CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları:
Sanatçı olmak kadar zor bir şey yoktur. Herkes sanatçı olamaz. Biraz da Allah vergisidir. Özel eğitim almak, özel çalışmak gerekiyor. Dünyanın bütün demokrasilerinde sanata ve sanatçıya önem verilir. Onlar da yeri zamanı gelince beste yapmışlardır, şiir yazmışlardır.
Sanatçı hiç kimsenin kulu ve kölesi değildir. Sanatçı özgürdür, herkes eleştirir yeri geldiğinde. O nedenle bütün sanatçılarımızı CHP olarak yürekten kutluyorum. Oyunlarının yasaklandığın biliyorum. Az kaldı 2019’a, az kaldı kadınların devrimine.
“BÜTÜN MEDYAYI ELE GEÇİRMEK İSTİYORLAR”
20 Temmuz darbecilerine en büyük darbeyi bu ülkenin kadınları vuracak. Kadınlardan korkuyorlar, her türlü numarayı çekiyorlar, kanunlarla oynuyorlar. Medya ile oynuyorlar, bütün medyayı ele geçirmek istiyorlar. Ne yaparsanız yapın hangi medyayı ele geçirirseniz geçirin 2019’da bu ülkenin kadınları sizleri sandığa gömecek.
Zonguldak’ın zenginliği aslında Türkiye’nin zenginliğidir. Gazi Mustafa Kemal bunu bildiğ için 1921’de orada çalışan işçiler için 114. sayılı iş kanunu çıkarıyor. İzmit işgal altındayken 115. sayılı iş kanunu çıkarılıyor. Türkiye’nin ilk sosyal güvenlik yasası Zonguldak işçileri için kabul edilmiştir. O yasaları çıkaranları, el kaldıranları rahmetle anıyoruz. Savaş bütün hızıyla devam ediyordu aslında.
“VERDİĞİN HER OY HARAMDIR”
Buradan Zonguldaklı kardeşlerime sesleniyorum. Senin kömürünü çıkarmayıp başkasının kömürünü alana oyunu verme. Verdiğin her oy haramdır. Milli servetimizdir taş kömürü. 20 bine yakın kişi Zonguldak’ta taş kömürü çıkarırdı, 7 bine indi. Almıyorlar. Türkiye Taşkömürü Kurumu’nu çalıştırtmıyorlar. Zarar ettiriyorlar. Onu da birilerine peşkeş çekmek için fırsat kolluyorlar. Niye zarar etsin, işçi var, kömür de var. Niye çalıştırmıyorsun? Bile bile zarar ettiriliyor.
Niye sen kömürü Amerika’dan Kolombiya’dan getiriyorsun? Sen ne yerlisin ne millisin. 2016 yılında Türkiye’de kullanılan taş kömürü miktarı 36 milyon 195 milyon ton kullanılmış. Yerli olanı sadece ve sadece yüzde 3.63. Yüzde 96.37’si yurt dışından ithal ediliyor. Kömür var milli, insan var milli, çıkarttırmıyorlar. Dışarıya ödenen para 5 milyar dolardan fazla. Vermiyorsun paranı, çalıştırmıyorsun işçiyi. Dışarıdan kömür getiriyorsun. Kömür, enerji lobisine Türkiye’yi teslim ettiler. Dünya kadar işsiz var, sen kimin işsizliğine çare buluyorsun, Amerika’nın, Rusya’nın, Kolombiya’nın, Avustralya’nın. Sonra da diyorsun ki, utanmadan ve sıkılmadan, biz yerli ve milliyiz diyorsun. Ona ataçla yapışanların hiçbirisi ne yerlidir ne millidir. Bunlar Man Adası millileri. Sen kim bize milliyetçilik dersi vermek kim. Biz Kuvvayı Milliyeciyiz.
Enerji lobilerine ne kadar para veriyoruz. 2016’da ithal enerji için 27 milyar dolar, 2017 için 37 milyar dolar, 2018 en az 40-50 milyar dolar olacak. Niye enerji sorununu çözmedin. Bu ülkede fakirden vergi topladın, götürdün vergileri ödedin. Bu hırsızlığı da aşan bir şey. Hırsız dediğin açtır, bunların karnı tok. Badem sütü ile besleniyorlar. Uçağa biner, arabaya biner, her şey emrinde, ne hırsızı ya.
Doğalgaz ve petrolü anlarım peki kömür? Dünya kadar kömürümüz var, niye getiriyoruz? Dünyada hiçbir devletin bir başka devlete en az yüzde 60 oranında enerji bağımlılığı yoktur. Rusya’ya bağımlıysanız sizin egemenliğiniz tehlikededir. Tehlikeye bakın. Bunların yatacak yeri yok. Biz milli kurtuluş savaşı sırasında neler yaptık. Taşkömürü çıkardık ama çelik fabrikalarını kurduk, uçak fabrikası kurduk. Bize niye uçak niye gemi yapıyorsunuz bedava vereceğiz dediler. Kıbrıs çıkarması ile uyandık, dediler ki bizim uçaklarımızı gemilerimizi kullanamazsınız.
“ŞEHİTLER ARASINDA AYRIM YAPANLAR VATAN HAİNLERİDİR”
Şehitler arasında ayrım yapanlar vatan hainleridir. Şehitler, şehit yakınları, gaziler arasında ayrım yapanlar vatan hainleridir. Şehit şehittir. Şehidin sağcısı solcusu mu olur? Şehitler üzerinden siyaset yapılmaz. Maden şehitleri için de aynı ayrımcılığı yaptılar. 2003-2014 arasında hayatını kaybeden madenciler için özel kanun getirdiler. Peki, 2003’ten önce hayatını kaybedenler, onlar sayılmayacaklar. Neden yapıyorlar? Emin olun, ben anlamakta zorlanıyorum. İnsan bizim insanımız, ölen de bizim insanımız niye ayrım yapıyorsunuz? Her seçim öncesi Zonguldak’a gidiyorlar, oyları alıyorlar sonra uyutuyorlar. Zonguldak’a da Soma’ya da sesleniyorum, bu oyuna gelmeyin. Bunlara oy verdiğiniz andan itibaren sizi kullanırlar.
“HİÇ BİR ZAMAN AFRİN’E KARŞI GELMEDİK. BUNUN BİR SİYASİ PARTİYE MAL EDİLMESİNİ ASLA DOĞRU BULMADIK”
Başbakan aradı hava desteğini aldık Afrin’e giriyoruz dedi. Kullandığım cümle Allah askerlerimize yardımcı olsun. Hiç bir zaman Afrin’e karşı gelmedik. Bunun bir siyasi partiye mal edilmesini asla doğru bulmadık. Ordu hepimizin ordusu. Onlar çocuklarını askere göndermeyip bir sürü sahte rapor alıyorlar. Ordumuz kahraman bir ordudur. Siyasilerin, yani AK Parti hükümetlerinin Suriye ve Ortadoğu’da yaptıkları bütün hataları ordu düzeltmeye çalışıyor. Nasıl? Mehmetçik can vererek.
Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat, Afrin kahramanlığına soyunmuş. Sen kim kahramanlık kim. Ordunun kahramanlığını üstüne alamazsın. İşgalci zat, bu ülkenin kozmik odasını terör örgütüne açmadın mı? Devletin sırlarını terör örgütüne teslim eden adam şimdi kahramanlığa soyunuyor. Sen kahraman falan değilsin. Kalkmış bir söz söylüyor; son derece üzdü beni. ‘Artık metal yorgunluğu yok Afrin ile beraber diriliş hareketi yeniden başladı’ diyor. Yani Afri’ne askerleri gönderdik onlar şehit oluyor malı biz götürüyoruz. Bu kadar ahlaksızlığı hayatımda hiç görmedim, duymadım. Sen gayri milli bir adamsın, o koltuğun hakkını sana yedirtmeyiz.Kalkmış ordunun üzerinden zafer naraları atıyor. Gayri milli, tefecilere çalışan bir adam yerli ve milli olamaz.
Boğaziçi Üniversitesi’nde bir grup öğrenci Afrin için lokum dağıtıyor, başımızın üzerinde yeri var. Üniversiteler bilgi yuvalarıdır ama üniversitelerde şiddet olmaz. Üniversiteyi şiddete teslim ederseniz üniversite bilgi üretmez. Lokum dağıtanlara müdahaleyi asla ve asla doğru bulmuyoruz. Burada yapılacak iş üniversite yönetimidir. Olaya müdahale eder. Koltukta oturan zat doğrudan müdahale ediyor. Sizi üniversitede okutmayacağım diyor. Sen kimsin ya. Kimsin de okutmayacaksın. Üniversiteler senin babanın malı mı? Anayasa madde 42., “Kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz”. Beyefendi benim aynayasa diyor. Kulağından tutacak mı? Bu ülkenin kadınları 2019’da seni kulağından tutup aşağı indirecekler. Devletin tepesinden üniversiteler dizayn edilmez. Pinochet, Hitler, Mussolini yapıyordu. Özendiysen o ayrı bir şey çık açık açık söyle.
AKIN ATALAY 1,5 YILDIR HAPİSTE
Cumhuriyet yazarı Akın Atalay 1.5 yıldır hapiste, Bırakmıyorlar. Tutuklama kararı çıktığında yurtdışından geldi. Bu mesele vicdan meselesidir. Adaleti çürütürseniz, devleti çürütürsünüz. Kaptan gemiyi en son terk edermiş bu iş hukuk, vicdan, adalet meselesi. Adaleti çürütürseniz devleti çürütürsünüz. Mehmet Altan, AYM ve AİHM karar verdi, hala tutuklu. Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak, ömür boyu ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edildi. AYM kararı var. Ali Bulaç 600 gündür, Osman Kavala 5 aydır tutuklu. Celalettin Can, akil adam diye seçtiler, o da içeride. Ömer Gergerlioğlu, KHK ile attılar, emekli aylığı var. Parayı vermem diyor. Enis Berberoğlu ve milletvekilleri hapiste hesabını veremiyorlar. Milletvekilleri hangi gerekçeyle hapiste. Onlar da hapiste. 20 Temmuz sivil darbesi sonucunda ortaya çıkan tablo bu. İşsizlik OHAL ile artıyor.
DOLARDAKİ 1 KURUŞ ARTIŞ 4 MİLYAR 400 MİLYON LİRA
Dolar almış başını gidiyor, hükümetten tık yok. Dolarla milletin ne işi var diye aradabir konuşuyorlar. Bir kuruş artışın faturası 4 milyar 400 milyon lira. Bu para ile ne yapılırdı. 517 okul yapılırdı. Onlarca öğretmen atanırdı. Çocuklarımız daha güzel eğitim görürdü ama parayı tefecilere veriyorlar. Tefecilere teslim olandan bu memlekete hayır gelmez.
Sen kendi ülkenin parasına güvenmiyorsun. Köprü geçişi dolar endeksli. Gübre ham maddesi dolarla, yurt dışından borç alırsın dolarla. Saman ithal edersin dolarla, mercimek, nohut ithal edersin dolarla.
“BİR DİKTATÖRÜN DİKTATÖRLÜĞE YÜRÜDÜĞÜ YOLUN TAŞLARINI HAKİMLER VE SAVCILAR DÖŞER”
Kılıçdaroğlu, “Bir diktatörün diktatörlüğe yürüdüğü yolun taşlarını hakimler ve savcılar döşer. Bütün hakim ve savcılara sesleniyorum; korkmayın adaletten hak ve hukuktan yana olun. Vicdanınızla karar verin. Birilerinin beklentileri ile karar vermeyin. Cehenneme giden yollar iyi niyet taşları ile örülüdür. Sizleri de hapishanelere attıracak mekanizmaları bulurlar. AİHM kararları inile şu anda uygulanmıyor” dedi.
“10 İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ. MAHKEME, 60 BİN 800 TL PARA ÖDENECEK DİYE KARAR VERDİ”
Kılıçdaroğlu, “İşçinin hayatı da çok ucuz. Torunlar diye bir şirket var. Asansör yere çakıldı 10 işçi hayatını kaybetti. Mahkeme, 60 bin 800 TL para 24 ay taksitle ödenecek diye karar verdi. Sende vicdan var mı? Bir yerden, işverenden talimat mı aldın? Akşam eve gittiğinde eşinin, çocuklarının yüzüne nasıl bakıyorsun?” diye konuştu.
CİZRE’DEN BERFİN KIRMIZIGÜL İSİMLİ BİR ÇOCUKTAN MEKTUP
Cizre’den Berfin Kırmızıgül isimli bir çocuktan mektup aldığını belirterek mektupta geçenlere değinerek konuşmasına devam eden Kılıçdaroğlu, Babası işsiz olan Berfin Kırmızıgül’ün eğitim masraflarını karşılayacağını dile getirdi.
“FETÖ’NÜN BİR NUMARALI SİYASİ AYAĞI CUMHURBAŞKANLIĞI KOLTUĞUNU İŞGAL EDEN ZATTIR”
OHAL’e ilişkin Kılıçdaroğlu, “Niye hala OHAL var? Ben söyleyeyim; FETÖ’nün siyasi ayağnı ortaya çıkarmamak için ve bu konuda milelt konuşmasın diye OHAL’i sürdürüyorlar. FETÖ’nün sanayici, baklavacı, işçi, ayağını çıkardılar. Siyasi ayağı yok. FETÖ’nün bir numaralı siyasi ayağı, Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zattır diyorum. Versin mahkemeye ispat edeceğim. Sen, devletin bütün sırlarını, kozmik odayı FETÖ’ya açacaksın, sonra kalkıp ‘ne istedin de vermedik’ diyeceksin. Siyasi ayağı sensin arkadaş. Bir ipte iki cambaz oynamaz. Cambazlardan biri düştü diğeri tel üstünde hala oynuyor” açıklamasında bulundu.
cumhuriyet