Rafet Ballı / Aydınlık
Dün öğle saatleri.
CNN Türk televizyonu…
Bir haber başlığı sırıtıyor: “ÖSO, YPG kontrolündeki 11 noktayı ele geçirdi.”
Bilmiyorduk! Sayelerinde öğrenmiş olduk!
***
Ortaya çıkan izlenim şu:
Harekâtı yürüten…
Bütün yükü omuzlayan…
Ve sonuçta araziyi tutan ÖSO.
***
TSK birlikleri ne yapıyor?
Afrin’e piknik için mi gittiler?
***
Etmeyin.
Maksat psikolojik harekat olsa…
Ancak böyle yapılır.
***
Zamanıdır: Şu ÖSO’yu biraz tanıyalım.
Adı çok iddialı: Özgür Suriye Ordusu.
Görünüşte Riyad el Esad tarafından kuruldu.
Suriye ordusundan kaçan bir albay.
***
Üç olgu önemli.
Suriye krizinin başlatıldığı tarih: 15 Mart 2011.
ÖSO’nun kuruluş tarihi: 29 Temmuz 2011.
Kuruluş yeri: Türkiye.
AKP’nin ABD ile yapışık olduğu dönem.
***
Üç olgunun anlamı.
Atlantik’in patronları….
Suriye krizinin en başında…
Her şeyi hesapladılar.
Ölümler bugünkünün binde 1’i iken…
“Ordu” kurdular.
***
Yani Ahmet Davutoğlu’ların girişimleri…
Beşar Esad’la saatler süren görüşmeleri…
“Demokratik reform” talepleri…
Hepsi görüntüyü kurtarmak içindi.
Savaş ve yıkım kararı çoktan verilmişti.
***
Devam edelim.
ÖSO’nun kurulduğu mekanlar da önemli.
O gün de herkes biliyordu.
Bugün de kimse unutmadı.
ÖSO dağda, mevzilerde, çarpışmalar içinde değil…
Beş yıldızlı otellerde kuruldu.
İstanbul’un, Antalya’nın, Hatay’ın ve Gaziantep’in otellerinde.
***
Asıl önemlisi ÖSO’nun patronu.
Herkesin bildiği “sır”rı bir de ben kayda geçireyim: CIA.
Geçmişte Vietnamda, Nikaragua’da…
Bugün Afganistan, Irak ve Libya’da olduğu gibi….
ÖSO’yu, bir özel harp örgütlenmesi olarak ABD kurdu.
***
ÖSO’nun künyesini özetleyelim.
Silah ve eğitim: Amerika.
Mekan: Türkiye.
Para: Suudi Arabistan ve Katar.
Hedef: Atlantik karşıtı Suriye yönetimini devirmek.
***
Çeteler Suriye’ye sevkedildi.
Ölüm ve yıkım süreci başlatıldı.
Hesap: Suriye devletini acze düşürmekti.
Fakat: ÖSO projesi kısa zamanda çöktü.
Çünkü: ÖSO’nun komuta kademelerinin gerçek bir davası yoktu.
Asıl meseleleri Körfez’den gelen dolarları paylaşmaktı.
Paralı asker ticaretine daldılar
Önüne gelen “tugay” kurdu.
Gerçek mevcudu 100 kişiyi bile aşmıyordu oysa.
***
Komutanların çoğu yiyici ve aç gözlüydüler.
Gelen para yetmeyince ticarete daldılar.
Verilmiş silahları sattılar.
Tarihi eser kaçakçılığıyla Suriye’nin tarihini talan ettiler.
Ve fidyecilik… Az çok zengin sayılanları kaçırdılar.
Yüksek fidyeler topladılar.
Sonuç: Çeteleştiler, çürüdüler.
Anlamı: CIA komutasında “devrim” olmuyor.
2012’den itibaren muhalefetin rengi değişti.
ÖSO’nun yerini El Kaide ve benzerleri almaya başladı.
2013’te de IŞİD girdi sahaya.
ÖSO kalıntılarının önemli bir kısmı bu örgütlere katıldı.
Zaten bu tarihten itibaren Amerikan koalisyonu birbirine düştü.
ABD ayrı…
Suudiler ayrı…
Türkiye ayrı hesaplar içine girdi.
***
(Burada bir parantez açalım.
ÖSO’da para için değil…
Yanlış da olsa…
Bir “dava” için bulunanlar yok muydu?
Vardı elbette. Fakat belirleyici değildiler.)
****
Sonrasını biliyoruz…
ABD, PKK/PYD’nin arkasına geçti.
***
Türkiye ise…
Fırat Kalkanı harekatıyla farklı bir süreç başlattı.
Bazı ÖSO kalıntılarını da yedeğine aldı.
Asıl hedef başkaydı artık.
Suriye devleti değil…
ABD’nin koridor hesaplarını bozmaktı.
***
“Zeytindalı” harekatıyla… Bir ileri adım daha attı Türkiye.
Yine bazı ÖSO birimlerini de harekata kattı.
Fakat medyada birilerinin söylediğinin tersine…
Belirleyici konumları yok.
Destek veriyorlar sadece.
***
Mevcut durumda asıl soru şu:
AKP iktidarının ÖSO’ya biçtiği rol nedir?
ÖSO’yu kime karşı kullanmak istiyor?
Amerika ve PKK/PYD’ye karşı mı?
Yoksa Suriye devletine… Yani Beşar Esad yönetimine mi karşı?
ABD’ye karşı ise, anlaşılır bir tutum.
Doğrudur da.
***
Ama, “Esad’a karşı da kullanırım” diyorlarsa…
Felaket olur.
Çünkü: Suriye sahasında iki cephe var.
Bir tarafta Amerikan cephesi…
Diğer tarafta Suriye ve dostları.
AKP hiç hayal kurmasın…
Üçüncü bir cephe kuramaz.
Yeltenirse… Kaçınılmaz bir şekilde ABD ve PKK’nın yanına düşer.
***
Bir örnek: Bu Ocak ayının ilk günleri…
Suriye ordusu güneyden İdlib’e doğru harekete geçti.
Kimler vardı Suriye ordusunun karşısında.
Çoğunluğu Heyet Tahrir Şam milisleri.
El Nusra’nın kılık değiştirmiş hali.
***
Durum, AKP iktidarını rahatsız etti.
Rusya ve İran büyükelçileri Dışişleri’ne çağırıldı.
Talep: Suriye’yi durdurun!
Bu bile gösteriyor ki…
AKP iktidarının kafası karışık.
***
Sorulabilir: İyi de ÖSO birlikleri ne olacak?
Bu sorunun tek cevabı var.
Bu birimler Suriye’ye yönlendirilir.
Suriye devleti de bunların alır…
Eğitir ve kendi ordusuna dönüştürür.
ABD ve piyonlarına karşı.
***
Türkiye bugünlerde bir tercih yapacak.
Zeytindalı Harekatı…
Ardından Fırat’ın doğusu…
Buradaki ABD ve PKK birimlerinin tasfiye etmek istiyorsa…
Suriye ordusuyla işbirliğine girecek.
Ya da Afrin’de, İdlib’te Suriye ile karşı karşıya kalacak..
***
Bir not: Türkiye ÖSO konusunda seçici olmalı.
Çünkü bazı birimlerin parası hala Amerika’dan geliyor.