Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularına cevap verdi.
Avrupa Birliği(AB) Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in Türkiye’nin AB’den büyük adımlarla uzaklaştığı yönündeki açıklamasının sorulması üzerine Kalın, “Sayın Juncker Türkiye’yi az çok tanıyan, Cumhurbaşkanımızı da şahsen bilen birisidir. Bu konularda açıklama yaparken daha doğru bilgilerle hareket etmesi gerekirdi. Bu konuları açık ve net bir şekilde konuşmuşlardı ‘yeni bir sayfa açalım, yeni bir iklim oluşturalım’ diye, bu konuda mutabık kalınmıştı. Şimdi biz aynı yerdeyiz. Buradan uzaklaşan AB üyesi bazı ülkelerin yaptığı açıklamalar, aldığı tavırlar, sergilediği tutumlardır. Burada bir şey bir şeyden uzaklaşıyorsa AB, Avrupa değerlerinden uzaklaşıyor. Bir tarafta yükselen ırkçılık, göçmen karşıtlığı, yabancı düşmanlığı, İslamafobi, terör örgütlerine kol kanat germe gibi hadiseleri hangi Avrupa değerleri ile bağdaştırabilirsiniz. Bunların telifi mümkün değil. Türkiye söz konusu olduğunda çifte standart uygulayan, Türkiye’yi başka muamelelere maruz bırakmaya çalışan tavrın hangisi o çok övündükleri Avrupa değerleri ile bağdaşıyor. Avrupa’nın hali de ortada. Mutlak hakikatin, doğrunun ve iyinin tek kriteri Avrupa Birliğiymiş, Avrupalı aktörlermiş gibi Türkiye’yi mahkum eden bu tür yaklaşımları biz kabul etmiyoruz. Bunlar geçmişte kalmış Avrupa merkezci, son derece oryantalist yaklaşımlardır. Avrupalıların önce aynada kendilerine bakması gerekiyor” dedi.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uyarılarına Avrupalıların kulak kabartması gerektiğini savunan Kalın, “Onlar aynadaki suretlerinden rahatsız oldukları için kendilerine ayna tutan kişiye saldırmayı tercih ediyorlar” ifadelerini kullandı.
Almanya Dışişleri Bakanı’nın Türkiye’ye silah satışının durdurulduğunu söylemesi ve sonrasında Merkel’in tamamen bir ambargoya karşı olduğunu ifade etmesinin hatırlatılması üzerine Kalın, “Çelişkili açıklamalar Alman yönetiminin kendi içindeki tutarsızlığı gösteriyor. Tabii koalisyon ortakları bunlar. Bunu Türkiye’ye karşı bir tehdit ya da şantaj unsuru olarak kullanmayı düşünüyorlarsa boşa bir çaba içinde olduklarını ifade etmem gerekir. Türkiye hiçbir konuda tek bir ülkeye, tek bir kaynağa bağımlı bir ülke değildir. Yıllardır yaptığımız çalışmalar, çok boyutlu dış politika, ikili ve çoklu ilişkiler Türkiye’nin birçok alanda alternatiflerini çoğaltması amacına yönelik atılmış adımlardır. Bu silah olur, ekonomi olur, başka konularla ilgili olur, Türkiye bu konuda alternatifsiz değildir, seçim ortamında popülist duygularla yapılan bu tür açıklamalar Türkiye’den çok Almanya gibi ülkelere zarar verir. Bu konuda kendilerinin daha soğukkanlı, daha basiretli hareket etmesi gerekir” diye konuştu.
haber.sol.org.tr