Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde gıda ürünlerinin saklanması teknolojileri üzerine üretim yapan Cantek firması, kuruluşunun 25’inci yıldönümü nedeniyle sosyal sorumluluk projesi kapsamında Cantek Bilim, Kültür ve Eğitim Vakfı’nı kurdu.
Türkiye başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde gıda ürünlerinin doğru koşullarda saklanmaması nedeniyle ciddi kayıpların önlenmesi amacıyla eğitim çalışmaları yürüten vakıf, ilk olarak dünyada en çok üretilen ve tüketilen ikinci meyve elma üzerine çalışma hazırladı.
Cantek Bilim, Kültür ve Eğitim Vakfı, dünya ve Türkiye’deki elma üretimi, doğru saklanma koşulları gibi bilgilerin yeraldığı bir belgesel ve bir kitap hazırladı. 5 dilde hazırlanan belgesel ve kitaplardaki bilgilerin öncelikle Türkiye’deki üretim bölgelerinde, ardından dünyanın 110 ülkesinde üretici, depocu gibi sektör temsilcileri başta olmak üzere 3 milyara yakın insana ulaştırılması hedeflendi.
“DÜNYA ÜÇÜNCÜSÜYÜZ”
Sosyal medya aracılığıyla gösterime giren elma belgeselinde, din kitaplarına konu olan, hakkında çok sayıda efsane bulunan elmanın 70 milyon tonu aşkın üretimiyle muzdan sonra dünyada en çok tüketilen ikinci meyve olduğu belirtildi. Kazakistan’ın Çin sınırına yakın Than Shan Dağları’ndan dünyaya yayılan elmanın üretiminin son 20 yılda yüzde 70 artış gösterdiği, bu artışın yüzde 90’a yakınının Çin’de gerçekleştiği kaydedildi.
Yıllık 38 milyon tonla Çin’in ilk sırada olduğu elma üretiminde 5 milyon tonla ABD ikinci, 3 milyon tonla Türkiye üçüncü sırada. Türkiye’de 1965 yılında 300 bin ton olan elma üretimi bugün 3 milyon tonun üzerine çıktı.
YILDA 15 MİLYON TON ELMA ÇÖPE GİDİYOR
Türkiye’deki bu üretimin yaklaşık 15’i, 500 bin tona yakını yanlış depolamalar nedeniyle çöp oluyor. Dünyada her yıl üretilen 70 milyon ton elmanın 15 milyon tonunun yanlış uygulamalarla birlikte saklanamadığı için çöp olduğunu vurgulayan Cantek Bilim Kültür ve Eğitim Vakfı Başkanı Can Hakan Karaca, elmayı en iyi saklama metodu olarak elma deposu atmosferinin kontrolünü gösterdi. Atmosferi kontrol etmek için kurulan sistemle oda içinde oksijenin minimum seviyelere düşürüldüğünü belirten Karaca, şöyle dedi:
“Karbondioksit oranı bir parça artırılarak elmanın solunumu kontrol altında tutulur. Elmanın yaşlanmasına sebep olan etilenin, etilen absorberleriyle temizlendiği bu odalarda elmanın etilen salgılanmasını baskılayarak azaltan uygulamalar da etkili olmaktadır.
Bu odaların hepsinde rutubetlendiriciler ile nem oranı stabil halde tutulur. Bu mükemmel koordinasyon sayesinde bazı çeşit elmalar sıfır derece sıcaklıkta bir yılı geçkin süre fire vermeden saklanabilir. Atmosfer kontrollü depolarda saklanan elmaların raf ömrü de çok uzun olur.”
SADECE 10 MİLYON TONU İYİ SAKLANIYOR
Dünyada üretilen 70 milyon ton elmanın sadece 10 milyon tonunun atmosfer kontrollü depolarda muhafaza edildiğine dikkat çeken Can Hakan Karaca, “Atmosfer kontrollü depolarda saklanan elmadan, üreticileri çok daha iyi para kazanıyor. Bu aslında bize ticari birtakım fırsatları da gösteriyor.
Depolama kalite ve kapasitesi yüksek olan ülkelerde hasat sezonu ve sonraki dönemde elma fiyatları daha yüksektir. Depolama kapasitesi düşük ülkelerde ise hasat sonrası pazarlarda yığılan elmalar talep şişkinliği nedeniyle düşük fiyatlarda satılmakta ve bu sebeple üreticisine para kazandırmamaktadır” dedi.
ATMOSFER KONTROLÜ 3 MİLYAR DOLAR DAHA KAZANDIRIR
Yeterli kalitede saklanamadığı için elmanın para etmediğine değinen Karaca, Türkiye’de yılda 3 milyon tona yakın elma üretimi bulunduğunu anlatırken, “Perakende fiyatları da 3 lirayı geçmiyor. Toptan satışlar 1- 1.5 lira civarında. Dünyada perakende 3- 3.5 dolar civarında. En çok elma üreten Çin’de bile böyle fakat Türkiye’de elma maalesef para etmiyor.
Türkiye’de atmosfer kontrollü depolarda saklanma oranı iyimser tahminimize göre yüzde 2. Biz dünyanın en çok elma üreten üçüncü ülkesiyiz fakat en kötü saklayan ülkelerden biriyiz. 3 milyon ton ürettiğimiz elmadan yılda 3 milyar dolar ciro yapabiliyoruz. Aslında dikkatli bir çeşit seçimi, pazarlama ve özellikle de çok modern bir depolamayla bu elmamızı 2 dolar yaptırabiliriz ve 3 milyar dolara bir 3 milyar dolar daha ekleyebiliriz” diye konuştu.
Normal depolarda yüzde 78.08 nitrojen, yüzde 20.95 oksijen, yüzde 0.03 karbondioksit oranları mevcutken, elmanın saklanması için en uygun yöntem olarak gösterilen atmosfer kontrollü depolarda ise yüzde 95 nitrojen, yüzde 3 oksijen, yüzde 2 karbondioksit oranı mevcut.
yurtgazetesi