Türker Ertürk
Anadolu’yu işgale ve Türklüğü yok etmeye çalışan düşmana karşı ilk başkaldırı Ege’de gerçekleşti. Örgütsüz de olsa, bir “aydın inisiyatifi”olarak düşmana ilk kurşun; 97 yıl önce, 15 Mayıs 1915’de Hasan Tahsintarafından,İzmir’de sıkıldı.
Düşmana karşı örgütlü olarak ilk direniş de yine Ege’de,Ayvalık’ta gerçekleşti. DüşmanınAyvalık’a asker çıkarmasına ramak kala Yarbay Çetinkaya, namıdiğer Kel Ali, İstanbul’atelgraf çekiyor; “Bir elim Kur’an’da, bir elim Sancak’ta. Düşman karaya çıkarsa ateşle karşılık vereceğim” diyor. Çünkü Yarbay Çetinkaya için;Anadolu’yu işgal etmeye kalkışan düşman askerine “direnme” diyen Padişah,meşruiyetini kaybetmiş olup, düşmanla işbirliği yapmaktadır.
İŞGAL ALTINDA OLMADIĞIMIZ ANLAMINA GELMEZ
Yaklaşık olarak bir asır sonra, bugün yine aynı emperyalist plan devrededir ve bu sefer, geçmişten aldıkları deneyim nedeniyle, ülkemiz örtülü işgal altındadır. Çevrenizde dalgalanan yabancı ülke bayrakları yoktur ama bu, işgal altında olmadığımız anlamına gelmemektedir.
Bugün iktidar, geçmişte olduğu gibi, meşruiyetini kaybetmiştir.Devletin acımasız gücünü her alanda kullanıyor ve yaygın din istismarı yapıyor olması nedeniyle hala iktidardır. Hukuk ve adalet kalmamıştır, özgürlüklerin tümü askıdadır.
ANAYASA İHLALİ YAPILMAKTADIR
Anayasa ihlali yapılmakta ve yetkili ağızlardan, güce sahip olmanın cüreti ile bu husus, itiraf da edilmektedir. Teröristle masaya oturulmuş, müzakere edilmiş, mücadele edilmemiş, mücadele edilmemesi için direktifler verilmiş, mücadele eden asker arkadan hançerlenmiş, hendeklerin kazılmasına, bombaların yandaş müteahhitler eliyle asfaltların altına gömülmesine imkan sağlanmış ve ülkemizin bir bölümünün Suriyeleşmesine neden olunmuştur.
Bunlar yetmiyormuş gibi; komşularımıza terör ve terörist ihraç edilmiş, radikal unsurlar desteklenmiş ve ülkemiz hem bölgesinde hem de tüm dünyada, çağdışı rejimlerle sürdürdüğü ilişkiler hariç, yalnızlaşmıştır.
KURTULUŞ SAVAŞINA İHTİYAÇ VAR
Ülkemiz felakete doğru hızla sürüklenirken, iktidarın tek bir derdi var;yetkisi olmadığı halde, baskı ve zulümle rejim değişikliği peşinde olduğu yeni anayasa ve başkanlıktır. Bu değişiklikle; mevcut gayri hukuki durumu, akıllarınca hukuki duruma çevireceklerdir. Halen, vatan savunması değil, saray savunması yapılmaktadır. Vatan, zerre kadar umurlarında değildir. Vatan, bunlar için aynen din gibi istismar konusudur.
Türkiye’nin mevcut durumu, artık sürdürülebilir değildir. Yeni KurtuluşSavaşı’na ihtiyaç vardır. Görev; bir defa daha Türk Milleti’ne düşmektedir. Yitirilen barış ve huzur ortamımızı, birliğimizi, dirliğimizi ve bağımsızlığımızı, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
BİR ÇOBAN ATEŞİ DAHA!
Tüm faşizan baskılara rağmen;Türkiye’nin her yerinde, içeriği buram buram yurtseverlik ve mücadele kokan çoban ateşleri yakılmıştır ve yenileri yakılmaya devam edilmektedir. Zamanı gelince, aynen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı gibi, birleştirme olacaktır. O an, hızla yaklaşmaktadır.
Bir çoban ateşinin daha, bugün,İzmir-Karşıyaka’dan yakıldığına tanık olacağız. Bu mücadelenin adı; “Halk Dayanışması-İzmir”. Amaçlarının ne olduğunu ve ne yapmak istediklerini bugün (22 Haziran 2016), Amasya Genelgesi’nin açıklandığı aynı günde (22 Haziran 1919), Karşıyaka’da Latife Hanım Anı Evi’nde, saat 12:00’de yapacaklar. Yüreği yeten ve vatan sevgisiyle dolu olan ama ülkemizin gidişatını beğenmeyen, çocukları ve torunları için daha iyi bir vatan bırakma telaşında olan herkesi bekliyorlar.
Bu hareket için emeği geçenleri ve katılımcıları şimdiden kutluyorum.
Saygılar sunarım.
Türker Ertürk
Odatv.com