Nevra Ölçer / Anadolu ve Rumeli Medya
Diyanet demiş ki..
“9 yaşında kız evlenebilir ve gebe kalabilir”…
Şimdi bu ifadeyi bir inceleyelim..
9 yaşında kız gebe kalabilir mi?
Basında “hastaneye karın ağrısı şikayetiyle giden çocuğun hamile olduğu anlaşıldı ve polise haber verildi” başlıklı yazılar gördüğümüze göre gebe kalabilir, bunu basındaki haberlere dayanarak teyit edebiliriz.
Gelelim cümlenin ikinci kısmına
“Evlenenebilir” denmiş.
Buna cevap vermek için din alimi olmaya, ya da çok zeki olmaya filan da lüzum yok.
Evlenemez!
Evlilik nedir?
Burada bir ara verelim ve yaşam nedir onu sorgulayalım.
Yaşam nedir? Bu dünyada nasıl yaşıyoruz?
Hepsi insan zeka ürünü olan alet-edevatı kullanarak yaşamımızı sürdürüyoruz.
İnsan zeka ürünü dedim. Hayvan, ya da yaratık zeka ürünü demedim.
İnsan ile diğer yaratıkları ayıran bir özellik var: Akıl, zeka, düşünme yeteneği.
Bir köpek karşıdan karşıya geçerken bazen ışıklarda beklediği zaman ne kadar seviniyoruz. Köpek akıllı diye düşünüyoruz. İnsan bundan çok daha fazlasını yapabiliyor.
Yani insan ve hayvan üreme şekillerinin birbirine benzemesi, dünyamızda yaşamı mümkün kılan insan zekasını yok varsaydıramaz.
Eğer bu dünya insan zekası sayesinde yaşanabilir bir yer ise, o zaman o zekanın gelişerek dünyayı bir sonraki evreye götürmesinin önünü bir çocuğu üremeye yönlendirerek kesemezsiniz.
Her doğan çocuk bir umut, bir ışıktır.
Her doğan çocuk, iyi eğitim aldığı zaman bir ışık olabilme gücünü içinde barındırır.
Bu ışığın gelişmesini önlerseniz, dünya karanlıkta kalır. Nursuz bir mekan olur.
Ya da dünyanın sizin yaşadığınız bölümü karanlıkta kalır, sonra yabancı ışıklarla var olabilme, o yabancı ışıkları dilenme noktasına gelirsiniz.
Bir insan ömrü, bir açıdan baktığınızda kısa, bir açıdan baktığınızda uzundur.
Bir çocuğu cinsel obje yapmak (buna evlenmek diyerek bu olguyu değiştiremezsiniz), onun yaşamından en az 15 yıl çalmış olmak demektir. Bir insanın yıllarını çalmak işlemini nasıl teşvik edebilirsiniz? Size bu izni hangi güç verir? Böyle bir şey mümkün mü? Hatta tam tersini sorayım: Bunun hesabını bu ya da öbür dünyada verebilir misiniz?
Çocukları koruyacaksınız. Eğiteceksiniz, sonra da gururla bu ışığın size yansımasını izleyeceksiniz. Bu dünyada hepimizin vazifesi budur.
O zihinsel gelişmesini tamamlamamış insanı sadece çocuk bakmaya yönlendirmek, bir ışığı öldürmektir.
Bir fetva verirken, verdiğiniz fetvaya göre size değer biçileceğini hiç aklınızdan çıkarmayın.
“Evlenebilir” derken, siz evlenmekten neyi kastediyorsunuz ayrıca?
Birine hayat arkadaşı mı olacak, bastırılmış bir varoluşa yönlendirdiğiniz ruhun ölmüş bir ruhtan ne farkı olacak?
Bu arada köylerde bile 20-25 yaş altı kimse kızını evlendirmezken, kadın erkek sayısı da aşağı yukarı eşitken, hangi ihtiyacın ne fetvası bunlar?
Evlenmek kelimesi iki eşit bireyin hayat arkadaşlığıdır.
Çocuğun cinsel sömürüsüne evlenmek kelimesini kullanamazsınız, bu kelimenin de sihrini yok eder olursunuz.
Ama olaya başka bir açıdan bakmak zorunda kalınca, sadece bir çocuğa sözünü geçirebileceğini düşünen bir adam portresi ile karşı karşıya kalıyoruz ki, bu da aslında kadınların zekasından korkudan başka bir şey değildir!
Yani dönüp dolaşıp yine eğitim konusuna geldik.
Her bu şekilde çıkış EĞİTİM REFORMU ihtiyacını daha yoğun ortaya koyuyor.
Bu ihtiyaç kulakları sağır edici bir çığlık oldu, fırtınaya dönüştü, Edirne’den Kars’a gürlüyor. İşitmeyen var mı?
