Avusturya‘da 15 Ekim’de yapılan genel seçimleri kazanan ancak çoğunluğu sağlayamayan muhafazakar Halk Partisi (ÖVP) ile aşırı sağcı politikalarıyla bilinen Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ), koalisyon kurmak için anlaşmaya vardı. İslam karşıtı politikalarıyla bilinen Halk Partisi yüzde 31,5 oyla birinci olmuş, hükümeti kurabilecek çoğunluğu ise sağlayamamıştı.
10 yıldır muhalefette olan FPÖ ise yüzde 27,1 oyla ikinci sırada yer almıştı.
Seçimi kazanan 31 yaşındaki Sebastian Kurz‘un lideri olduğu Halk Partisi, yaklaşık iki aydır aşırı sağcı FPÖ ile müzakereler yürütüyordu.
Batı Avrupa‘nın aşırı sağla yönetilen tek ülkesi
Müzakerelerin başarıya ulaşmasıyla, şimdi sağ kanatta yer alan iki parti hükümeti kuracak. Bu da Avusturya’yı Batı Avrupa’nın aşırı sağla yönetilen tek ülkesi konumuna getirecek.
Sebastian Kurz da, Avrupa’nın en genç başbakanı unvanına sahip olacak.
Halk Partisi ile Avusturya Özgürlük partisi birlikteliği, ülkenin siyasi tarihi için çok da yeni değil. İki parti, 2000 ve 2005 yılları arasında da Avusturya’yı beraber yönetmişlerdi.
Yeni kurulacak koalisyon hükümetinin programıyla ilgili henüz bir bilgi yok.
Cumartesi günü parti liderleri önce Avusturya Devlet Başkanı Alexander Van der Bellen’ı, sonra da parti temsilcilerini gelişmelerle ilgili bilgilendirecek.
Kurz, Avrupa’da 2015 yılındaki mülteci krizinin ardından partisinin eksenini sağa kaydırmış ve Avusturyalı seçmenlerin desteğini kazanmıştı.
FPÖ ise Kurz’u özellikle göçmenler konusunda “politikalarını çalmakla” suçlamıştı.
‘Türkiye’nin AB’yle müzakerelerini sona erdirmeliyiz’ demişti
Mayıs ayında Avusturya Dışişleri Bakanı görevindeyken ÖVP’nin başına geçen Kurz’un seçim vaatleri arasında Avrupa’ya göç yollarının kapatılması, AB’nin göçmenlere yardımlarının sınırlandırılması, 5 yıl Avusturya’da yaşamamış olan yabancıların yardımlardan muaf tutulması da vardı.
Avusturya’da 1 Ekim’de yürürlüğe giren peçe yasağının arkasındaki isimlerden biri de Kurz’du.
Kurz ayrıca Türkiye’deki 16 Nisan anayasa değişikliği referandumunun ardından “Her şey normalmiş gibi ilişkilere devam edemeyiz. AB ile Türkiye ilişkileri konusunda dürüst olmamız gerekiyor. AB katılım müzakerelerini sona erdirip, bir komşuluk anlaşması üzerinde çalışmaya başlamalıyız” demişti.
FPÖ nasıl bir parti?
1955 yılında eski Naziler tarafından kurulan Avusturya Özgürlükçü Partisi (FPÖ) ise, 1986 yılında genel başkan olan Jörg Haider döneminde aşırı sağ ve yabancı düşmanı söylemle kamuoyunda ön plana çıktı. FPÖ 2000 yılında da ÖVP ile koalisyon yapmış, o dönem Avrupa Birliği, FPÖ’nün koalisyon hükümetinde yer alması nedeniyle Avusturya’ya yaptırım uygulamıştı.
2005 yılından bu yana genel başkanlık görevini yürüten 48 yaşındaki Heinz-Christian Strache seçmen tabanını genişletmek amacıyla ılımlı bir görünüm sergilemeye çalışıyor.
Geçmişte aşırı sağ çevrelerle olan bağlantılarını “gençlik günahı” olarak nitelendiren Strache, genel başkan olarak parti içinde Nazilerin yüceltilmesine müsamaha göstermediğini savunuyor. Strache, 20 yaşındayken Almanya‘da 1989 yılında Neonazilerin düzenlediği bir etkinlikte kimlik tespiti için kısa süreliğine gözaltına alınmıştı.
Kaynak: BBC Türkçe, Deutsche Welle
milliyet