Nevra Ölçer
Ülkemizde spor..
Futbol mesela…
Halkımız futbol oynamayı ve seyretmeyi sever. Ülkemizde sayısız stadyum var. Para gerektirmeyen bir spor olduğu için, her çocuk, eğer yeteneği varsa futbol oynayabilir.
Futbol artık zamanımızda tam profesyonel bir hale geldiği için, çok para kazanılabiliyor. Bu da ayrıca bu sporu yapmak isteyenlere bir motivasyon oluyor.
Futbolda bir Avrupa üçüncülüğü almıştık, yer yerinden oynamıştı. Takımımızla gurur duymuş, herkese Türkün gücünü gösterdik diyerek sevinmiştik.
Peki diğer spor dallarında durum nedir?
Son haftalarda devamlı çeşitli sporcularımızın dünya birincisi, ikincisi oldukları şeklinde haberler geliyor. Öyle hızlıca geçiyor.
Ancak bu spor başarılarında bir çok dikkat çekmeyen faktör var: O sporcu, ya da sporcuları keşfeden, destekleyen, çalıştıran insanlarımız. Onlar arka planda, isimleri bilinmiyor, ama çok büyük bir iş yapıyorlar.
Ülkemizde her gün başka bir rezillik yaşanırken, akla hayale gelemeyecek iddia, çirkeflik, pislik, yalan, dolan, insan haklarına saygısızlık, riya, vatan hainlikleri, güce tapma, milli eğitime vurulan tırpanlar, tarımdaki sefil durum, göçmenlerin hem kendi yaşadıkları sıkıntılar, hem de ülkemize verdikleri zararlar, dış ülkelerle gayri ciddi ilişkiler, gibi sayısız olumsuzluk gündemde iken, bu pırıl pırıl insanlar, canlarını dişlerine takıp ülkemize madalya üzerine madalya getiriyorlar.
Ön planda, sesleri daha yüksek çıktığı için bütün bu çirkinlikler olmasına karşılık, pırıl pırıl, sabırla çalışan, didinen ve göğsümüzü kabartan bir gençliğimiz var. Onları yetiştiren değerli hocalarımız var. Örneğin Güney Kore’de yapılan 14. Aerobik Cimnastik Dünya Şampiyonası’nda, 6 kategoride finale yükselen milli takımda, 15-17 yaş kategorisinde Ayşe Begüm Onbaşı altın madalya kazanarak şampiyon oldu. Ayşe Begüm Onbaşı, önce baleye başlamış. Sonra hocalarının teşviki ile jimnastiğe yönelmiş. Ondaki bu yeteneği gören o hoca, bugünün sessiz kahramanlarından biri.
Hepsi “Vatanını seven işini en iyi yapandır” lafının canlı örnekleri. Bu umutsuz zamanda ülkemizin umudu oluyorlar. Kendileri ile gurur duyuyoruz.
Galatasaray’ın ve Milli Takım’ın efsane kalecisi Turgay Şeren’i de dün kaybettik. Milliyet Gazetesi spor servisinde çalışırken tanımış olduğum değerli bir ağabeyimizdi. Rahmet diliyorum.
Anadolu ve Rumeli Medya