Necati Doğru / Sözcü
Allah büyüktür. Tokat atmadan da insanın zihnini açabilir. Niçin bekliyor? Aklını yitirmiş kullarının tokat atma noktasına kadar gelmesine neden izin veriyor?
Ben din alimi değilim.
Soruya cevap veremem.
Konu da zaten bu değil. “Allah’ın tokadı” diye bir yerleşmiş deyim var. Bu deyimin anlatmak istediğine ve siz okurların ferasetine (anlayışına) sığınarak yazıyorum: Bir ordu kendi halkına kurşun, bomba yağdırdı. İşte bu bize Allah’ın tokadıydı.
Allah bekledi.
Kulları uyanır.
Gidişi durdurur.
Uyanmadılar.
Allah da tokadını indirdi.
İki İslamcı; Tayyip Erdoğan ile Fethullah Gülen, Türkiye’nin laik demokratik cumhuriyetini İslamcı cumhuriyete dönüştürmek için ayrı ayrı çıktıkları yolun sonunda iktidar olunca birbirine düştüler. Kutulardan dolar, ağızlardan FETÖ çıktı. CIA maşası Fethullah Gülen, Tayyip Erdoğan’ı öldürmek hedefiyle orduya sızdırdığı subaylarla kanlı kalkışmaya girişti. Ordu, savaş uçağı ile kendi halkına bomba yağdıran cinnete düştü. Türkiye bugün en geri Afrika ülkelerinde bile rastlanmayan geriliğin en dibinde ülke lekesiyle lekelendi.
100 yıl uğraşsak.
Bu naleti silemeyiz.
Allah’ın tokadıdır.
Uyanın diyor.
Uyanmazsanız.
Daha kötüye; koyu kara din faşizmine gideceksiniz.
* * *
Bana göre, uyanıp uyanmadığımızın ilk göstergesi; İslamcı Fethullah’ı ve onun CIA maşası örgütünü (FETÖ) kazıdığımız (ki kazınması gerekiyor) Türkiye toprağına ne ektiğimizdir.
Toprağı kazdık.
Temizledik.
Yerine ne ektik!
Gitti Fethullah tohumu!
Geldi neyin tohumu?
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, TV’de söyleşi yaptı. Bir yandan ordudan FETÖ temizlenirken, diğer yandan da “Türkiye’nin Yeni Savunma Konsepti”nin ne olacağını anlattı. OHAL kalkanı arkasına gizlenerek çıkarılan KHK ile askeri liselerin kapatıldığını ve yeniden açılmayacağını söyledi. Gerekçesini de şöyle açıkladı: “Lise birinci sınıfa başlayan çocuk, 13-14 yaşında… Daha sosyalleşmemiş. Kendi kimliğini ve kişiliğini tam anlamıyla tamamlamamış. Bu yaşta çocuğu alıyorsunuz askeri lisede yetiştiriyorsunuz. Askeri liselerde verilen ise “indoktrine (fikri beyin yıkama)” bir eğitim. Çocuğu; “bir gün bu ülkenin sana ihtiyacı olduğunda yönetime el koyacaksın” anlayışıyla yetiştiriyorsun. Eline de bir silah veriyorsun. Gelişmiş ülkelerde lise çağındaki çocuktan asker yetiştirme yok. Demokratik ülkelerin tercihi; liseyi bitirmiş, kişisel gelişimini tamamlamış, sosyalleşmiş, demokratik anlayışı benimsemişlerden subay yetiştirmek. Biz de böyle yaparak darbe anlayışının değişeceğine inanıyoruz”
* * *
Peki Sayın Bakan!
Tespitleri doğru.
Çok güzel konuşuyor!
İmam hatip okullarına da 13-14 yaşında; daha sosyalleşmemiş, kendi kimliğini ve kişiliğini tam anlamıyla tamamlamamış çocuklar alınıyor. İmam hatipde de “indoktrine (fikri beyin yıkama)” bir eğitim var. Askeri liseleri kapatıyorsunuz fakat İmam hatipleri kapatmıyorsunuz. O yaşlarda din eğitimine başlatılıp fikri beyin yıkamadan geçirilmiş olarak İmam hatipten mezun olanların, harp okullarına subay yetiştirmek üzere alınması kapısını açık tutuyorsunuz.
Bu ölümcül çelişki!
Sayın Bakan!
İmam hatiplerin de kapatılması, kimliğini, kişiliğini, demokratik anlayışını bulduktan sonra din adamı olmak isteyenlerin liseyi bitirdikten sonra ilahiyat fakültelerine alınması gerekmez mi?
Sayın Bakan!
Allah’ın ikinci tokadı mı var? Bize ikinci tokadı mı attıracaksınız? Kazındı gitti Fethullah! Geldi toprağa ekildi kim!