Nevra Ölçer / Anadolu ve Rumeli Medya
Savunma..
Savunma sanayi..
Savunma sırları..
Savaşlar..
Bugün basında bir haber gözümüze çarptı.
İngiltere Başbakanı Theresa May’ın Türkiye ziyaretinden sonra İngiltere Savunma Bakanı, Türkiye ile TF-X projesi ile muharip uçak geliştirmek için teknolojilerini ve beyin güçlerini birleştirmek konusunda anlaşma yapıldığını açıklamış ve “İki ülkede de insanlara iş sahası yaratılmış olacaktır” demiş. (bkz. Haberler)
Güzel, ancak..
Zaman kötü..
Amerika ile ne yapacağız diye düşünüyoruz. Güneydoğuda açık bir şekilde ayrı amaçlara sahip olunduğu ortaya çıktı. Bizim düşman dediklerimize ABD “iyi adamlar” diyor, onları eğitiyor, silah veriyor. Güvenli bölge oluşturacağım diyor. Bilindiği gibi bu bölge kendisi için güvenli olabilir, ama bizim için had safhada güvensiz.
İngiltere ile Amerika’nın içtiği su ayrı gitmiyor.
Yani anlaşılan şimdi biz Amerika ile düşmanız ama İngiltere ile dostuz demek.
Biraz geçmişe gidersek..
100 yıl kadar önce..
Reşadiye ve Sultan Osman.. Birleşik Krallık tersanelerinde Osmanlının sipariş verdiği iki zırhlı. 4 milyon pound para, fakirlikten kırılan halktan toplanmıştı ve halk dört gözle bu iki geminin Osmanlı donanmasına katılacağı günü bekliyordu. Ancak İngiltere “savaş çıktı, bu gemileri teslim etmeyeceğim, el koyuyorum” dedi ve 4 milyon pound parayı da geri vermeyi reddetti. Bu gemilerden Reşadiye sonra HMS Erin adı ile İngiliz donanmasında yer aldı. (Bu gemi düşük kaliteli malzeme kullanılmış olduğundan dolayı da kısa süre sonra ıskartaya çıkmıştır. vikipedi)
Bu olay halkta yoğun bir öfkeye neden oldu. İngiliz taraftarı olan donanma dahi aleyhte bir tutuma geçti.
Akdeniz’de İngilizlerden kaçan Almanların Göben ve Breslau gemilerinin Çanakkale’den içeri girmesi ile de bu olay sonunda Osmanlı’nın 1. Dünya Savaşı’na Almanya ile birlikte katılmasına kadar gitti. Halk bu duruma başında “iki gemimizi vermediler, ama bize şimdi iki gemi geldi” şeklinde olumlu bakmıştı.
Bilindiği gibi bu gemilerin ismi Yavuz ve Midilli olarak değiştirilip Almanlardan satın alındığı (öyle bir durum yoktu) ifade edilmiş, ancak mürettebat ve komuta olduğu gibi bırakılmış, sadece tayfaya fes giydirilmişti. Amiral Souchon’un Karadeniz’de Rus limanlarını bombalaması ile de Osmanlı resmen 1. Dünya Savaşı’na dahil olmuştu.
Yani diyoruz ki, bu TF-X konusuna böyle girdiğimize göre, bu ülke ile bir güven problemimiz yok, öyle mi?
Yoksa proje projedir mi diyoruz?
