TSK tanklarla Suriye’ye girdi. Cerablus Işid’in elinden alınacak. Özgür Suriye ordusu ile birlikte Işid ile savaşılıyor. Amerika da destek veriyormuş uçaklarla.
Haberler bu.
İlk bakışta, yıllardır sürekli korkunç olumsuzluk üreten bölge bir ağzının payını alacak gibi ferahlatıcı bir hissiyat oluşuyor.
Ancak kafa karışıklığı da bu durumla beraber ortaya çıkıyor.
Bakalım sırayla:
Suriye Devlet Başkanı Esad ülkesini işgalci güçlerden kurtarmaya çalışıyor.
Bunu biliyoruz.
Özgür Suriye Ordusu Esad’a karşı savaşıyor.
Özgür Suriye Ordusu nedir ve kimdir?
“Özgür Suriye Ordusu veya Hür Suriye Ordusu, (Arapça: الجيش السوري الحر) Suriye Arap Cumhuriyeti‘nde kurulan, ve Suriye Arap Cumhuriyeti‘ni ve Devlet Başkanı Beşşar Esad‘ı devirmek için savaşan, silahlı bir örgüttür. Suriye İç Savaşı sırasında rejimi yıkmak isteyen, askerler ve paralı savaşçılar tarafından, 29 Temmuz 2011 tarihinde Riyad el-Esad liderliğinde kurulmuştur. Siyasi kanadı Suriye Ulusal Konseyi‘dir ve ona bağlıdır.
Üyelerinin büyük bir çoğunluğunu, Beşşar Esad‘e bağlı Suriye Silahlı Kuvvetleri‘nden ayrılan asker ve subaylaroluşturmaktadır.
Kuruluşu 29 Temmuz 2011 tarihinde duyurulan Özgür Suriye Ordusu, internet ortamında yayınladıkları videolarda Suriye Arap Cumhuriyeti askerlerini mevcut görev yerlerini terk ederek, devletle karşı kendilerine katılmaya çağırmaktadır. Ne kadar üyesi olduğu kesin olarak bilinmemektedir.[4] Kendi websitesinden yapılan açıklamada 40,000 asker olarak tanımlanmıştır.
Cumhuriyet’i devirmek için savaş veren örgüt, bazı Arap ve başta Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail‘den olmak üzere çoğu batılı ülkelerden Suriye Arap Cumhuriyeti Devlet Başkanı Beşşar Esad‘ı devirmek için hem askeri hem parasal destek almaktadır.” wikipedia
Erdoğan hükümeti de Esad ile savaşmakta idi. Esad yıkılsın, gitsin istiyorlardı. Hatta basında sürekli Suriye’deki muhalif güçlere Türkiye’den silah yollandığı iddia edilmişti.
Rusya Esad’ı destekliyor. İşid’e karşı ciddi hava saldırıları yaptı. Son olarak İran’daki bir hava üssünü bu saldırıları yapmak için kullandı. Bu suretle 1000 km daha az yol katetmek zorunda kalıyordu. İran da Esad kalsın diyordu.
Buraya kadar da tamam.
Suriye’de bir de PYD var. Amerikalılar ona “bizim ordumuz” diyor. Biz pyd demek pkk demektir diyoruz ve Amerika ile bu konuda restleşiyoruz. O da Işid ile savaşıyor. En azından savaştığı iddia ediliyor.
Biz Suriye’ye girdik. Işid ve Pyd kaçmaya başladı. Bizim yayılmacı bir politikamız olmadığını ve hele bu durumda hiç olamayacağını bilen Suriye’nin sevinmesi lazımdı. Ama nasıl sevinsin, Türk ordusu Öso ile beraber hareket ediyor deniyor. Eğer öyleyse Işid ve pyd’den temizlenen bölge kimin olacak? Öso’nun mu?
Hadi durum böyle desek, Rusya buna seyirci kalır mı? O Esad yanlısı. Bizim hükümet de “Esad ile işbirliğine girebiliriz” türü laflar etmeye başlamıştı. Biz Rusya ile aramızı düzelttikten sonra bu harekata giriştik. Rusya “Şam ile koordineli hareket edin” diyor. Şam ise “Türkiye topraklarımıza saldırmıştır” şeklinde açıklama yaptı.
Kısaca, biz ne oluyor anlamadık. Ortada Öso olmasa, ve Şam da “teşekkür ederiz” dese anlayacaktık, ama bu durumda işin içinden çıkamadık. Herhalde görmediğimiz bir şeyler var.
Yani Amerika ve Rusya birbirine düşman, ama aynı amacı güdüyorlar Cerablus’ta, öyle mi? Ya da biri sadece öyle gözüküyor. O zaman sadece öyle gözükenin amaçlarına hizmet ediyor olmamak için planlarımızı yapmış olduğumuzu varsayıyoruz.
Şanlı ordumuzdan dolayı gururluyuz, bu operasyonda hedefine ulaşması konusunda da sevinçliyiz, ama ne olduğunu anlamadığımız için endişeliyiz de.
Öte yandan,..
Fetullah Gülen’in “Haçlıların ülkenizi istila etmesi tehlikeli bir şey değildir, karınıza, kızınıza saldırmaz onlar” dediği iddia ediliyor. Böyle bir laf uydurulamayacak kadar anlamsız olduğundan, bu iddia gerçek herhalde diyoruz.
Ömer Seyfettin’in “Beyaz Lale” isimli bir kitabı var. Kurtuluş Savaşı esnasında Yunanlıların Bursa’yı işgalinde kadınlara yaptığı akıl almaz işkenceleri ifade eden. Binlerce bilinen örnek arasından sadece bir tanesi. Ömer Seyfettin sayın Gülen’in tercih ettiği yazarlar arasında bulunmuyor demek.
Anadolu ve Rumeli Medya
