldu.
Yeni eklerin yapıldığı iddianamede ise en dikkat çeken bölüm, Reza Zarrab’ın işlediği suçlar için yer olarak dört ayrı bölümde ‘ Türkiye’nin de gösterilmesi oldu.
İddianamede yapılan değişiklikte Zarrab’a yöneltilen; ABD çıkarlarına karşı komplo kurmak için işbirliği yapmak, İran’a karşı uygulanan uluslararası ambargoyu delmek, banka sahteciliği yapmak ve kara para aklamak suçlamalarının başına bu suçları işlendiği yer olarak Türkiye de gösterildi. Ayrıca New York ve Birleşik Arap Emirlikleri de suçların işlendiği yerler olarak Türkiye ile birlikte iddianame de yer aldı.
İddianamede yapılan değişiklikte işlenen suçların tarihiyle ilgili değişiklikler de yapıldığı belirlendi. Önceki iddianamede yer alan suçların işlenme tarihi olarak 2010 ile 2014 yılı gösterilirken iddianamede yapılan değişiklikle suçların işlendiği tarih aralığı 2010 yılı ile 2015 yılın sonuna kadar olarak gösterildi.
Zarrab ile ilgili tüm suçlamalarla ilgili maddelerin başına yeni tarih dilimleriyle birlikte, ‘Reza Zarrab, New York, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve her nerede bu suçlar işlendiyse’ ifadesi getirildi.
İddianamede yapılan değişiklikle ayrıca New York’ta ismi gizli tutulan bir Çin bankasının aracı olarak kullanıldığı belirtildi.
‘AYNI TARİHTE BAŞLATMAK TESADÜF OLABİLECEĞİ KADAR CİDDİ BİR SİNYAL OLABİLİR’
Amerika’nın Sesi’nin dava dosyasında ulaştığı yeni belgeler konusunda görüşlerine başvurduğu ve New York Barosu ve Zarrab davasının görüleceği New York Güney Bölgesi Mahkemesine kayıtlı avukat Cahit Akbulut, “Zarrab davasının ABD’de 17 Aralık tarihinde başlaması çok enteresan. Yılın 365 günü var. Böyle bir tarihi yakalamak 365’te bir şans ve o tarih yakalanmış. Tam iki yıl sonrasında aynı tarihte başlatılan Zarrab soruşturmasını çok çok büyük tesadüf olabileceği gibi Türkiye’de üzeri kapatılan soruşturmanın buradan çok güçlü bir şekilde başka yerlere de uzanabileceğinin ciddi sinyali olabilir” dedi.
‘HEDEFTE TÜRKİYE VAR’
Akbulut, başından itibaren New York’ta başlatılan bu soruşturmanın Türkiye’ye doğru ilerleyeceğinin görüldüğünü belirterek, “Benim şahsi görüşüm hedefte Türkiye var. Yoksa bu kişilerin Reza Zarrab ile ne alıp veremediği olabilir. Bu olayı 17 – 25 Aralık soruşturmalarınla ilişkilendirmeye çalışıyorlar. Bu işin Türkiye’ye uzanacağını beklememek aptallık olur. Kesinlikle oraya gideceğini düşünüyorum” dedi.
‘İDDİANAMEDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLE HEDEF AÇIKLANDI’
Savcı Bharara’nın dava dosyasını eski iddianameyi değiştirerek yenilemesini ve dört ayrı yerde Türkiye’nin adının vurgulanmasını da Amerika’ nın Sesi’ne değerlendiren Akbulut, şöyle konuştu: “İddianamede yapılan değişiklikle Türkiye’nin iddialarla ilgili suçun işlendiği yerlerden biri olarak gösterilmiş. Türkiye’nin adını da üzerine basa basa ilan etmişler, dört ayrı yerde her suçlamayla ilgili kullanmışlar. Bu şekilde Türkiye’yi suçlamaların içinde açık olarak isimlendirdiler. İlk hazırlanan iddianamede Zarrab’ın Türkiye de ve Birleşik Arap Emirliklerinde iş yaptığı özet olarak belirtiliyordu ancak suçların Türkiye’de işlendiği belirtilmiyordu. Sadece Zarrab’ın bu suçları Amerika’nın dışında işlediği ifade ediliyordu. Değişiklik yapılan son iddianamede ise dört ayrı suçun işlendiği yerlerden biri olarak ‘Türkiye’nin adının ülke olarak konulduğunu görüyoruz. Zaten burada hedef Türkiye. Bu daha önce açıkça belirtilmiyordu şimdi ise yeni iddianameyle hedef açıkça belirtilmiş oldu.
‘BAZI GERÇEKLER ORTAYA ÇIKMIŞ OLABİLİR’
Savcı Bharara’ nın,düzenlediği yeni iddianamenin tarihi olan 30 Mart 2016’ya kadar geçen süreçte farklı şeyler öğrenmiş olabileceğini belirten Akbulut, “İlk hazırladıkları iddianameyi gözden geçirip yaptıkları hataları veya eksikliklerini düzeltmiş olabilirler. Belki soruşturdukları bazı şeylerde gerçekler ortaya çıkmış olabilir. Belki de son dört ayda yeni bir şeyler bulmuş olabilirler. Tabii niyet okumak doğru değil benim kişisel görüşüme göre iddianame de Türkiye’yi neden isimlendirmediklerini fark etmiş ve isimlendirmeleri gerektiğine karar vermiş de olabilirler” dedi.
Odatv.com
