Sebahat Karakoyun / Birgün
AKP-MHP işbirliğiyle yangından mal kaçırırcasına bir gecede Meclis’ten geçirilen ve seçim güvenliğini riske atan düzenlemelerle dolu paket, muhalefet cephesinde daha önce de konuşulan “Meclis’i ve seçimi boykot” önerilerini yeniden gündeme getirdi.
CHP’de kurultay sürecinde, partinin ülkedeki olağanüstü koşulları dikkate alan bir siyaset çizgisi izlemesi çağrısı yapan “Gelecek İçin Biz” grubundan Selin Sayek Böke ve İlhan Cihaner, teklifin Meclis’te kabulünün ardından sosyal medya paylaşımlarıyla “Meclis’ten çekilme ve seçimi boykot” dahil her türlü seçeneğin tartışılması gerektiğine dikkati çektiler. Böke ve Cihaner, yaptıkları çağrıya ilişkin BirGün’ün soruları yanıtladı.
‘Milyonlar zorbalıkla yok sayılacak’
Meclis’ten apar topar geçirilen yasanın sakıncalarına dikkati çeken Böke, “Bu yasa sandıklara tekerlek takarak oyları göz önünden kaçıracak. Bu yasa mühürsüz oylarla oyların gerçekliğini gölgeleyecek, güvenlik güçleriyle özgür oy kullanma hakkını ortadan kaldıracak. İttifak adı altında demokrasiyi temsil eden ittifak dışı partileri ve milyonları zorbalıkla yok sayacak bu yasa ile seçim güvenliği sadece sandıkta ve sayımda değil, bugünden sandığa kadar tüm süreçlerde seçimin güvenliğini tehdit ediyor” dedi.
“Mış gibi yapmak bir işe yaramıyor”
Ülkeye hakim olan olağanüstü koşullarda her zamanki gibi bir siyaset yürütmenin, “mış gibi” yapmanın bir işe yaramadığını belirten Böke, şöyle devam etti:
“Yeni bir şey yapmak gerektiği açık. ‘Yeni’nin ne olduğuna dair bir tartışma açılması gerekir. Asgari seçim güvenliğinin sağlanması talebini öncelikle ortaya koymak, bu talebi somut bir sonuca ulaştırmak için de alternatif siyasi adımları tartışmak gerekiyor. Tartışılması gereken şeylerden biri de bu aşamadan sonra Meclis çalışmalarının yürütülüp yürütülmeyeceği, bir boykot yapılıp yapılmayacağı konusu. Bu yasa bir gece yarısı baskınıyla geçirildikten sonra geçmemiş gibi davranmak olamaz.”
‘Açık faşizm koşulları’
“Türkiye’de güvenli seçim olmayacağından, iktidarın sandıktan çıkacak sonucu kendisine fayda sağlayacak şekilde maniple edeceğinden, açık faşizm koşullarından söz ettikten sonra sanki hiç böyle bir durum yokmuşçasına rutin bir performans sergilenemez” diyen İlhan Cihaner’in değerlendirmesi de şöyle: “Parlamentoyu boykottan seçim ve sandık güvenliği sağlanıncaya kadar seçimi boykot dahil her yöntem konuşulmalı, tartışılmalı. Meclis’ten gece yarısı geçirilen bu yasanın biricik amacı AKP ve MHP’nin oluşturduğu ittifakın lehine bir sonuç yaratmak. Geçirilen yasa hükümleri bir araya getirilince zaten sorunlu olan seçim güvenliği ile ilgili şüpheler artıyor. Bir yandan sandığa, seçime yönelik derin şüpheleri dile getirip bir yandan da hiçbir şey yokmuş gibi geleneksel bir seçim süreci yürütülemez.”
Çözüm üretilmeli
“Bir çözüm üretilmesi gerekiyor. 2019 seçimiyle dayatılmak istenen modelle Türkiye’nin demokratik, barış içinde bir ülke olmasına izin verilmeyecek. Bu gerçeği bilerek sandığa ne girdiyse onun çıktığından emin olmak için bunu sağlayacak ortamı sağlamak için 1990’lı yıllarda benzer süreçleri yaşamış Latin Amerika ülkelerindeki deneyimleri de göz ardı etmeden toplumsal farkındalık yaratmak için harekete geçilmeli.”