Gazete Duvar’dan Nergis Demirkaya’nın sorularını yanıtlayan İYİ Parti Sözcüsü Çıray, partinin oy oranının 15 ila 23 arasında olduğunu söyledi.
Sandık güvenliği konusuna da değinen Çıray, “Türkiye çapında sandıkları yüzde 100 kontrol edeceğiz. Herhangi bir kanunsuzluk teşebbüsü halinde Sayın Meral Akşener ve biz, orada bu iş düzeltilinceye kadar otururuz. YSK’yı doğduğuna pişman ederiz” ifadelerini kullandı.
Çıray, “Kurulur kurulmaz yüzde 13.5 çekirdek oyumuz vardı. Bu oy vereceğini söyleyenlerle birlikte yüzde 20’lere ulaşıyordu. Bugünse çekirdek oy oranı yüzde 15’i, ‘İYİ Parti’ye oy verebilirim’ diyenlerin oranı yüzde 23’lere ulaşmış durumda. Cumhurbaşkanlığı seçimi tablosu ise Akşener’in tanınırlığı partinin önünde olduğu için daha farklı. Bizim saha çalışmalarına göre ikinci tura Sayın Akşener kalacak. Bizim yaşadığımız zorluklardan biri iktidarın partimize basında koyduğu ambargo. Ama halkın ayağına gideceğiz. Sosyal medyayı kullanacağız. En büyük güvenimiz milletin sağduyusu olacak. Kasaba kasaba, köy köy gezerek, dağdaki çobana kadar fikirlermizi anlatmaya kararlıyız” dedi.
‘YÜZDE 50+1’İ BULAMIYORLAR, BUNUN İÇİN ZAMANA İHTİYAÇLARI VAR’
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in gelen anketler üzerinden seçime gidemeyeceklerini düşünmeye başladığını söyleyen Çıray, şöyle devam etti:
“Bugün ‘seçim ittifakı’ diye getirilen yeni yasa teklifi İYİ Parti’ye karşı çıkarılmış bir ittifak teklifidir. Eğer İYİ Parti olmasaydı bugün Türkiye bu yasayı konuşmayacaktı. Çünkü muhalefette oluşan boşluk nedeniyle Erdoğan, evinde otursa bu seçimi kazanacaktı. Ama Akşener’in ortaya çıkması ve İYİ Parti’nin kurulması bütün oyunu bozdu ve kartların yeniden dağıtılması ihtiyacı ortaya çıktı. Ortada yüzde 3’ler civarında koalisyonun bir küçük ortağı var ve barajı aşması gerekiyor.
Diğer yandan yüzde 50+1’e ihtiyacı olan Sayın Erdoğan var. İşte bu ihtiyaç bu iki partiyi bir araya getirdi. Bu anlamda bakılınca bir çıkar ittifakı. Ve bunu iktidardan gitmemek için o kadar çok istiyorlar ki, dünyanın önünde rezil olmayı göze aldılar. Nasıl? Küme düşmüş bir partiyi şampiyonlar ligine taşımaya çalışıyorlar. Buna bütün dünya güler. Millet de bunun farkında. Bu oyun tutmuyor. Zorlama ile iktidar olunmaz. Yüzde 50+1’i bulamıyorlar. Bunun için zamana ihtiyaçları var.”
‘EDİNİLMİŞ ÇARESİZLİĞİ PEKİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Çıray, “Saadet Partisi, CHP, İYİ Parti ittifakı konuşuluyor. Yüzde 50+1 için de bu şart görünüyor. Tavrınız ne olacak?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Her şey İYİ Parti’nin kaybettirilmesi üzerine tezgahlanıyor. Bu seçim ittifakı önerisinin iki nedeni var. Birincisi, edinilmiş çaresizliği pekiştirmeye çalışıyorlar. Yani ‘biz MHP ile birleştik, seçimi kazandık’ algısı yaratmaya çalışıyor ama neden seçime gidilemediğini açıklayamıyorlar. MHP ile Saray Koalisyonu kurmaları da 50+1’e yetmiyor. Onun için BBP peşinde koşuyor, Saadet Partisi’ni ikna etmeye çalışıyorlar.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde her partinin kendi adayını çıkarmasını öneriyoruz. Bizim adayımız Meral Akşener. Diğer partiler de belirleyecek, bunlar yarışacak. İkinci tura 2 kişi kalacak. Bu isimlerin Erdoğan ve Akşener olacağını ölçümlerde görüyoruz. Esas yarış burada başlayacak. Bu süreçte ittifaka gerek yok. İkinci tura geldiğinde ise Türkiye nasıl bir lider, sistem ve Türkiye istediğinin kararını verecek. Sandıktır bu, Akşener ikinci tura kalmazsa güçlendirilmiş mutlak güçler ayrılığına inanan siyasi kimse herkes kompleks göstermeden onun arkasında durur.”
‘YSK’YI DOĞDUĞUNA PİŞMAN EDERİZ’
Seçim güvenliğiyle ilgili endişeleri de değerlendiren Çıray, şu ifadeleri kullandı:
“Partinin kuruluşuyla birlikte özel seçim ofisi kurduk. Şu an bütün Türkiye’nin sandık bazında incelemesini yapıyoruz. Türkiye çapında sandıkları yüzde 100 kontrol edeceğiz. Ama unutmayalım ki 16 Nisan referandumu kazanıldı, sandıklar da korundu ama YSK ‘tam kanunsuzluk’la sonuçları ters yüz etti. Ama şu an farklı bir durum var. Sayın Meral Akşener ve biz, böyle bir teşebbüs halinde orada bu iş düzeltilinceye kadar otururuz. YSK’yı doğduğuna pişman ederiz.
Şu kanunla getirilen seçim ittifakı diye getirilen şeyde mühürsüz oyların kanunlaşması bile ileride onların yargılanma sebebi olacak. Bu bir suç ikrarıdır. Buna izin vermeyiz. Bizi oradan jiletle kazıyamazlar. Milletin namusudur oyu. Ve bu namusu beklemek bizim görevimiz. Türk milleti askerlik yapacak, vergi verecek, oyunu çalacaklar, ses çıkarmayacağız. Böyle şey olmaz. Afrin’de bu çocuklar neden şehit oluyor. Oyları çalınacaksa neyin mücadelesini veriyoruz.”
yeniçağ