Bülent Esinoğlu / ilkkursun
Neresinden bakarsanız bakın, hangi düşüncede olursanız olun, hangi aklı yürütürseniz yürütün, darbe girişimi Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yapılmıştır.
Vatan savaşı; AKP ve Fethullahcı çete arasında değil, esasen ABD ile Türk ulusu arasında sürüyor.
Erdoğan düşmanlığı sebebiyle, düşünme yeteneğini yitirmiş, belli bir zevat için “darbeyi, Erdoğan’ın kendisi organize etti”.
Tam bir deli saçmasıdır. İnsanlar kendilerini kandırmak için bu kadar kendini zorlayabilir.
Bu türlü düşünceler, gerçek düşmanı gözden kaçırmak ve iç çatışmalara kafa yormaktan başka bir işe yaramaz.
1952 yılından beri Amerikancı örgütlenme, Fethullah ile sürdürülüyordu. Yargıda, orduda, emniyette bürokraside, partilerin, sivil toplum kuruluşlarının içinde örgütlenmeyi fethullah aracılığı ile yürütüyorlardı.
Amerika olmasa darbe girişimi de olmazdı. Amerikancı darbe girişimi, TSK’nın bütünlüğünü ele geçiremediği için, ABD’nin iktidar formülü çöktü.
TSK’nın caydırıcı gücü darbeyi bastırdı.
Başarısız olsun diye darbe yapılmaz. Başarısızlığın sonuçlarını da, Amerika’nın başarı hanesine yazmak, ancak Amerikancıların işidir.
Başarmak için TSK’nın bütünlüğünü ele geçirmeniz gerekir. Amerika’nın Türkiye içindeki operasyonel gücü bu kadardı. Darbeye kalkıştılar ve deşifre oldular.
Amerika’nın Türkiye içinde operasyonel bir gücü kalmadı. Artık kaos yaratmak için ABD’nin ne sosyolojik tabanı ne entelektüel tabanı vardır.
Eskiden, Amerikancı olmak imtiyazlı olmak anlamındaydı, artık kimsenin Amerikancılıkla övünecek bir tarafı kalmadı. Eskiden iddianameleri CİA yazardı. CIA yargılardı. Şimdi CIA’nın elemanları yargılanacak.
Ergenekon ve Balyoz savcı ve hâkimleri şimdi gözaltındadır.
ABD kazanmış olsaydı, bölgedeki “makus talihini” değiştirecekti. Amerika adına darbe yapmak isteyenlerin sulh yapalım demesinden kastı; Fethullah ile sulh ve PKK ile sulh idi.
Artık Türk halkında çok hızlı bir bilinç sıçraması olacaktır. Vatan savunması bilinci kendini gösterecektir. Gerçek düşman Türk ulusuna saldırdıkça, vatan savunması her kesimde hızla yükselecektir.
Öğrenmek isteyen büyük bir kitle, halk var.
Darbeye karşı savunma yapan eylemcilerin içine karıştım. Dinledim. Öyle sanıldığı gibi IŞİD’cı falan değiller. Amerika’ya karşı tavır almışlar. Ellerinde, AKP bayrağı değil, Türk bayrağı var. 25-40 yaşı arası, çalışan insanlar olduğu, konuşmalarından anlaşılıyor. Bildiğiniz halk orada…
Kurtuluş savaşı yapıyoruz diyorlar. Eylem içinde daha fazla vatan kaygısı taşımayı öğreniyorlar. İçlerinde provokatör yok mu, elbet var. Ama önemli olan büyük çoğunluk büyük bir disiplin içinde.
Onlara burun kıvırarak, vatan savunmasında görev alınamaz. Halktan koparak, halkçılık olmaz. Gezi Kitlesi ile vatan savunması olmaz ama bu kitleyle olur.
Bu kitle çok yakında Atatürk’ü de yeniden keşfedecek. Eskiden elli senede olan değişim ve dönüşüm, bu günlerde, 48 saatte gerçekleşiyor.
Elbette zor bir sürece daha giriyoruz. Böyle zor günlerde kim vatanseverdir, kim Amerikancıdır daha çabuk ortaya çıkacaktır.