CHP, 16 Nisan referandumunun yıldönümünde 81 ilde OHAL’e karşı eylem yapacak. “OHAL değil Demokrasi İstiyoruz” sloganıyla gerçekleşecek eylemler için tüm siyasi partilere de katılım çağrısı yapıldı. OHAL’i “Her görüşe ayrım yapmaksızın uğrayan bir düzenin adı” diye tanımlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Sıradan vatandaş OHAL’i hissetmiyor, OHAL kimseye dokunmadı” söylemlerine ise “ Biz 16 Nisan’da OHAL’e karşı herkes el kaldırsın diyeceğiz. Çünkü OHAL’in dokunmadığı hiç kimse kalmadı” dedi.
CHP, 16 Nisan referandumunun yıldönümünde 81 ilde saat 12.00’de bir saatlik oturma eylemi gerçekleştirecek. CHP yönetiminin eylemleri organize etmekle görevlendirdiği Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba konuyla ilgili Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı:
‘Boyun eğmeyelim’ diyoruz
– Neden ve nasıl böyle bir eylem yapma kararı alındı, amaç nedir?
Amacımız, Türkiye’de hukukun askıya alındığı, demokrasinin yok sayıldığı bir dönemde, herkesin KHK’lar ile terbiye edilmeye çalışıldığı bir dönemde tüm kamuoyunun dikkatini buraya çekmek. OHAL can ve mal güvenliğinin ortadan kalktığı, güçler ayrılığı ilkesinin yok edilerek tek koltukta birleştirildiği bir ortam yaratmış durumda. Biz bu düzene “boyun eğmeyelim” diyoruz ve tüm toplumu da bu baskı rejimine karşı sessiz kalmamaya çağırıyoruz. OHAL’de hükümet tarafından yapılan hiç bir eylemi meşru saymıyoruz. OHAL Türkiye’nin itibarını dünyada da sarsan bir durum. OHAL olduğu sürece, hiç kimse Türkiye’nin demokrasi ile yönetildiğine, hukukun üstünlüğü olduğuna, yargının bağımsız olduğuna inanmaz.
‘OHAL’e direniş Türkiye meselesi’
– Nasıl pankartlar hazırlayacaksınız, ne sloganlar atacaksınız? Şeker mitinginde CHP bayrağı, logosu yoktu örneğin. 16 Nisan’daki eylem nasıl olacak?
Mühürsüz seçimin yıl dönümünde, 21. ayı geride bırakan OHAL’e karşı, bütün Türkiye’de kent meydanlarında olacağız ve bir saatlik oturma eylemi gerçekleştireceğiz. Ayrıca 81 ilde eş zamanlı olarak ortak bir bildiri de okuyacağız. Milletvekillerimiz ve Parti Meclisi üyelerimizde Türkiye’ye dağılarak meydanlarda olacaklar. Sloganımızı, “OHAL değil Demokrasi İstiyoruz” olarak belirledik. Bu eylemi sadece CHP olarak yapmıyoruz. Şeker eylemlerine de her partiden, her siyasi görüşten insan katıldı. Saadet Partisi, İYİ Parti, Demokrat Parti, DSP, ÖDP, HDP, hatta MHP yanımızdaydı. Sivil toplum örgütleri, odalar, birlikler katıldı. Biz Şeker eylemini bir vatan mücadelesi olarak gördük ve fabrikaların satışına karşı direnemenin bir parti meselesi olmadığını söyledik. OHAL faşizmine karşı direniş de bir parti meselesinin ötesinde, bir Türkiye meselesi. Öncülüğü biz yapıyoruz, çünkü zulme karşı direnişte öncülük etmek, CHP’nin tarihi misyonu gereğidir. Ama tüm kesimlerle ortak mücadele yapıyoruz. Çünkü OHAL sadece CHP’ye değil, tüm topluma karşı işlenen bir suç haline geldi. Biz 16 Nisan için bütün siyasi partilere çağrı yaptık. Onlar da bu konuda olumlu olduklarını ilettiler.
‘OHAL şartlarındaki seçim yine meşru olmayacak’
– Talebiniz nedir, ana başlığınız ‘OHAL kaldırılsın’’dan başka ne olacak?
Pazartesi yapacağımız eylem, 16 Nisan gününe sığdırılacak bir eylem değil. Bu tür eylemlerimiz ilerleyen süreçte de devam edecek. 2019’a giderken CHP’nin en önemli hedefi OHAL’in kaldırılmasıdır. Referanduma OHAL koşullarında gidildi. “Hayır”ı anlatmanın yasaklandığı, “Hayır” kampanyası yapanların gözaltına alındığı, sokaklarda “Hayır” bildirisi dağıtanların coplandığı, Anayasa görüşmelerinde Meclis’e yürümek isteyen Barolar başta olmak üzere, sivil toplum örgütü temsilcilerinin gaz ve copla karşılaştığı bir dönemi beraber yaşadık. CHP olarak 2019 seçimlerine de bu şartlarda gidilmesinin, nasıl ki referandum meşru değilse, yapılacak bu seçimlerin de OHAL şartlarında meşru olmayacağını söylüyoruz.
‘Muhalefet edenin karşısına OHAL çıkıyor’
– CHP olarak sürekli alandasınız, insanlarla görüşüyorsunuz. “Sıradan vatandaş OHAL’i hissetmiyor, OHAL kimseye dokunmadı” deniyor. Sizin gözlemlerinize göre sıradan vatandaş OHAL’den nasıl etkilendi, en çok OHAL’in neyinden şikayet ediyorlar, OHAL kaç hayata dokundu?
İlan edildiğinde en kurumsal tepkiyi CHP vermişti. Belki de çoğu vatandaş OHAL’in ne anlama geldiğinin farkında değildi. Ama OHAL’in, her geçen gün vatandaşın hayatına nasıl dokunduğunu herkes gördü. Kim ki ne zaman muhalefet ederse karşısına OHAL çıkarılıyor. OHAL bazen AKP’li, bazen MHP’li, bazen HDP’li, bazen de CHP’liye dokunuyor. Adıyaman’da tütün eylemi yapmıştık, o zaman sormuştum “OHAL nedir?” diye, kimse tam olarak bilemiyordu. Ama OHAL’in ne olduğunu, tütün yasaklanmasın diye eylem yaparken biber gazı yiyen, cop yiyen Adıyamanlı ve Malatyalılar orada yaşayarak gördü.
‘OHAL her görüşe ayrımsız uğrar’
– Peki OHAL nedir?
OHAL insan hakları anıtının gözaltına alınmasıdır. OHAL, Veli Saçılık’ın 80 yaşında annesinin karga tulumba dövülmesidir. OHAL, milli iradeyle seçilen belediyelere kayyım atanmasıdır, başkanların görevden alınmasıdır, seçilmiş milletvekillerinin zindanlara atılmasıdır. OHAL üniversite öğrencilerinin üzerindeki baskıdır. OHAL, Facebook’ta beğen butonuna basmaya, Twitter’da retweet tuşuna basmaya korkmaktır. OHAL her görüşe ayrım yapmaksızın uğrayan bir düzenin adıdır. Kimi zaman Kamu-Sen Genel Başkanının baskıyla istifa ettirilmesidir, kimi zaman Eğitim-Sen üyelerinin gözaltına alınmasıdır. Türk Tabipler Birliği Afrin’le ilgili görüşlerini açıkladığı ve barış taleplerinde bulundu diye “Türk” ifadesini kaldırmaya çalıştılar, ama aynı şeyi, Afrin operasyonunu hükümet kadar destekleyen Türkiye Barolar Birliği’ne de yaptılar. Dolayısıyla OHAL sopası her görüşe uğruyor ve buna karşı ortak mücadele etmek gerekiyor.
‘OHAL herkese dokundu’
OHAL çiftçisinden, taşeron işçisine kadar herkese dokundu. Belki bundan 6 ay önce taşeron işçiye OHAL’in ne olduğu sorulsa yanıtsız kalacaktı, ama gördük ki OHAL karayollarında çalışan, Şeker Fabrikalarında çalışan, KİT’lerde çalışan taşeron işçilerin kadro kapsamı dışında kalmasıydı. Biz 16 Nisan’da OHAL’e karşı herkes el kaldırsın diyeceğiz. Çünkü OHAL’in dokunmadığı hiç kimse kalmadı. Türkü söylemek yasak, tiyatro yasak, miting yasak. Hayatımıza karışan Bu düzene artık dur demek gerekiyor.
– OHAL’in bilançosu nedir?
125 bini aşkın kişi ihraç edildi, 70 bini aşkın kişi gözaltına alındı, hakkında işlem yapılan insan sayısı 170 bine dayandı. 50 gazete, 18 televizyon, 20 dergi, 22 radyo kapatıldı. 1500’ü aşkın dernek ve vakıf kapatıldı. Biz bunları söylediğimizde bize “FETÖ’yü savunuyorsunuz” diyorlar. Bu söylem, halkı kandırmak için bir taktik. Hayatları boyunca FETÖ ile mücadele etmiş kişi ve kurumları da FETÖ torbasına atarak kapatmalarını halkın gözünden kaçırmak işin söylenen bir yalan. İbrahim Kaboğlu, Murat Sevinç gibi isimler ihraç edildi. Eğitim-Sen’li öğretmenler, DİSK’li işçiler, Birleşik Kamu-İş’li memurlar gözaltına alındı. Özgür Radyo, İMC TV, Evrensel Kültür kapatıldı. Gündem Çocuk gibi, ÇHD gibi dernekler kapatıldı. Bunlar muhalif oldukları için hedef alındı. Bu isimler ve kurumlar geçmişte kolkola olan FETÖ-AKP ortaklığının, bugün de ayrılan AKP’nin hedefinde. Dolayısıyla OHAL’i FETÖ ile mücadele etmek için ilan ettik yalanı deşifre olalı çok uzun zaman oldu. AKP OHAL’i kendisinden olmayan herkesle mücadele için ilan etti.
– İlk eyleminiz referandumun yıl dönümü 16 Nisan’da. Ancak OHAL’in uzatılmasının planlandığı da açıkça görülüyor. Bundan sonraki hareketiniz ne olacak? Örneğin Meclis’te CHP grubu OHAL’e ilişkin bir eylem düşünüyor mu?
Bu OHAL’e karşı ilk eylemimiz değil. Her yıldönümünde OHAL’e karşı sokaklarda oluyoruz. Bundan önceki OHAL uzatımında da tüm Türkiye’de ortak bir bildiri okumuştuk. CHP’nin görevi, OHAL’in olağanlaşmasına karşı OHAL’in ne olduğunu herkese anlatmak ve bu faşizm düzenine karşı mücadele etmektir. Ama bu yalnızca CHP’nin ve CHP’lilerin vereceği bir mücadele değil. Biz OHAL sopası ile terbiye edilmek istenen, işi elinden alınan, haksızlığa uğrayan herkesin “OHAL değil demokrasi istiyorum” demek için ses yükseltmesini ve mücadeleye ortak olmasını istiyoruz.
‘Meclis’te de sokakta da mücadele’
Biz CHP olarak OHAL’in kaldırılması için, bazen Meclis’te bazen sokakta her türlü mücadeleyi vereceğiz. Ama biliyoruz ki iktidardakiler küçük ortağı ile beraber Meclis’i pasifize etmiş durumda. Zaten OHAL’in en büyük etkilerinden biri de Meclisin yetkilerinin elinden alınmasıdır. Darbecilerin Meclis’e silahla yapamadığını iktidar partisi OHAL ve KHK’lar eliyle yapmıştır. Eğer FETÖ’cüler darbeyi gerçekleştirmiş olsaydı ilk yapacakları Meclis’in yetkilerini elinden almak olacaktı. 20 Temmuz’da iki parti, darbecilerin bombalarla yapamadığını, kaldırdıkları ellerle yaptılar. OHAL ile sadece cezaevleri değil, Türkiye tek tipe sokulmak isteniyor. Daha önce yaşanmamış bir olay gerçekleşti, bir milletvekili AKP Genel Başkanını eleştirdiği için milletvekilliği düşürüldü. Bu düzenin ne olduğunu hala görmeyen olamaz ama görmek istemeyenlere de yarın sıra gelecektir.
İstanbul’da Taksim’de, Ankara’da Güvenpark’ta
Bazı illerde eylemin gerçekleşeceği meydanlar şöyle:
“Adana Atatürk Parkı, Ankara Güvenpark, İstanbul Taksim Meydanı, Çanakkale Cumhuriyet Meydanı, Diyarbakır Dağkapı Meydanı, Erzurum Yakutiye Kent Meydanı, Gaziantep Yeşilsu Meydanı, Hakkari Cumhuriyet Meydanı, İzmir Konak Meydanı, Malatya Soykan Parkı, Samsun Cumhuriyet Meydanı, Trabzon Atatürk Meydanı ve Zonguldak Madenci Anıtı”
İŞTE CHP’NİN İL İL OTURMA EYLEMİ MEYDANLARI
cumhuriyet