İsmail Hakkı Pekin / Aydınlık
Türkiye bir savaşa doğru çekiliyor. Dünkü yazımda da belirttim, önümüzde fazla bir seçenek yok. Ya teslim olacağız ya da savaşacağız. Ama görünen o ki içinde bulunduğumuz şartlar ABD ve Avrupa desteğindeki PKK ve onun türevleri ile hem Türkiye içinde hem de Türkiye dışında savaşmak zorunda kalacağız. Birinci dünya savaşından sonra emperyalist ülkeler Türkiye’yi paylaşmak ve Sevr’i kabul ettirmek için nasıl Yunanlıları kullanmışlarsa günümüzde de PKK ve onun türevlerini kullanıyorlar ve daha fazlasını da kullanacaklardır. Hem de Türkiye’ye karşı savaş ilan ettirerek. Ayrıca IŞİD teröristlerini de üzerimize salarak takviye edecekler PKK ve türevlerini.
Türkiye’nin böylesi bir savaş için milli olan, milli çıkarlarımıza uygun değerlendirmeler yapabilen, milli çıkarlara uygun savaş yürütecek milli teşkilatlara ihtiyacımız var. İçi boşalmış, çürümüş, bir değer, bir fikir, seçenek üretemeyen teşkilatlarımızı yeniden ele almalıyız. Çünkü bundan sonra yapacağımız mücadelede milli düşünecek, milli olarak değerlendirecek ve milli çıkarlar doğrultusunda hareket edecek teşkilatlara, insanlara hem de güvenilir insanlara çok ihtiyacımız olacak.
Milli olması gereken teşkilatlarımızın başında istihbarat teşkilatlarımız geliyor. Türkiye’deki istihbarat teşkilatları bir şekilde ABD, İngiliz, Alman istihbarat teşkilatlarının kontrolünde ya da onların içimize sızdırdığı ajanların etkisi altında. Ayrıca FETÖ’nün bu teşkilatlarımıza bulaştırdığı virüs bütün çabalara rağmen temizlenmiş değil. O zaman yapmamız gereken istihbarat teşkilatlarını milli çıkarlarımız doğrultusunda yenilemek, yeniden teşkilatlandırmak veya sıfırdan yeni teşkilatlar oluşturmak olmalıdır. Ajan ve virüs bulaşmamış yeni ve tamamen milli istihbarat teşkilatları tesis etmek görev olarak önümüze konmalıdır. Bu konuda Türkiye’nin acelesi vardır. Çünkü gelişmeler Türkiye’yi milli bir seferberliğe ve bir savaşa doğru itmektedir. Ülkeyi yönetenlerin milli kafalardan çıkan milli çıkarlarımızla uyumlu analiz ve değerlendirmelere ihtiyacı vardır. Hem de hiçbir ülkenin etkisinde kalmadan.
Bu ihtiyacın karşılanması için hem iç hem dış istihbarat hem de askeri istihbaratın yeniden yani sıfırdan yapılanması gerekiyor. Bu konuda herhangi bir ülkenin istihbarat konseptine, danışmanlığına, talimnamelerine, okullarına, malzemesine ihtiyacımız yok. Sadece milli çıkarlara odaklanmış, milli düşünen, Türkiye’nin ihtiyaçlarına göre teşkilatlandırılmış, hem stratejik, taktik hem de teknik istihbaratı, istihbarata karşı koymayı ihtiva eden, operasyon yetkisi olan ve ülkenin en üstteki icra organına bağlı, birbiriyle koordineli çalışan, görev tanımları yapılmış milli istihbarat teşkilatlarının bir an önce tesisi acil ihtiyaçtır. Mevcut istihbarat teşkilatları önümüzdeki gelişmelerin ve bizi bekleyen büyük savaşın ihtiyaçlarını karşılamaktan uzaktır. Sadece isim olarak millidir. Bu acil ihtiyacın gecikilmeden giderilmesi gerekmektedir. Milli istihbarat teşkilatlarının sıfırdan teşkili bu teşkilatlar küçük bile olsa milli olmalarından dolayı hayati önemdedir. Bu görev Türkiye’nin bekası ve bu topraklarda yaşamamızın, Milli mücadele döneminde olduğu gibi yeniden doğuşumuzun garantisidir, olmazsa olmazıdır.