Bursa’da bazı okullarda velilere çocuklarının cuma namazına götürülmesi için izin vermeleri yönünde belge gönderilmesi sonrasında CHP Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Orhan Sarıbal’dan konuyla ilgili sert tepki geldi.
‘Çocuğumu cuma namazına göndermek istemiyorum’ diye bir seçeneğin yer almadığı belgeyle ilgili açıklama yapan Sarıbal, bunun bir ötekileştirmeye neden olacağını, çocuklar ve eğitimciler arasında ayrışmaya ve kutuplaşmaya yol açacağını kaydetti.
Orhan Sarıbal “Bu uygulama laikliğe ve modern eğitim anlayışına tamamen aykırıdır. Akp, toplumu kutuplaştırdığı yetmemiş gibi şimdi de çocuklarımızı kutuplaştırma derdinde. Bu uygulama sonrasında okullarda çocuklar ‘namaza gidenler ve gitmeyenler’ olarak sınıflandırılacak. Gitmeyenler de ötekileştirilecek. İzin formu dedikleri bu belgenin dağıtılması başlı başlına bir skandaldır ve derhal sorumlular hakkında idari işlem başlatılmalıdır. Bunu kabul etmiyoruz” dedi.
Sarıbal “Milli Eğitim Bakanı çıkıp eğitimde çağ atladık diyebiliyor. Evet atladık doğru. Cumhuriyet’in laik, demokratik, ilerici eğitim sisteminden Akp’nin ayrıştırıcı, ötekileştirici ve karanlık bir eğitim sistemine geçtik. Eğitimde Cumhuriyet’in aydınlığından, Akp’nin karanlık çağına ‘çağ atladık’” dedi.
Sarıbal’ın açıklamalarında öne çıkan başlıklar şu şekilde;
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NIN ADI İMAM HATİP BAKANLIĞI OLSUN
Dünyada 12 yıllık zorunlu eğitim olan ülkelerin hiçbirisinde 27 din dersi bulmak mümkün değildir. İran İslam Cumhuriyeti’nde bile Türkiye’de olduğu kadar çok sayıda din dersi yok. Suudi Arabistan’dan sonra Evrim teorisinin verilmediği ikinci ülkeyiz. İhtiyaç olmamasına rağmen her yerde imam hatip okulları açılıyor. Saray ve Milli Eğitim Bakanlığı organize bir şekilde gerici, çağdışı ve kindar anlayışla hareket eden nesiller yetiştirme peşinde. Milli Eğitim Bakanlığı’nın asli işi laik, çağdaş ve pozitif bir eğitim sistemini çocuklarımıza sunmaktır. Ancak bakanlık bunun yerine aydın öğretmenlerimizi KHK’lar eliyle ihraç ediyor ve yerine yandaş sendikaların referansı ile eğitimci alıyor. Madem öyle Milli Eğitim Bakanlığı’nın adı değişsin ‘İmam Hatip Bakanlığı’ olsun.
AKP ÇOCUKLARI KOBAY HALİNE GETİRDİ
Neredeyse her sene müfredat değişiyor. Dünya’da bir ülke gösterebilir misiniz bu kadar sistem değişikliğine uğrayan? Teog’u kendileri getirdi, çok değil birkaç yıl sonra kutlayarak kendileri kaldırdı. Böyle bir eğitim sistemi olmaz. 72 ülkeden 15 yaşındaki yaklaşık 540 bin öğrencinin fen, matematik ve okuma becerilerinin bilgisayar tabanlı testlerle ölçüldüğü Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2015’te Türkiye, Fen’de 52., Matematikte 49., Okuma becerilerinde 50. sırada yer alarak son 12 yılın gerisine düştü. OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü), 35 üye ülkede bölgesel refah endeksini yayınladı. Buna göre, Türkiye eğitimde refah sıralamasında 10 üzerinden 0 puanla Meksika ile birlikte son sırada yer aldı. BİRLEŞMİŞ Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), ‘41 Gelişmiş Ülkede Çocuklar İçin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Raporu’na göre yine eğitimde sonuncuyuz. Akp’nin yaptığı müfredat değişiklikleri her geçen gün Türkiye’yi bilimsel eğitim sisteminden uzaklaştırıyor. Akp, çocuklarımızı adeta kobay haline getirdi.
LAİKLİK OLMADAN BİLİMSEL EĞİTİM OLMAZ
Eğitim müfredatına bilim dışı müdahale, felsefe-bilim derslerinin azaltılması, otizmli ve zihinsel engelli çocuklara zorunlu din dersi getirilmesi, okul öncesi ve ilkokul öğrencilerinin camilere götürülmesi, din eğitiminin fiilen okul öncesine hatta kreşlere kadar indirilmesi Akp eliyle gerçekleştirildi. Bugün dünyanın her yerinde bilimsel bir gerçeklik olarak kabul edilen ve okutulan Evrim Teorisi’nin biyoloji ders kitaplarından çıkarılması ise Saray iktidarının ‘kindar nesil’ anlayışının bir sonucudur. Eğitimde Laiklik olmazsa olmazdır. Devlet yurttaşlarını dindar-dindar olmayan, diye ayıramaz. İktidarların görevi bütün çocukları ayrımsız kucaklayarak ilerici ve medeni ve parasız eğitime kavuşturmaktır. Akp’nin ticarethaneye çevirdiği eğitim sisteminde yoksul çocuklara yer kalmadı. Paran varsa iyi eğitim var. Paran yoksa okul yok. Böyle ayrıştırıcı ve ötekileştirici bir eğitim sistemini reddediyoruz. Hep birlikte dayanışma içinde olmayı sürdürecek ve ülkemizi aydınlık bir geleceğe taşyacak ciddi, laik, çağdaş ve demokratik bir eğitim sistemi inşa edilene kadar mücadele etmeyi sürdüreceğiz.
birgün