Feyzioğlu, çarşamba günü Mardin’in Kızıltepe İlçesi’nde PKK’lilerin bombalı araçla düzenlediği saldırıda şehit olan polis memuru Nurettin Tekin’in Niğde’nin Çiftlik İlçesi’ndeki baba evini ziyaret etti. Baba Mehmet Tekin ile ailesine başsağlığı dileyen Feyzioğlu, daha sonra Bor İlçesi’ne bağlı Çukurkuyu Beldesi’ne geçerek darbeci general Tuğgeneral Semih Terzi’yi öldürdükten sonra şehit edilen Piyade Astsubay Başçavuş Ömer Halisdemir’in ailesiyle bir araya geldi, şehidin mezarını da ziyaret edip dua okudu.
“SİNSİ BİR ÖRGÜTLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Şehidin anı defterine de düşüncelerini yazıp imzalayan Feyzioğlu, mezarlık çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Darbe girişiminin ardından Fethullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) yönelik başlatılan soruşturmalarda kurunun yanında yaşın da yanmaması için çok dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çeken Feyzioğlu, şunları söyledi:
“İster FETÖ, ister PKK belli bir tabanı sahiplenmeye çalışan bütün terör örgütleri devletin adliye uygulamalarında, hukuksuzluk yapmasından mutluluk duyarlar. Yapılan hukuksuzluklar suçsuzun suçludan ayrılmasından, doğrunun yanlıştan ayrılmasını önleyeceği için ‘Aynı torbanın içine mümkün olduğu kadar suçsuzda atılsın ki benim suçluluğum ortaya çıkmasın’ demeye çalışırlar. Bu nedenle aklımızla hareket etmemiz lazım. Öyle sinsi bir örgütle karşı karşıyayız ki, hakikaten işimiz çok zor. ‘Kurunun yanında yaş da yansın’ denecek olursa, biliniz ki bundan öncelikle FETÖ yararlanacaktır. Çünkü yapılan yanlışlar ilerde bir bir ortaya çıktığında emin olun suçlu suçsuz çizgisi tamamen birbirine karıştırılacağından, gerçekten suçlu olan FETÖ üyeleri bu izlerin birbirine karıştığı ortamdan istifade etmeye çalışacaktır ve dönüp dünyaya, ‘Aslında bizim yaptığımız bir şey yok, siyasi iktidar Türkiye’de muhaliflerini ayıklıyor’ demek için fırsat kollamaktadır.”
“AVUKATLAR GÖREV ALMAKTAN ÇEKİNMESİN”
Bu noktada avukatlara büyük görevler düştüğünü ifade eden Feyzioğlu, bir soruşturmada avukatın varlığı ve etkinliğinin suçlunun suçsuzdan ayrılmasında çok önemli olduğunu kaydetti. Avukatlara çağrı yapan Metin Feyzioğlu, şöyle devam etti:
“FETÖ’nün Türkiye’de kazınmasında kim suçlu kim suçsuz bunun ayrılması zorunludur. Avukatların da burada asli görevi vardır. Engel çıkarmak yerine teşvik edilmesi ve desteklenmeleri gereklidir, hedefimiz aynıdır. 100 bin avukat dimdik Türkiye Cumhuriyeti’nin arkasında her zamanki kararlılığımızla saf tutmuş durumdayız. Bu işgalcilerin püskürtülmesi hukukun askıya alınmasını değil 4 elle hukuka sarılmamızı emrediyor. Avukatların her türlü zorlama, işkence, kötü muamele iddialarının sahte veya zorlanmış itirafların alındığı şeklindeki şaibelerin önlenmesi için görev başında olması gerekmektedir. Hem de adil yargılanma hakkının eksiksiz uygulandığını dünyaya kanıtlamamız için avukatlar soruşturmada görevlerinin başında olmalıdır.
Haksız yere insanların başının yanması en çok FETÖ’ye yarar. Dolaysıyla adil yargılamayı kim sınırlıyorsa, kim avukatların görev yapmasını engelliyorsa, biliniz ki ya istemeden ya da kripto FETÖ’cü olarak FETÖ’ye destek veriyordur. Buradan meslektaşlarıma da çağrıda bulunuyorum. Hiçbir şekilde görev almaktan çekinmesinler. Sayın Adalet Bakanımızla ve Adalet Bakanlığı bürokrasisiyle de bu sıkıntıları hep konuşuyoruz. Onlar da avukatların görev yapmasının sonuna kadar teşvik edilmesini Türkiye’nin ali menfaati gereği olduğunu her vesileyle ifade ediyorlar.”
TÜRKİYE Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, darbe girişiminde bulunanların adil yargılanması gerektiğini bunun için de avukatların çekinmeden davalarda görev almasını isteyerek, “Adil yargılamayı kim sınırlıyorsa biliniz ki ya istemeden ya da kripto FETÖ’cü olarak FETÖ’ye destek veriyordur” dedi.