Artvin STK ve platformlarının düzenlediği ve dünyadan bir çok ülke vatandaşının destek verdiği “Artvin Varsa Ben de Varım” konseri, İstanbul Valiliği’nce; Olağanüstü Hal Kanunu hükümleri gerekçe gösterilerek konsere 2 gün kala iptal edilmesi ile ilgili basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, Artvinliler Hizmet Vakfı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Melek, Artvin STK yöneticileri ve sanatçılar; Mehmet Gümüş, Erdal Güney, Bayar Şahin, Aydoğan Topal, İbrahim Özbayrak, Bahadır Ural, Uğur Dayal katıldı. TMMOB İstanbul Şubesi’nde yapılan açıklamada Artvin STK ve Platformları adına konuşan Artvinliler Hizmet Vakfı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Melek şunları söyledi:
ARTVİN MÜCADELESİ ÜLKE SATHINA ve DÜNYAYA YAYILDI
“Konser fikri ve hazırlıkları sırasında üretilen her türlü medya basında ve sosyal medyada büyük bir ilgiyle karşılandı. 16 ülkeden, kendi dillerinde Artvin’e destek videoları gönderildi ve yayına sokuldu. Ülke sathına yayılan böyle bir iletişim ve dayanışma ruhu birilerini korkutmuş olmalı ki, bütün tedbirler alınmasına, eksiksiz bir organizasyon olmasına rağmen konserimize izin verilmedi. Konserin iptali veya başka baskı ve yıldırmalarla 25 yıldır süren Artvin çevre mücadelesini durdurabileceğini düşünenler yanılıyorlar. Bu haklı mücadele Artvin halkının birlik, beraberlik kardeşlik, özveri ve memleket sevgisi ile yoğrulmuş, ülke sathına yayılmış bir mücadeledir ve mutlaka başarıya ulaşacaktır.”
Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
Çok değerli basın emekçileri, sanatçılar, Artvinliler, Artvin’i sevenler, çevre dostları, yaşam ve insan hakları savunucuları bugün yapmayı planladığımız Artvin’e Destek Konserine OHAL kapsamındaki antidemokratik uygulamalar sebebiyle izin verilmemesi üzerine konserde değil burada buluşmak durumunda kaldık. Hoş geldiniz. Bizlere bir kez daha güç verdiniz.
Konserimiz Cerattepe Mücadelesine destek vermek için bir araya gelmiş 30’dan fazla sivil toplum örgütü ve platformdan oluşan Artvin STK ve Platformları tarafından Artvin’e ve Cerattepe mücadelesine destek vermek için düzenlendi.
Cerattepe Mücadelesi çeyrek asırdır süren bir hak ve hukuk mücadelesidir. Cerattepe mücadelesi bir çevre ve dolayısı ile insan hakları mücadelesidir.
Bu mücadelenin geçen yılki en önemli gündemi 571 gerçek ve tüzel kişi tarafından açılan ve 61 avukat tarafından yürütülen ve Türkiye’nin en büyük çevre davası olan “ÇED olumlu raporunun iptali ve madencilik faaliyetlerinin durdurulması” istemiyle açılan dava idi. Bu davanın duruşması 19 Eylül tarihinde Rize İdari Mahkemesi’nde görüldü ve dava düzmece bilirkişi raporlarına dayanarak reddedildi. Rize’deki karar duruşmasına 250 davacının katılımı engellendi. Artvinlilerin ve çevre dostlarının davalarını takip etme özgürlüğü ihlal edildi.
Bu duruşmada Türkiye’nin çevre mücadele tarihine geçecek en güzel savunmaları yapıldı. Cerattepe bölgesinin Türkiye’nin ve dünyanın en zengin bitki örtüsüne sahip noktalarından olduğu, yüksek düzeyde yaban hayvan çeşitliliğine sahip olduğu, kuşların göç güzergahı üzerinde olduğu belirtildi. Sahip olduğu yaşlı ormanlar, kültürel, turistik ve ekolojik zenginlik ortaya konuldu. Duruşmada, sonuç olarak mahkemenin tarafsız olarak karar verebilme güvencesinin olmadığı gerekçesiyle reddi hakim talebinde bulunuldu. Davada şirket avukatlarının söyleyecek söz bulamamalarına rağmen istemimiz reddedildi. Rize İdare Mahkemesinin ret kararına karşı Danıştay’a itirazda bulunuldu. Yani yasal süreç devam ediyor ancak şirketin yasal süreci dahi beklemeye niyeti yok.
Artvin’in yalnızca Artvin olmadığı günlerden geçiyoruz. Başarısız bir darbeyi fırsata dönüştürmek isteyen iktidar, bir diktatörlüğü tüm unsurları ile tesis etmek istiyor. Darbe sonrası oluşturulan OHAL rejimi ile temel hak ve özgürlükler ayakaltına alınmaktadır. Ülkenin her yanında en ufak bir özgürlük ve hak talebi şiddetle bastırılıyor. Artık Cerattepe Mücadelesi yalnızca bir çevre mücadelesi değil, bir demokrasi, insan hakları, özgürlük ve adalet mücadelesidir.
Cerattepe davası avukatları Danıştay’a kararın reddi için başvuruda bulunurken diğer yandan mücadeleye olan desteği Artvin dışına taşımak amacıyla İstanbul’da ve başka şehirlerde Artvin STK ve Platformları bir araya gelerek bir dizi etkinlik planladı. Çeşitli panel ve basın açıklamaları gibi etkinliler gerçekleşirken büyük bir destek konseri hayal ettik. Hayalimizi sanatçı dostlarımızla paylaştığımızda herkes tarafından olumlu karşılandı.
Artvin uzak bir diyar değil bir vatan toprağıdır ve Cerattepe hepimizindir, Cerattepe onurumuzdur diyerek bize destek olan tüm sanatçı dostlara teşekkür ediyoruz. Çoğu bugün burada olan ve bize destek olmaya devam eden sanatçı dostlarımıza, Edip Akbayram’a, Cahit Berkay’a, Onur Akın’a, Aydoğan Topal’a, Hüseyin Turan’a, Teoman Kumbaracıbaşı’na, Erdal Güney’e, Tanju Topal’a, Mehmet Gümüş’e, Yusuf Aydın’a, Taner Öngür’e, İbrahim Özbayrak’a, Bayar Şahin’e, Bahadır Ural’a, Yasemin Göksu’ya, Erkut Küçükşahin’e, Türkü Akbayram’a, Uğur Dayal’a, Marsis’e ve Hakan Bilgin’e huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ediyoruz.
Konser fikri ve hazırlıkları sırasında üretilen her türlü medya basında ve sosyal medyada büyük bir ilgiyle karşılandı. 16 ülkeden, kendi dillerinde Artvin’e destek videoları gönderildi ve yayına sokuldu. Ülke sathına yayılan böyle bir iletişim ve dayanışma ruhu birilerini korkutmuş olmalı ki, bütün tedbirler alınmasına, eksiksiz bir organizasyon olmasına rağmen konserimize izin verilmedi.
Konserin iptali veya başka baskı ve yıldırmalarla 25 yıldır süren Artvin çevre mücadelesini durdurabileceğini düşünenler yanılıyorlar. Bu haklı mücadele Artvin halkının birlik, beraberlik kardeşlik, özveri ve memleket sevgisi ile yoğrulmuş, ülke sathına yayılmış bir mücadeledir ve mutlaka başarıya ulaşacaktır.
Buradan her zaman yanımızda olan, ülkemizin dört bir yanındaki tüm Artvin ve çevre dostlarına, Artvin’de daha zor koşullarda mücadele eden hemşerilerimize bizlere destek olan tüm sanatçı dostlarımızın ve tüm katılımcıların selamını gönderiyoruz.
Bir kez daha haykırıyoruz. Cerattepe geçilmez, Artvin halkı yenilmez.
birgün