Gökhun Göçmen / Aydınlık
ABD Başkanı Donald Trump’ın CIA’nın Suriye’deki programını bitirme kararı Washington’da tartışılmaya devam ediyor. ABD merkezli The New York Times (NYT) gazetesi, konuyla ilgili haberinde CIA’nın Suriye’deki programa 1 milyarlık dolarlık harcama yaptığını belirtti.
Suriye’deki hezimetin CIA tarihindeki en maliyetli programlardan biri olduğunu vurgulayan NYT “İsyancıları eğiten ve donatan CIA programı 1980’lerde Afgan mücahitlerini silahlandırma programının ardından en pahalı çabaydı” diye yazdı.
İSRAİL’İN ZORLAMASI
CIA programının bitmesini NYT’ye yorumlayan Ortadoğu Enstitüsü uzmanlarından Charles Lister, gelişmelerin kendisi için sürpriz olmadığını belirterek Trump’ın daha önce Pentagon’un 500 milyon dolarlık Suriye programını askıya aldığını hatırlattı. Benzer şekilde konuşan CIA’nın önceki şeflerinden Michael Hayden de yaşanan başarısızlığın ardından CIA’nın ilerideki örtülü operasyonlarının tehlikeye girebileceğini savundu.
ABD merkezli gazete, hafta sonu yayımlanan sayısında CIA programının perde arkasını da kamuoyuna sundu. Dönemin ABD Başkanı Barack Obama’nın CIA programına kuşkuyla baktığını ve reddettiğini aktaran NYT, Ürdün kralı Abdullah ve İsrail Başbakanı Netanyahu’nun rolüne dikkat çekti. Gazete İsrail’in Washington yönetimini krizde daha aktif rol alması için zorladığını duyurdu.
YARDIMLAR NUSRA’YA YARADI
‘Timber Sycamore’ ismiyle başlayan teröristleri silahlandırma programından terör örgütü Nusra Cephesi’nin kazançlı çıktığını aktaran gazete “Idlib, Hama ve Lazkiye’deki baskı Washington için sorun yarattı. Nusra cephesi genellikle CIA destekli isyancılarla hareket ediyor ve sınırlarda kendi kazanımlarını elde ediyordu” ifadelerini kullandı. Gazete ayrıca, CIA’nın desteklediği kimi grupların insan hakları ihlallerinden dolayı destek programından çıkartıldığını anımsattı.
ABD’nin Eğit Donat programı kapsamında silahlandırdığı gruplardan Nureddin Zingi tugayları, Halep operasyonları sırasında küçük bir çocuğun boğazını kesmiş ve görüntüleri sosyal medya üzerinden servis etmişti.
TÜRKİYE ETKİSİ BİTİRDİ
CIA’nın hezimetle sonuçlanan eğit donat programını gündemine taşıyan bir başka yayın organı ise Foreign Affairs oldu. Kamuoyunda ‘Gölge Dışişleri’ olarak bilinen Dış İlişkiler Konseyi’nin (CFR) dergisi Foreign Affairs programın sonlandırılmasında Türkiye ve Ürdün’ün rolüne vurgu yaptı.
“Washington sahayı terk etti” başlığı ile servis edilen makalede “Son yıllardaki gelişmeler, özellikle Ürdün ve Türkiye’nin Esad karşıtı cepheden ayrılması isyancıların daha fazla izole ederken onları etkisiz kıldı.. Türkiye ve Ürdün’ün işbirliği olmadan CIA’nın Suriyeli isyancılara desteği çok az etki sağladı “ diye yazıldı
SURİYE’NİN ZAFERİNİ TÜRKİYE HIZLANDIRDI
Uzun yıllar Suriye’de yaşamış uluslararası ilişkiler profesörü ve Washington Enstitüsü uzmanı Fabrica Balanche imzasıyla yayımlanan makalenin ilerleyen satırlarında Türkiye’nin yaşadığı dönüşüme ilişkin şunlar kaydedildi:
“ Esad karşıtı savaşta müttefik olan Türkiye, Ağustos 2016’da Rusya ile yakınlaşarak önceliğini Suriye rejimini devirmekten Türkiye-Suriye sınırını da kapsayan 500 milde PYD’yi Afrin’den Fırat Nehrin’e kadar engellemeye çevirdi. Rusya’nın oluruyla el Bab’a girerek Kürtlerin sınırları birleştirmesini durduran Türkiye bunun karşılığında Halep’in doğusundaki isyancılardan desteğini 2016 sonlarında çekti ve isyacıların Suriye ordusu ellerinde yenilgisini hızlandırdı. Bugün Türkiye, Rusya ve İranla Astana süreci olarak adlandırılan ateşkes önerisini destekliyor. Türkiye Hayat Tahrir Şam (Nusra’nın yeni adı) ile İdlib’te savaşan Ahrar Şam’ı destekliyor ancak onların da Esad ile savaşmak gibi bir amacı yok.”
EĞİT DONAT KIRINTILARI PKK’YA
ABD merkezli dergi Washington’un Tanf bölgesinde yer alan Doğu Aslanları ve Devrimci Komando Ordusu (Yeni Suriye ordusu) isimli grupları Suriye’nin kuzeyine sevk etmek istediğini ancak grupların bunu kabul etmediğini kaydetti.
‘En önemli sonuç, Washigton Ortadoğu’daki vekalet savaşçılarının gözünde kredisini yitirdi” diye yazan Foreign Affairs dergisi ayrıca ‘ılımlı muhalefetin’ terk edilmesiyle PKK-PYD cephesinde de endişelerin baş göstebileceğini de aktardı. Dergi bu kapsamda şunları kaydetti:
“Final olarak, Türkiye’nin baş düşmanı Demokratik Suriye Güçleri de şimdi kendisine desteğin garanti olmadığını biliyor. Demokratik Suriye Güçleri’nin planlayıcıları mutlaka kendilerine Rakka’nın düşmesinden ve IŞİD’in temizlenmesinden sonra ne olacağını soruyorlardır. Muhtemel olarak kullanışlı olamları bitince ve Türkiye ile sorunun kaynağı olmaya başladıklarında ABD desteğinin yok olduğunu görecekler. Washington, İran’ın etkisini sınırlamak için Türkiye’nin işbirliğine ihtiyaç duyacak.”
Foreign Affairs yazarlarından Sam Heller de daha önce kaleme aldığı makale Ankara yönetiminin PYD-PKK unsurlarını temizlemekte kararlı olduğunu aktarmış, Heller “ Kürtlerin zaferi ABD kaldıkça devam edecek” diye yazmıştı.