İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları bünyesinde taşeron olarak istihdam edilen kimi 10 yılı aşkın süredir, kimi ise 2 yıldır çalışan yirmi sanatçı, işine 1 Ağustos günü açılan tek bir telefonla ve ‘Performans Düşüklüğü’ bahane gösterilerek son verilmesiyle ilgili olarak bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı ile söz konusu taşeron şirkete işe iade davası açacak.
Cumhuriyet’ten Ceren Çıplak’ın haberine göre, davaya, Oyuncular Sendikası ve İŞTİSAN (İstanbul Şehir Tiyatrosu Sanatçıları Derneği) da destek olacak. Konuyla ilgili olarak dün Oyuncular Sendikası’nda bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya, Oyuncular Sendikası yönetim kurulu üyesi Sercan Gidişoğlu, Şehir Tiyatroları yönetmeni Orhan Alkaya ve Oyuncular Sendikası avukatı, İŞTİSAN hukuk müşaviri Sera Kadıgil katıldı.
Açığa alınan ve işten çıkarılan isimlerin listesinin kim tarafından hazırlandığının belirsizliği üzerine odaklanılan toplantıda bu sürecin karanlık bir süreç olduğu ve aydınlatılması gerektiği vurgulandı. Alkaya, performans düşüklüğü ile işten çıkarılan sanatçıların son derece seçkin sanatçılar olduğunu belirterek bu listenin hazırlanmasındaki amacın tiyatroyu kitlemek ve oyun oynanamaz, perde açamaz hale getirmek olduğunu söyledi. Alkaya, “Bir sanatçının performansını ölçecek birinci mercii çalıştığı rejisörüdür. Şehir Tiyatroları yönetmelik darbesiyle sarsıntıya uğratılsa da kurumun en üst organı olan genel sanat yönetmenliği dışında kimsenin performans ölçmeye hakkı yoktur. Ortada bir kasıt var. Kurumu büyük bir zaafa uğratmak isteyenler var. Şehir Tiyatroları’na darbe vurmaya hazırlanıyorlar, bunun için yapılmış kasıtlı bir eylem” dedi.
Toplantıda, bugün repertuarda 50’ye yakın oyunun hazır bulunması gerekirken bugün toplamda 11 oyunun olduğu belirtilerek yeni sezon hazırlığı için “yaprak kımıldamıyor” benzetmesi yapıldı.
‘Çünkü biz haklıyız!’
Toplantıda okunan bildiride yer alan ifadelerden bazıları ise şöyle: “İBBŞT yalnızca bir Belediye Müdürlüğü değildir. İBBŞT Darülbedayi’dir. 102 yıllık güzellikler evidir. Bizler böylesi bir kurumda sanatçıların ihale ile taşeron şirketler üzerinden alınıp satılmasının utancı ile baş etmeye çalışırken, bu hukuksuz çalışma düzeni ve mevcut OHAL’e sırtını yaslamış, kim olduğunu kurumun kendisinin dahi bilmediği kişi ya da kişilerce hazırlanan, amacı ve niyeti belirsiz bir liste ile yirmi oyuncunun ekmeği ile oynanmasını kabul etmiyoruz! Tam yirmi arkadaşımızın bir günde işten atılmasına yol açan bu şaibeli listeyi hazırlayan kişilerin amaçlarının tam da bu olduğuna dair inancımız ise, tam da bu sebeplerle, gün geçtikçe artmaktadır. Bizler, yirmi arkadaşımız ile birlikte, işe iade davalarımızı açacağız. Çünkü biz haklıyız!”
birgun