Altı gündür ‘Adalet Yürüyüşü’ yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bundan sonra sivil itaatsizlik eylemleri yapmak zorunda olduklarını söyledi.
Deutsche Welle’ye konuşan Kılıçdaroğlu, daha önce aklında bir eylem olduğunu ancak parti yönetimiyle paylaşmadığını dile getirerek, “Tek başıma yapmayı arzu ettiğim bir eylemdi, Kızılay’da, fakat buna bir türlü fırsat olmadı” dedi.
Berberoğlu’nun tutuklandığı gün MYK toplantısının ardından yürüyüş yapma fikrini ifade ettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Sadece adalet üzerinde duralım ve bunun üzerinden hareket edelim çünkü adalet toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren, herkesin özlem duyduğu ve yüceltmek zorunda olduğu bir kavramdır. Adalet bütün inançların temelidir, hak, hukuk dediğimiz pek çok kavram adaletle beraber düşünülür. Bu çerçevede ertesi gün elimde ‘adalet’ yazılı pankartla tek başıma yürüyeceğimi söyledim ve yürüyüşe başladım.”
‘Başkaları riske girsin istemedim’
Bu kadar desteği kendisinin de beklemediğini söyleyen CHP lideri, “Doğrusunu isterseniz bir korku iklimi vardı toplumda, ben tek başıma çıkacağımı söyledim, başkalarının riske girmesini istemedim. Ama geçtiğimiz her yerde kadınlardan ve gençlerden çok destek gördük” dedi.
Kılıçdaroğlu, sivil itaatsizlik eylemleri yapacaklarının da sinyalini verdi: “Adalet özlemini bundan sonra sadece yürüyüşle değil, pek çok sivil itaatsizlik eylemiyle dile getirebiliriz, getirmek zorundayız.”
‘Yürüme hakkını lütuf olarak gören diktatördür’
CHP lideri ‘Adalet Yürüyüşü’nü darbe girişimine benzeten ve kendisini yargıyla ‘tehdit eden’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı da ‘provokasyon yapmak’la suçladı: “Erdoğan provokasyonlara çağrı da yaptı ama siz de görüyorsunuz bu beş gün içinde bir şey olmadı. Biz yasaların bize verdiği hakkı kullanıyoruz. İnsanlık tarihi kazanılan haklarla doludur. Bu hakkı bir kişinin ‘lütuf’ olarak görmesi onun bir diktatör olduğunu gösterir.”
diken.com.tr