Zaharova, St. Petersburg metrosunda düzenlenen saldırıya ilişkin olarak, “Rusya, teröristlerin karşısında ortak ve güçlü bir cephe olarak çıkılması için yeniden çağrı yapıyor” dedi.
Sputnik’in haberine göre Zaharova, Rusya’nın Suriye’deki eylemleri nedeniyle St. Petersburg saldırısı karşısında sempati hak etmediğini savunanlar içinse “Bunlar, zehirleyici düşünceler” ifadesini kullandı.
Zaharova, Suriye hükümetinin İdlib’de kimyasal silah kullandığı yönündeki iddiaları ‘yalan haber’ olarak nitelendirdi.
Batı basınını kimyasal silahlar konusunda Şam’ı suçlamakta haddinden fazla aceleci davranmakla eleştiren Zaharova, İngiltere, Fransa ve ABD’nin, Suriye hükümetinin düzenlediğini iddia ettikleri kimyasal silah saldırısıyla ilgili BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) sunacakları karar tasarısının ‘gerçek olmayan verilere dayandığını’ söyledi. Bu nedenle Zaharova, söz konusu karar tasarısını desteklemeyeceklerini belirtti.
Zaharova ayrıca, İdlib’deki kimyasal silah saldırısına ilişkin haberlerinin dayandırıldığı Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ve Beyaz Miğferler’in güvenilir kaynaklar olmadığını vurguladı. “İngiltere, Fransa ve ABD’nin hazırladığı karar tasarısı soruşturma yapılmadan birileri suçlanıyor” diyen Zaharova, “Moskova bu tasarının kabul edilmesini şu aşamada gerekli görmüyor” diye ekledi.
BM Güvenlik Konseyi’nde bir tasarının kabul edilebilmesi için her bir daimi üyenin (Çin, Rusya, Fransa, İngiltere ve ABD) onayı gerekiyor.
Zaharova, İdlib’de düzenlendiği iddia edilen kimyasal saldırının sonuçlarıyla ilgili olarak Batı basınında yer verilen görüntülere ilişkin olaraksa, “Bu videolar, provalarının önceden yapıldığı izlenimini veriyor. Tüm bunların açık bir biçimde provokasyon amacı taşıdığına ilişkin şüphemiz yok” dedi.
Diğer taraftan Zaharova, İdlib’de gerçekte ne olduğunun ortaya çıkarılması ve sorumluların bulunması için ayrıntılı bir soruşturma yapılması gerektiğini söyledi.
‘SURİYE KONUSUNDA TÜRKİYE İLE GÖRÜŞ AYRILIKLARIMIZ VAR’
Öte yandan Zaharova, Suriye hükümeti ile çatışmasına rağmen Türkiye’nin hâlâ Suriye’deki ateşkesin garantörü olup olmayacağı sorusu karşısındaysa şunları söyledi: “Türkiye, Astana dahil olmak üzere (Suriye’yle ilgili süreçleri desteklediğini söylemekle kalmadı; kendi üzerine bir yükümlülük de aldı. Bu, sözden çok daha fazlası. Bu, politik stratejiden bile önemli. Bunlar ayrıca, en üst düzeyde dile getirilen yükümlülükler.”
Zaharova şöyle devam etti: “Maalesef Suriye konusunda Türkiye ile görüş ayrılıklarımız var. Bunları konuyor ve Türk meslektaşlarımıza endişelerimizi iletiyoruz.”
sözcü