Bülent Esinoğlu / Ulusalkanal
Amerika savaş bölgesinde kaybettiklerini geri kazanmak adına Musul’a yığınak yapıyor.
Sözde Irak kuvvetleriyle yapıyormuş gibi yürüttüğü Musul harekatı, bölgedeki ateşi daha da sıcak hale getirecektir.
Bölgede terörle savaş adına “yeniden bölüşüm” kavgası var.
Amerika bölgemizi bölüp-parçalamak için son hamlelerini yapıyor. Rusya’nın bölgeye yerleşmesiyle, savaş bölgesinde kaybettiklerini geri almak için Musul Harekâtını başlattı.
Başlamadan önce şu hazırlıkları yaptı.
1-Rusya’ya karşı büyük bir savaş açabileceği yaygarasını yürüttü. Rusya sivilleri öldürüyor propagandasını yaptı. Witney Uçak Gemisini Karadeniz’e çıkardı.
2-2014 yılından bu yana Rusya’ya ambargo uygulayarak, Rusya’yı ekonomik olarak zora sokmaya çalıştı. Ambargo gelmekte olan büyük savaşın bir parçasıdır.
3-Türkiye müdahil olmasın diye, PKK ve FETÖ terörünü üzerimize saldı.
4-Doğu Akdeniz’e yığınak yaptı.
5-Dünya kamuoyunu Amerika olmazsa bölgedeki terör durmaz propagandasını yaptı.
2015 yılında Rusya’nın Suriye’ye girmesiyle tüm planları bozulan Batı, ikinci darbeyi Fırat Kalkanı Harekatı ile aldı.
Petrol kuyuları üzerinde dans edeceğini düşünüyor. Musul Barajını tehdidi; bölgede olup bitenden Türkiye’yi uzak tutmaya yöneliktir.
12 bin mil öteden gelmiş, Türkiye, Suriye, Irak ve İran coğrafyasını ve sınırlarını belirleme çabasında…
Asıl derdinin bölgede bir Kukla Kürdistan kurmak ve İsrail’in güvenliğini sağlamak olduğu biliniyor. Ancak konu; sanki terör ile mücadele olarak konuluyor. Petro-dolar çıkarı gizlenmiş oluyor.
Hilary Clinton seçim propagandasında tekrar ettiği iki husus var. Birincisi dolar için savaşacağım diyor. Bunu için de Çin’in etrafını füze ringleri ile çevireceğim.
Yani savaş diyor.
Türkiye bölge ülkeleri ile müşterek olarak, Amerika’ya karşı çıkması ve Musul’da olması; hem bölge çıkarları hem de ülke güvenliği için gereklidir. Eğer Türkiye bir şey yapacaksa, hiç bir terör örgütü ile işbirliği yapmaksızın kendi ordusu ile yapmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, ABD’nin Musul Harekâtı; Fırat Kalkanı Harekatına cevaptır.
Musul’a gitmek, emperyal bir çıkar değil, emperyalist başka bir çıkara, karşı koymaktır.