Bülent Esinoğlu / Ulusalkanal
Darbeler tarihini inceleyenler bilirler; Osmanlıda darbe Yeniçeri Ocağının kelle istemesiyle gerçekleşirdi.
Yeniçeri Ayaklanmalarında, dış etkiler yoktu. Çünkü Osmanlı güçlüydü.
Cumhuriyet döneminde, Mustafa Kemal’in vefatından sonra, yani Türkiye NATO’ya girdiği günden beri başını darbelerden kaldıramadı.
NATO’yu yok sayarak, darbe mantığı geliştirmek, dünyadan bihaber olmakla eşdeğerdir.
Çok basit bir mantık ama geçmiş bize bunu söyletiyor diye söylüyorum. NATO’dan çıkarsak, NATO’nun ordumuzu kullanarak gerçekleştirdiği darbelerden de kurtuluruz.
Hala NATO’dayız. Hala darbe tehdidi altındayız.
Başta Gülen olmak üzere, NATO ve ABD devşirmeleri, her gün, “Darbe Tehdidi” ile güne başlıyorlar.
15 Temmuz darbe girişimi dahil, Balyoz, Ergenekon, hepsinde, darbe, Türk ordusuna karşı gerçekleştirilmiştir.
Amaç; Türk ordusu zaafa düşürerek, etkisizleştirmek ve ülkemizi bölmektir.
Mihail Rubin Amerika’dan yazdı. Arkasından ABD devşirmeleri yazmaya başladı. Manşetler attılar.
Güya Türk Ordusunun içinde Doğu Perinçek yanlıları, ulusalcılar ve Kemalistler; Erdoğan’ın ordu içindeki elemanlarına karşı darbe yapacaklarmış!
Zarf atıyorlar. Yoklama çekiyorlar. Güvensizlik yaratıyorlar. Asıl güvensizliği de, orduya karşı yaratmaya çalışıyorlar.
Çıkan bu türlü haberlerden de anlamalıyız ki; Süper NATO yeni bir hazırlık içindedir.
Amerika’nın Türkiye’yi yöneteceğinden vaz geçtiğini sanmak, aptallıktır.
NATO’yu tartışmayan bir Türkiye, NATO’dan güvenlik bekleyen bir Türkiye, NATO’yu, orduyu modernleştiren bir araç olarak gören Türkiye, yeni darbelere hazır olmalıdır.
Bilirsiniz, eskiden darbeler, Neo liberal hegemonyayı yerli iktisat üzerine hâkim kılmak için yapılırdı. Şimdi ise, Süper NATO’nun yıkım projesinin temel mantığı; bu kez, Siyasal İslam-ı devirmek üzerine kurulacağı anlaşılmaktadır.
Siyasal İslam yıkılacaksa buna Türk Milleti karar vermelidir. ABD değil.
Soralım; hep mi NATO veya ABD’nin planları işleyecek? Türk halkının bir planı olmayacak mı?
Olacak.
Çünkü sadece iç dengeler değil. Neo liberal hegemonya dünyada, hızla geriliyor.
1950’lilerde esen Atlantik Rüzgarları geri döndü. Tam tersi bir süreç işlemeye başladı. Avrasya Rüzgarları sert esiyor.
Hem dış dengeler hem iç dengeler değişiyor. Türkiye artık NATO’da kalamaz.