CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında gerçekleşti. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, MYK’nın gündemini düzenlediği basın toplantısıyla paylaştı. Tezcan, asgari ücret görüşmelerinin başlayacağını hatırlatarak, “Genel Başkanımız dün açıkladı, bir yeni büyük atılımın da öncüsü oluyoruz. Asgari ücret net en az 2 bin lira olmalı. Asgari ücret vergi dışı olmalı. Vergi yükünden arındırıp işçinin cebine, asgari ücretlinin cebine en az net 2 bin lira girmeli. Nasıl vereceğiz diyorlar. Nasıl vereceğiniz belli, faiz lobisinden şikayet edeceğinize faiz lobisine akan muslukları kesin. Faiz lobisine verdiğiniz parayı keserseniz, ortak olduğunuz o kazançların önünü keserseniz işçiye asgari ücret en az net 2 bin lira verecek parayı bulursunuz” ifadelerini kullandı.
“Evin mahkemesinin yetkisini elinden aldın elin mahkemesine fırsat verdin”
Rıza Sarraf polemiğinin devam ettiğini söyleyen Tezcan, “Bir milli mesele diye ortaya konulmaya başladı. Rıza Sarraf’tan ne milli meselesi çıkacak. Soruşturma komisyonunda yargılatmadınız parmak hesabıyla. Evin mahkemesi dururken elin mahkemesine mahkum ettin memleketi. Kendi memleketindeki mahkeme yargılayacaktı. Evin mahkemesinin yetkisini elinden aldın elin mahkemesine fırsat verdin, şu anda yaşanan tablo budur. Buradan milli bir duruş çıkaramazsınız” dedi.
“Revize edilmesinde yarar vardır”
AKP’nin TBMM’ye sunduğu Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) yapısının değiştirilmesine ilişkin teklifle ilgili ise Tezcan, şunları kaydetti:
“YSK’nın bir teşkilat yasasına ihtiyacı var. YSK’nın kendine yakışır bir teşkilat yasasıyla idare edilmesi ve işlerini yürütmesi gerekli. Bu çerçevede teşkilat yasası kazandırılmasına itirazımız yok. Ancak görüyoruz ki önümüzde bu teşkilat yasası olarak getirilen 14 maddelik bir kanun teklifi, 14 maddenin içerisine bununla ilişkisi olmayan ciddi şekilde problem oluşturacak başka şeyler eklenmiş. Özellikle seçim güvenliğini tehdit eden iki önemli husus var. Birincisi müşahitlik uygulamasını engelleyen, ortadan kaldırmayı amaçlayan bir hüküm. Bir müşahitlik uygulamalarının daha etkin ve yaygın olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu çerçevede sadece siyasi partilerin değil, sivil toplum örgütlerine de müşahitlik denetiminin açılması, sandık denetiminin açılması gerektiğini düşünüyoruz. İkincisi siyasi partilerin sandık başkanları önermesine ilişkin maddeyi de yürürlükten kaldırmak istiyorlar. Bu siyasi partilerin seçim sürecini denetlemekten kenara çekmek, sandığın güvenliği konusunda daha olumsuz bir pozisyon oluşturmak anlamına gelir. Bu düzenlemelerin YSK’nın teşkilat yasasıyla ilgisi yoktur. Bu nedenle bu düzenlemelerin şu aşamada burada bulunması doğru da değildir. Bizim AK Parti’den ve teklif sahibinden beklediğimiz şudur; YSK’nın bir teşkilat yasasına ihtiyacı vardır. Bunu hızla geçirebiliriz, bu ihtiyacı giderebiliriz ama buraya konuyla ilgisiz ve seçim güvenliği konusunda ciddi sıkıntı oluşturacak bu hükümleri koymak bu yasayı tartışmalı hale getirir. O yüzden bunun revize edilmesinde yarar vardır. Bu maddelerin tekliften geri çekilmesini istiyoruz, talep ediyoruz.”
“Büyük bölge konferansı yapılması gerekir”
Ortadoğu’da özellikle Suriye’nin, Irak’ın, bölgedeki devletlerin toprak bütünlüğünün korunmasının gerekli olduğunu söylediklerini hatırlatan Tezcan, “Esad’ı Esed’e çevirirlerken de bölgedeki bölünmüş, parçalanmış iktidarların Türkiye’nin güvenliğini tehdit edeceğini söyledik, anlatamadık. Bölge konusunda daha ötesi yapılması gerekir. Bir büyük bölge konferansı Ortadoğu’yu da, Asya’yı da içine alan bir büyük konferans yapılması ve bütün o bölgelerdeki güvenlik sorunlarından sosyo ekonomik duruma kadar her şeyin enerji kaynaklarının nasıl kullanacağının konuşulacağı bir büyük bölge konferansı yapılması gerekir” diye konuştu.
cumhuriyet