Ahmet Takan
Kahraman, yiğit Türk askeri ve polisinin bölücü hainlere karşı yürüttüğü temizlik operasyonları devam ediyor. Her gün gelen şehit haberlerinin acıları ile kavruluyoruz. Bu yetmiyormuş gibi şu son günlerde olup bitenlere bakın!.. Siyasetçilerin, şehit cenazelerinin namazlarına taşınan kavgaları, siyasi kokuşmuşluğun ne seviyeye ulaştığını da gösteriyor.Ağızlarından küfrü,ağır hakaretleri,ellerinden sopayı eksik etmeyen siyasetçiler, edebin ve saygının en doruk noktada olması gereken bir yerde, şehidin aziz naaşı önünde,sadece duanın ve o şehidin şefaatinin düşünüleceği yerde provokasyon yapıp kendi tabanlarına selam gönderiyor. Diyanet İşleri Başkanlığını arka bahçe yapan zihniyet, Cuma hutbelerini,vaazı parti propagandası yapan emevi kafası şimdi de şehit cenazelerini istismara el attı. “Çözüm süreci”ne karşı duran Ülkücülere ve tüm vatanseverlere “kandan besleniyorsunuz” diye hakaret edenler şimdi şehit cenazelerini istismar alanına çevirdiler.
Burada kime yumurta atıldığının,kime hakaret edilip, aleyhte sloganlar atıldığının önemi yok. Konjonktür hazretleri için bugünkü elverişli ortam “CHP’ye saldır ki hedefe ulaş” diyor. Dün “Ülkücülere,milliyetçilere saldır” diyordu.
Geçtiğimiz bir yazımızda,sarayın nihai hedefe ulaşmak için yaptığı planlamalardan birinin “CHP’yi tahrik” olduğunun altını çizmiştik. Bindirilmiş kıta ve görevlendirilmiş parti militanları ile şehit cenazelerinde başlatılan bu sürecin nereye varabileceğini, tahmin etmek de, sonuçlarını kestirebilmek de çok ürkütücü ve hatta dehşet verici… Umarım, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve kadroları sakinliğini korur ve AKP’nin bu kirli tuzağına düşmezler. Kitlelerini de tahrik edecek açıklamalardan geri dururlar. Emevi zihniyetinin bu topraklara sebep olabileceği bir kardeş kavgasının ne demek olduğunu en iyi bilenlerden olduklarına inanıyorum. Kirli oyunları kuranların kendileri ile yapayalnız bırakılması ve tezgahların boşa çıkarılması için en başta onlara büyük görev düşüyor.
***
Şırnak il merkezinde,vatan haini kahpelere karşı yürütülen operasyonlar 2 ayı geçti. Bölgedeki kaynaklarımızdan ulaştığım bilgilere göre, Şırnak’ın yüzde 85’i temizlendi. Uluslararası organize bölücü hainler Şırnak’ın Bahçelievler,Yenimahalle ve Cumhuriyet mahallelerinde sıkıştırıldı. Gündüzleri-layık oldukları yerde-kanalizasyonlarda saklanıyorlar. Geceleri çatışmalar çok şiddetleniyor. Bolivya’dan bile terörist takviyesi alan bölücü örgüte bazı IŞİD militanlarının da eklendiği bilgisine ulaştık. Bu da, Türkiye’ye karşı sergilenen uluslararası tiyatronun gerçek belgesi!.. Yıllardır yazıp çiziyoruz; “Büyük Kürdistan için IŞİD manivela, Irak’ta, Suriye’de önce IŞİD’i devreye sokuyorlar sonra dümenden buhar edip PYD’ye Barzaniye teslim ediyorlar” diye. Tiyatroyu anlayamayanlar için bir kez daha altını çizeyim; Şırnak’ta da PKK- IŞİD ile omuz omuza!..
Şırnak’ta operasyonlarda önemli sona yaklaşılırken, kahraman güvenlik güçlerimiz edinilen tecrübeler neticesinde ihtiyatı elden bırakmıyor. Asker ve polislerimizin elinden kalaşnikoflar toplatıldı. Bu silahın yerine G- 3 tüfekleri verildi. Bunun nedeni sorduğumda bir güvenlik yetkilisi şunları söyledi;
“Hainleri dar bir alana kıstırdık. Tamamen etkisi hale getirmek üzeriyiz. Vatanları için kahramanca mücadele eden aslanlarımız artık gözü kapalı, hangi patlamanın ne tür bombaya ait olduğunu, hangi kurşunun hangi silahtan çıktığını anlıyorlar. Kalaşnikof’u biliyorsunuz teröristlerde kullanıyor. G-3 verilmesi bu yüzden. Dar alanda çarpıştığımız için polisimiz askerimiz hangi merminin nereden atıldığını bilerek ona göre hareket ediyor.”
***
Bu arada terör bölgesinde görev yapan güvenlik güçlerimizin moralini çok bozan ve hatta iç tartışmaya sebep olan bir iddiaya da değinmek isterim;
PKK’lı teröristlerce kaçırıldıktan sonra kurtarılan Cizre kaymakamın koruması ile ilgili. Güvenlik güçlerimizin arasında tartışılan iddia o ki; kaymakamın koruma polisinin kurtarılmasına karşı bazı (söylenen sayıyı bilerek yazmıyorum-aht-) PKK’lılar salıverildi. Bu iddianın doğru olmamasını dilerim. Kaleme almamım tek sebebi ise, bu moral bozucu tartışmaya son verilebilmesi adına yetkililerin çıkıp tatmin edici açıklama yapması için.
“Teröre karşı topyekun mücadele ediyoruz” propagandası yapanlara da şunu bir kez daha hatırlatalım!..
Şu anda Türkiye’deki bazı büyük bankalarda PKK’nın, HDP’nin, sempatizanı sivil toplum örgütleri hesaplar açmışlar güya “bölge halkına yardım” diye para topluyorlar. O paranın hemen hemen tamamı PKK’ya gittiğini sağır sultan bile biliyor.. Niye Hükümet buna müdahale etmiyor?.. Dokunulmazlıkların kaldırılması ile iş bitiyor mu?.. Yoksa!.. Bu mücadele mezara değil de pazara kadar mı?..
yeniçağ
ilk-kursun