Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek enflasyon ve reform süreci ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Şimşek, “Türkiye için de dünya için de çok temel sorunlar var, biz geçici bir bahar havası yaşıyoruz, buna aldanmamak lazım. Aslonan yapısal sorunlara çözüm üretmemizdir. Reform süreci dinamik bir süreçtir, süreklilik arz eder. Bu seneye ilişkin büyüme iç talebin bir miktar güçlü seyredeceğine dayalıdır, orta vadeli büyüme hedefini tutturmamız için mutlaka yapısal reformları güçlü bir şekilde uygulamalıyız.
‘JEOPOLİTİK RİSK ARTARSA BÜYÜMEYİ OLUMSUZ ETKİLEYEBİLİR’
Yüzde 5’lik büyümeyi bugünkü çabayla yakalayamayız, ancak reformları hızlandırarak yakalayabiliriz. Bölgemizdeki jeopolitik gerginlik daha da artarsa büyümeyi olumsuz etkileyebilir. Reformlarda kısmi ya da hiç gelişme olmazsa bu da büyümeyi olumsuz etkiler. Birçok iş piyasasında sorunlar var, buna çözüm işgücü piyasası reformudur. Büyüme daha düşük seyrederse işsizlik oranı o kadar (OVP hedefi) düşmez.
‘TURİZMDEKİ GELİŞMELER CARİ AÇIK HEDEFİNİ SINIRLAYABİLİR’
Enflasyonu tek haneye düşürdük ama düşük tek haneye düşüremedik, çekirdek enflasyon yüzde 9,6, yani henüz enflasyonda kalıcı bir şekilde yüzde 5’in altına doğru gidiyoruz demek için erken. Enflasyonu aşağı çekmenin yolu da yine reformdur. Cari açığı bu sene yüzde 4’ün altına çekmeyi planlıyorduk ancak turizmdeki gelişmeler bunu sınırlayabilir. Cari açığı turizmdeki son gelişmelere göre revize etmedik, ancak bir miktar olumsuz etkileme olasılığı yüksek. Ekonominin en güçlü ayağını mali politikalar oluşturuyor. Mali disiplin Türkiye’nin uzun bir süredir tek çıpası olmuştur.
Önümüzdeki dönemde tekrar güçlü bir çıpaya geçebilir miyiz, esas hikayemiz burada, bir tarafta mali disiplin, bir tarafta yapısal reformlar ve AB süreci. Türkiye bunu yapabilirse tek motorlu uçak yerine 3 motorlu uçak olarak daha hızlı gider.
‘TÜRKİYE’DE BORÇ SORUNU OLACAKSA ŞİRKET BORÇLARI ÜZERİNDEN OLACAKTIR’
Kamu borç dinamikleri itibariyle bir endişe ve bir sorun kalmamıştır. Türkiye’de borç sorunu olacaksa şirket borçları üzerinden olacaktır, aslında bütün dünyada da böyledir.
Bankacılık sektörü son 2 yıldır yaşadığımız sıkıntılara rağmen güçlü bir direnç göstermiştir.Bankacılık sistemimizin varlık kalitesi son derece yüksektir, sermaye yeterlilik oranı güçlüdür.Bankacılık sisteminin ekonomiyi destekleyebilmesi için bizim ciddi şekilde dışarıdan kaynak çekmemiz lazım” dedi.
uzmanpara.milliyet