Bülent Esinoğlu / Ulusalkanal
Türkiye ne zaman kendini koruma iradesi ortaya koysa, Batılı emperyalistler, hemen bir şantaj dosyası açarlar.
Amerika da aynısını yapar, Avrupa Parlamentoları da aynısını yapar. Doğu Perinçek’in kendi mahkemelerin de mahkûm ettirdiği, Ermeni Soykırımı Yalanını anlaşılan bir kez daha dolaşıma koyulacaktır.
Bize bir kere daha “sizin dedeleriniz katildi” hakaretini yenileyerek, şantaj üzerinden yol almaya çalışacaklar.
Biz onların Orta ve Batı Afrika’da işledikleri cinayetleri gündeme getirmediğimiz için üstümüze üstümüze geliyorlar.
Daha fazla ileri giderlerse bizim yapacağımız hiçbir şey yok hesabı yapıyorlar.
Renault otomobili dahil 147 Fransız şirketi Türkiye ulusal pazarlarımızı tepe tepe kullanıyorlar. Karlarını hiç hesap vermeden transfer ediyorlar.
Birkaç tarife dışı engelle karşılarına dikilin, bakın o zaman, hemen kuyruklarını altlarına alıvereceklerdir.
Osmanlı’da da hep böyle şantajlarla yol almışlardı. Cumhuriyet döneminde Kapitülasyonlar Mustafa Kemal tarafından kaldırılınca, arka kapıdan tekrar girmenin yollarını buldular.
Küreselleşme saldırısı ile ulusal pazarlarımızı ele geçirmiş olmaları yetmiyormuş gibi, bir de üstüne üstlük Ermeni Soykırım yalanını yeniden gündem yapmaya çalışıyorlar.
Macron bir gün önce de “Suriye topraklarında yaptığınız operasyon işgale dönüşmesin” diye güya bize zılgıt çekiyor.
Renault ile ilgili işlem yapacağım deyin, bakın o zaman laflar nasıl da birden değişecektir.
Macron’a Binali Yıldırım’ın verdiği karşılık çok masumane olmuştur. Onlar bu dilden hiç anlamazlar. Ya silahın dilinden ya da şantaja karşılık gelen şantajın dilinden anlarlar.
Almanya ile onların anlayacağı dilden konuştuk. Şimdilerde PKK’ya karşı tedbirler almaya başladılar.
Eğer bu Ermeni Dosyası gündem yaparsa, bilin ki, Fransızlar da ABD ile beraber Suriye’nin kuzeyinde bize karşı savaşacaklardır.
Maraş’ta yedikleri sopa onlara az gelmiş. Devamını istiyorlar.
ABD şantajları artık sözlü şantaj olmaktan çıktı. Silahlı şantaj yapıyorlar. Afrin cevabımız çok yerindedir. Silahla cevaptır.
Savaş derinleştikçe, her türlü hesaplaşma ortaya çıkacaktır. Belki de tarife dışı engel koymadan doğrudan karşılık verilmek zorunda kalınacaktır.
görsel: yeniçağ
