Kalıcı yaz saati uygulamasının geçen dönem 2.8 milyar TL’lik fatura çıkardığı belirtildi.
Cumhuriyet’ten Şehriban Kıraç’ın haberine göre, dünyanın kış saati uygulamasında olduğu 30 Ekim 2016 — 26 Mart 2017 arasında yaz saatinde olan Türkiye’nin elektrik tüketimi yüzde 6.3 arttı. Bakanlar Kurulu’nun yaz saatinin yıl boyunca kalıcı olarak uygulanması kararının yürürlüğe girmesinin ardından geçen 5 aylık süreçte Türkiye’nin elektrik tüketiminde 7.1 milyar kilovat saatlik artış yaşandı. 5 ayda Türkiye’nin toplam enerji tüketimi yüzde 12.6 arttı.
2016 Ekim’den itibaren kalıcı hale getirilen yaz saati uygulamasının enerji tüketim verilerine göre tasarruf sağlamadığı ortaya çıktı. Elektrik Mühendisleri Odası’nın (EMO) resmi olarak açıklanan enerji tüketim verileri üzerinden bir önceki yılın aynı ayına göre yaptığı hesaplamada, Kasım 2016’da yüzde 6.66, aralık ayında yüzde 5.97 elektrik tüketim artışı kaydedildiği ortaya konuldu. Aralık 2016 ve Ocak 2017’de Türkiye’nin elektrik ihtiyacının karşılanamadığı doğalgaz ve elektrik üretim krizi yaşanmıştı. Bu nedenle bu aylardaki tüketim artışları, elektrik verilemediği için baskılandı. Buna rağmen elektrik tüketim artışı Ocak 2017’de de yüzde 5.75 oldu. Artış oranı Şubat 2017’de yüzde 6.22, Mart 2017’de ise yüzde 6.43’e çıktı.
‘ENERJİ TÜKETİMİNDE YÜZDE 17 ARTIŞ’
Enerji Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 2016 Kasım’da toplam enerji tüketimi 2015’in aynı ayına göre yüzde 17 arttı. Aralıktaki artış yüzde 3 oldu. Ocak 2017 toplam enerji tüketimi 2016’nın aynı ayına göre yüzde 10 yükselirken, Şubat 2017 toplam enerji tüketimi 2016’nın aynı ayına göre yüzde 17 artarken, martta tüketim de yüzde 16’ya çıktı. Bu rakamlar kalıcı yaz saatinin uygulandığı 5 ayda Türkiye’nin toplam enerji faturasının yüzde 12.6 oranında arttığını gösteriyor.
Elektrik Mühendisleri Odası: Tasarruf değil israf
‘DAYATMADAN VAZGEÇİLMELİ’
EMO Başkanı Hüseyin Önder, yargı kararı gereği yaz saatinin kışın da uygulamasının ortadan kalktığını belirterek, iktidarın bir an evvel yaz saatini kalıcılaştırma dayatmasından vazgeçerek, ekim ayının sonlarında saatleri 1 saat geri alması gerektiğini vurguladı. Önder, İstanbul ve Ankara Valiliği okul çocukları için sorunu çözmek için okulların başlangıç saatine sınırlama getiren karar aldığına işaret ederek, “Ancak bu kararlar da çeşitli lobilerin müdahalesiyle uygulatılmamış, örneğin Ankara’da pek çok okulda tam gün olmayan okulların başlangıç saati valilik kararında belirtilen 8.30 yerine 8.00’e geri çekilmiştir. Sorunun yaz saatinin kalıcılaştırılmasından kaynaklandığı açıktır” diye konuştu.
‘DOĞALGAZ TÜKETİMİ KATLANDI’
Kalıcı yaz saati uygulaması doğalgazda da faturayı katladı. Hava daha karanlıkken kalkan yurttaşlar, çocukları okula gönderirken evi ısıtmak için daha fazla doğalgaz faturası ödemek durumunda kaldı. 2016 Kasım ayındaki kişi başı doğalgaz tüketimi 2015’in Kasım ayına göre yaklaşık olarak yüzde 7.6 artarak 59 stdm3 olarak gerçekleşti. 2016 Aralık ayındaki kişi başı doğalgaz tüketimi 2015’in Aralık ayına göre yüzde 2 artarak 75 stdm3’e çıktı. 2017 Ocak’ta kişi başı doğalgaz tüketimi 2016’nın aynı ayına göre yüzde 11 artarak 80 stdm3’e yükselirken şubat ayındaki tüketim yüzde 25 artış göstererek 67 stdm3’e fırladı. Mart 2017’de ise kişi başı doğalgaz tüketimi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 19 artı. İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, “Kalıcı yaz saati uygulaması ile 540 milyon TL, bir başka deyişle 150 milyon dolar civarında tasarruftan söz ediliyor. Biz hem maddi hem de psikolojik olarak kaybettiklerimizin daha fazla olduğunu düşünüyoruz. AB ile saat farkımız yeniden açılmaz ise biz bu rakamın daha fazlasını ihracat ile ülkemize kazandırabiliriz” ifadelerini kullandı. Tanrıverdi, yaz saati uygulamasının kalıcı hale getirilmesinin Türkiye’nin imajına olumsuz yansıdığını vurgulayarak, “Türkiye, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın verilerine göre 2016’da toplam 278.4 milyar kWh elektrik tüketti. Bu ortalamada 110 milyar TL’lik bir bedele karşılık geliyor. Tasarruf olarak ifade edilen rakam ise bu tutarın sadece yüzde 0,5’i. Bu kadar küçük bir tutar için ülkemizin yeniden bir tartışma girdabına sokulmasını doğru görmüyoruz” dedi.
aydınlık