Cavit Kınalı / Bağımsız Gazete
Değerli dostlar…
Bugün buraya herkesin yazdığı sıradan şeyleri yazmayacağım.
Çok isterseniz ufak bir kaç tane ortaya bir şeyler yazayım da konuya gireyim.
- Evet, yıllardır biz FETOŞ derken bize dava açanlar ve kol kola gezenler bunlar.
- Devlete sızılmadı, devlete yerleştirildiler
- Yaptıkları bütün pislikleri FETÖ yaptı diyerek sıyrılıyorlar
- Daha düne kadar siz değil miydiniz, “Pek muhterem hocaefendi” diyen?
Falan filan…
Konumuza geleceğiz ama öncesinde benzer örnekleri verelim, ne dersiniz?
İstiklâl Marşı, Andımız ve birçok tepki toplayacak konuyu AKP nasıl gündeme getirdi, hatırlayan var mı?
Adı sanı bilinmeyen bir milletvekiline aptalca bir açıklama yaptırırdı.
Tepki ölçerdi, akabinde keyfinin estiği yasayı dayardı.
Şimdi…
Geldik dananın kuyruğunu koparmaya…
Geçtiğimiz günlerde kendi seçmeninin bile tanımadığı, eski sarı sendikacı bir AKP milletvekili CNN Türk’te ne dedi bir hatırlayalım.
“FETÖ’yü devlete CHP soktu, biz farkına varana kadar kadrolaştı. Biz farkına varınca da mücadeleye başladık.”
Şimdi 4 yaşımda yeğenim var benim.
Türkiye siyasal sürecinin son 14 yılını yeğenime anlatsam ve üzerine bu cümleyi duysa, eminim sağ ayağıyla gülecektir.
Hemen facebook’ta muhalif kullanıcılar, “Salak, gerizekalı, yuh artık daha neler” minvalinde açıklamalarda bulundu.
Hala adamı salak zannediyor o vatandaşlar, ne yazık ki…
Ama olay öyle değil.
Erdoğan oyunu çok akıllı oynuyor ve CHP’yi halktan koparmaya çalışıyor ki bir nebze başarıya ulaşmış görünüyor.
Yenikapı’ya Kılıçdaroğlu’nu çağırmak olağanüstü bir zekaydı, nezaketle uzaktan yakından alakası yok.
Kılıçdaroğlu oraya katılmasa halka, “Bakın bunlar teröristlere destek oluyorlar.” diyecekti.
Katılırsa da kendi tabanı zaten etmediğini bırakmayacaktı ki öyle de oldu.
Her halükarda Kemal beyi harcadı.
Devamında Kılıçdaroğlu neye tepki koysa, MHP ile birlikte, “Bunlar Yenikapı’da göz boyamaya geldiler, milli irade ile alakaları yok.” savunmasını yapıyorlar.
Bu saatten sonra Kılıçdaroğlu ne yaparsa bilin ki, Erdoğan yönlendiriyordur.
Bunu bilinçli anlamda söylemiyorum, Kılıçdaroğlu mecbur kalacak ve planlı bir şekilde süreç işleyecek.
AKP havuzundan Sabah gazetesi ve bir kaç gazete CHP hakkında bir yaygara koparmaya başladı bile.
- CHP cemaatten temizlenmeli
- AKP operasyonlara başladı, geriye HDP ve CHP kaldı
- CHP, FETÖ ile görüştü
- CHP, bilmem ne yaptı falan fasarya
Sistem düzenli bir şekilde işleyecek ve bu süreç tamamlanınca CHP’nin yıkımı da tamamlanacak.
ÇÖZÜM YOLU NEDİR?
Burası biraz uzun olacak ama pişman olmayacağınızı garanti ediyorum dostlar…
Yanlış hatırlamıyorum Mayıs ayında Uludağ Üniversitesi Atatürkçü Düşüne Topluluğu olarak Eren Erdem ve Orhan Sarıbal ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
Çok verimli bir söyleşi olmasına karşın ben sadece bir konuyu sizlere aktaracağım.
Çünkü şu an CHP ve Kemal bey ne yaparsa yapsın, Erdoğan’ın istekleri gerçekleşecek.
Bundan kurtuluşun tek yolu ve formülü ise Eren Erdem’de.
O söyleşide Eren Erdem şunları dile getirdi: “IŞİD’e giden tırlar hakkında mecliste bir konuşma yaptım ve bir sürü belge açıkladım. Bunun üzerine bunlar benden davacı oldular, Erdoğan iki hafta boyunca bu konuyu konuştu. Sürekli bana çatıyordu. Bugüne kadar görülmemiş bir şeydi. İlk kez muhalefet Erdoğan’ın gündemini belirledi. Ben milletvekili arkadaşlarımla, genel başkan yardımcılarımızla görüştüm. ‘Beni destekleyin ben bu adamın daha çok gündemini belirleyeceğim.’ dedim ama bana destek gelmedi. Destek gelmediği için devam edemedim, ama şimdi yeni bir yöntem geliştiriyorum yine uğraşacağım bunlarla…”
Burada dikkatinizi çekti mi bilmiyorum ama vermek istediğim mesaj şuydu:
CHP ve Kemal bey ya bir an önce Erdoğan‘ın gündemini belirleyip peşinden sürükleyecek ya daErdoğan’ın, ‘Bu bize Allah’ın lütfü’ diye tanımladığı 15 Temmuz ile CHP’yi tarihe gömecektir.CHP’nin tek alternatifi, Eren Erdem’in taktiğine sığınmaktır.
Bugüne kadar gündemi hep Erdoğan belirledi.
Laiklik dedi, hobaaa…. herkes laiklik eylemlerine başladı ve gündemden x konusu düştü.
Adam çıktı türban dedi, hobaaa… herkes türban türban dedi ve gündemden y konusu düşerken gece yarısı cumhuriyete bir KHK ile darbe yapıldı.
Adam çıktı bilmem ne dedi, CHP takıldı arkasına ve bir konu daha gündemden düşürülmüş oldu.
CHP derhal bu kısır döngüden kurtulmaz ise… Olacakları yazmaya elim varmıyor…
Ama yıllarca FETÖ ile mücadele eden solcuların, devrimcilerin, askerlerin FETÖ adı altında cadı avı şeklinde içeri alınmasına sessiz kalan CHP kendine gelmelidir.
Demokrasicilik oynamayı bırakın.
Bütün neo-solcuların ağzında aynı bakla, geveleyip duruyorlar: “Bir bakalım ne güzel işte mücadele ediyorlar. Milletle yan yana olmalıyız.”
FETÖ’nün pis işlerini açıklayan 2 tane kitap yazan (ismini vermeye gerek yok, konumuz bu değil) yazar FETÖ’den gözaltına alınıyor. Bu mu FETÖ ile mücadele?
CHP mazlumların yanındaysa bunu görmek istiyoruz…