Nevra Ölçer / Anadolu ve Rumeli Medya
Bir şey yanlışsa bir yerden patlak veriyor.
İnsanlar dayanıyor, idare ediyor, mücadele ediyor, ama bir yere kadar her şey.
Konuya nereden geldim?
Hekim intiharlarından.
Bazı meslekler vardır. Zordur. Ağırdır. Yıllarca eğitim alırsınız. Sağlık gibi kutsal bir alanda çalışmak için.
Daha önce yazmıştım, toplumların hangi mesleklere ihtiyacı olduğu hesaplanır ve ülkelerde eğitim ona göre şekillendirilir diye.
Yıllarca önce Viyana Teknik Üniversitesinde iken birine “Nedir bu rezalet, her şeyi bu kadar zorlaştırmanın anlamı ne?” diye sormuştum.
“Gizli bir numerus clausus var” cevabı almıştım. Yani bir meslekten ihtiyaçtan fazlası varsa zorlaştırıp doğal seleksiyon uygulanıyor demekmiş bu.
Ülkemizde kaç doktora, kaç öğretmene, kaç avukata ve kaç din görevlisine ihtiyaç var? Ve bu ihtiyaç için ne kadar eğitim kurumu var? Ben şimdiye kadar basında hiç bu şekilde bir hesaplamaya denk gelmedim.
Onbinlerce kişi imam hatip okullarına gidiyor, ne imam, ne de hatip olmayacaklarının, olamayacaklarının bilinmesine rağmen.
Doktorlar ve tıp öğrencileri üzerlerine gelen yükü taşıyamayıp intihar ediyorlar. Niye bu kadar yük var üzerlerinde? Çünkü sayıları yetersiz. Azlar ondan. Ülkeye yetmiyorlar. 3 dakikada vatandaşı muayene etmek mecburiyeti onları perişan ediyor, ondan. Ve daha sürüyle problem ile boğuşuyorlar.
“Gazete Habertürk’ten Fatmanur Boylu’nun haberine göre Sağlık- Sen, Sağlık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, dün yaptıkları ortak toplantıda sağlık çalışanlarının şikâyet ve taleplerini değerlendirmiş.”(cumhuriyet)
İyi, güzel, ama sayıları yetersizse, ne yaparsanız yapın, ideal çözümü bulmayacaksınız bu şartlar altında.
Bu olaylar beklenmiyordu, ama üzerinde düşünülse ve eğitim planlaması yapılsaydı, belki de böyle sonuçların olasılığı yüksek olduğu görülecekti. Bu elim intiharlar kulakları sağır edecek yükseklikte bir sinyaldir.
Eğitimi tekrar rayına oturtmak durumundasınız.
Bu arada, son günlerde hiç beklenmedik kişiler Atatürkçü oldular diye haberler yer alıyor basında.
Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz.
Atatürkçü iseniz, Atatürk’ün kurduğu sistemle oynamayacaksınız.
Askeri okulları tekrardan açacaksınız. Çünkü askeri okullar bir ülkeyi savunacak kaliteli asker yetiştirir. Bu cümleyi kurmak bile gereksiz olmalıydı, durum o kadar aşikar çünkü, ama devamlı tekrar edilmek durumunda kalınıyor, çünkü ortada hareket yok.
Ülkemin gençlerini bir tür okula mecbur etmeyeceksiniz, o gençler yeteneklerine göre kendilerine bir meslek seçecekler. Ama üzerlerine bu kadar giderseniz o pırıl pırıl insanlar o güzel atlara biner ve giderler.
Sistem kırmızı alarm veriyor, görmeyen var mı?