Kerem Çalışkan / Odatv
Türkiye bölgesel krizlerin eşliğinde 2019’a koşuyor. Ve 16 Nisan 2017 referandumunda şaibeli oylarla alınan bir sonuçla, 2019’da rejim değişikliğine hazırlanıyor. Mustafa Kemal’in Yeni Türkiye’yi kurarken inşa ettiği TBMM’ye dayalı yönetim sistemi yıkılıyor, yerine halkın seçeceği bir başkanla Saray Yönetimi sistemi geliyor. Türkiye bu yeni sistemin getireceği sorunları yaşayarak öğrenecek…
Ama 2019’a giderken, Türkiye’nin önünde daha ciddi bir sorun var…
O da, FETÖ yüzünden yıkılan devlet kurumlarının yeniden inşası…
Çünkü bu kurumları yeniden inşa etmeden Türkiye 2019’dan sonra Saray sistemi ile de yönetilse ayakta kalamaz…
Aksine bu sistemin kurumsal devlet yapısını daha da daraltıp yıpratması sonucu bir ihtimal 100. Yılını göremeden Türkiye Cumhuriyeti devleti toptan çökebilir…
Bu tehlike neden ciddidir?…
Çünkü FETÖ denen ABD-CIA tasarımı dini cemaat kisveli ajanlar örgütü, AKP’nin 2002-2013 arasındaki 11 yıllık iktidar döneminde devletin her köşesine özenle yerleştirilmiştir…
AKP’nin FETÖ elemanlarını ‘Ama onlar dindar’ diye devlete listeler halinde yerleştirdiği bu örümcek ağı şebekesi, bu örgütün 2013’ten sonra doğrudan Erdoğan’ı hedef alması ve 15 Temmuz 2016 darbe kalkışması nedeniyle ‘düşman’ ilan edilmiştir…
Şimdi AKP bir yıldır, FETÖ tasfiyeleri ile daha önce içine böcek sokar gibi soktuğu devlet mekanizmasını kendi aklınca temizlemeye çalışıyor…
Şimdi hasar tespiti yapmanın zamanıdır…
ORDU ÇÖKERTİLMİŞTİR
Aktif generallerinin yarısının FETÖ’cü çıktığı bir ordu milli ordu olamaz. Üstelik FETÖ sızdı diye Kara-Deniz-Hava Harp Okulları, askeri liseler kapatılmıştır. GATA da kapatılıp, sivillere devredilmiştir. Böylece iyi bir subay yetiştirmek için gereken asgari 12 yıllık süre ağır bir darbe almıştır.
-Türkiye’nin acil görevi, Türk ordusunu Atatürk ilkeleri doğrultusunda sıfırdan inşa eder gibi yeniden inşa etmektir. Bu görevin ihmali Türkiye’nin kaybı demektir. Bu kapsamda jandarma teşkilatı yeniden askeri yapı içinde konumlanmalıdır. Askeri okullar açılmalıdır. Cemaat sızmaları engellenmelidir.
POLİS ÇÖKERTİLMİŞTİR
FETÖ Emniyet’in neredeyse tümünü kendi çiftliği gibi ele geçirip yönetmiştir. Bunun sonucu onbinlerce polis görevden atılırken, tıpkı askeri okullar gibi polis kolejleri de FETÖ ele geçirdi diye kapatılmıştır.
-Türkiye’nin acil görevi, polis okulları ve kolejlerinden başlayarak tüm Emniyet yapısını, sıfırdan kurar gibi Atatürk ilkeleri ve çağdaş uygarlık düzeyinde yeniden inşa etmektir.
YARGI ÇÖKERTİLMİŞTİR
FETÖ yargıyı da babasının çiftliği gibi kullanmış, onlarca kumpas davası tezgahlamış, ülkede adalet kurumu ve adalete güveni yerle bir etmiştir. Binlerce hakim ve savcı FETÖ’cü diye görevden atılırken Türk yargı sistemi tümüyle çökertilmiştir.
AKP’nin bu boşluğu kendisine yakın saydığı yetersiz elemanlarla doldurması ve bu gelişme sonucu yargının tümüyle siyasetten gelecek telefon ve mesajlara bağlı olarak işletilmesi, Türkiye’nin Osmanlı döneminde bile yaşamadığı bir felakettir.
-Türk yargısı hukuk fakültelerinden başlayarak Atatürkçü bakış, evrensel hukuk ilkeleri temelinde yeniden ve sıfırdan inşa edilmelidir. Bağımsız ve adil bir yargı kurulmalıdır. Halkın yargıya güveni tekrar sağlanmalıdır. Bu zor işin en az 10 yıl alacağı unutulmamalıdır.
EĞİTİM ÇÖKERTİLMİŞTİR
Eğitim AKP tarafından tümüyle FETÖ’ye teslim edildiği için FETÖ tasfiyesi sırasında çok ağır bir darbe almıştır. AKP’nin bütün okulları İmam-Hatip’e çevirme hırsı ve takıntısı Türkiye’de çağdaş eğitimi kökünden dinamitlemiştir. Ülkenin çocukları ve gençlerinin geleceği karartılmıştır.
-Eğitim, çağdaş uygarlık ışığında ve Atatürk’ün ‘hür eşit vatandaş’ kavramı temelinde yeniden, sıfırdan inşa edilmelidir. Dini eğitim, eğitimin esası ve hedefi olmaktan çıkarılmalıdır. Eğitimin hedefi ‘Aklın ve bilimin ışığında çağdaş, milli ve kimlikli bireyler yetiştirmek’ olmalıdır.
Burada Türkiye için 2019’un acil görevleri olarak devletin temel kurumları sayılan ordu-polis-adliye ve eğitimi sıraladık. Türkiye diğer tüm devlet kurumları ve ekonomi-tarım-sanayi gibi konularda da, köklü bir yeniden yapılanmaya ve yeniden inşaya muhtaçtır.
Bunlar yapılmazsa Türkiye’yi bekleyen çöküştür…
Bunları niçin sıraladık?
Eğer arada bir erken seçim ve sürpriz olmadan, 2019’da cumhurbaşkanlığı seçimi yapılıp, seçilen başkan Saray’da Türkiye’yi yönetmek için tahta oturursa…
Yüzyüze kalacağı acil sorunların bu saydıklarımız olmasını bilmesi için yazdık…
Oraya kim oturursa otursun, Türkiye’nin önündeki acil görev yıkılan Türk devletinin yeniden inşasıdır…
Bu görev atlanamaz, ertelenemez, geçiştirilemez…
Eğer Türk devletinin inşası yeniden sağlanmazsa, bakarsınız geriye ne Saray kalır, ne de üstünde hüküm süreceğiniz ve yaşayacağınız bir vatan…
Tarihin 2019’da Türkiye’ye dayattığı acil sorun budur…
görsel: ilkkurşun
