Nevra Ölçer / Anadolu ve Rumeli Medya
Düşünüyorum da..
Afrin’e bir harekat düzenledik.
Afrin nerede?
Suriye topraklarında. Bizim Hatay’ın doğusunda yer alıyor. Doğrudan sınır komşumuz.
Yani ne yaptık?
Suriye topraklarına girdik.
Derdimiz ne?
Terörist unsurları temizlemek. Türkiye için geleceğe yönelik tehditleri nihayet kararlı bir şekilde yok etmek.
Ve diğer çeşitli üzerinde tartışılan nedenler.
Ama özetle, güvenliğimiz için oraya girmemiz gerekti.
Suriye “bu durum kabul edilemez” dedi.
Bu arada Suriye güçleri de Afrin’in güneyinde bulunan İdlib’e doğru ilerliyorlar.
Yani bir şekilde Suriye’de Suriye güçleri ile karşı karşıya gelebiliriz.!
Diğer yandan terörist güçlerin imhası aslında Suriye’nin de işine geliyor.
Suriye’nin hamisi durumundaki Rusya ile bu harekatın anlaşmalı olarak düzenlendiği değerlendiriliyor.
O zaman her şey bu kadar yolunda giderken, Türk hükümeti neden doğrudan Suriye ile temasa geçmiyor?
Neden?
Çoğu düşünür hükümeti epeydir ciddi olarak uyarıyor. Suriye ile işbirliğine gidin diyorlar.
Neden gidilmiyor?
O onu sevmiyor, öbürü onu az seviyor filan gibi bir cevabı olamaz bu sorunun. Hele konu ülke menfaatleri ise, hiç olamaz.
Görüyoruz ki, birbirine her şeyi söylemiş olan iç ve dış siyaset belirleyiciler, bir süre sonra can ciğer olabiliyorlar. Hatta gayet rahat da söyledikleri lafların tam tersini bile söyleyebiliyorlar.
Sayısız örnek var.
Ben merak ediyorum.
İnatla Suriye ile doğrudan bağlantı kurmamanın nedeni ne olabilir?
Bu durumun kime ne faydası var? Kimin bu durumdan bir çıkarı olabilir?
Bir bilen var mı?
Suriye sınırı ile yatıp Suriye sınırı ile kalkıyoruz, ama bu soğukluğun görünen bir açıklaması yok.
Evet, bir bilen var mı? Bu sorunun cevabı iç siyaset açısından bir anlam ifade edecek olabilir mi?
Bu başlı başına bir konu değil midir? Dış siyaset yönlendiricilerin ivedilikle çözmesi gereken!
