ABD liderliğinden Suriye’ye yapılan üçlü saldırının yankıları ve yakın dönemde ne olacağı İran kamuoyunda konuşulmaya devam ediyor. Suriye’ye emperyalist saldırının başladığı günden bu yana terör karşıtı cephenin önde gelen ülkesi İran’a göre, Şam yönetimi eskisinden daha güçlü hale geldi.
‘DOĞU GUTA SIRADAN BİR ZAFER DEĞİL’
İranlı stratejist Dr. Hüseyin Ruyveran ile son saldırıları konuşmak için ülkenin başkenti Tahran’da buluşuyoruz. Dr. Ruyveran’a göre Suriye’ye saldırının Doğu Guta zaferinin hemen arkasından gelmesi tesadüf değil. Dr. Ruyveran, Doğu Guta’da ABD’nin bozulan hesabını şu ifadelerle açıklıyor: “ABD, Fransa ve İngiltere’nin düzenlediği saldırılar Doğu Guta’da elde edilen zaferle zayıflayan teröristlere yeni saldırı imkanları sunmaktı. Doğu Guta’nın kurtarılması sıradan bir terörle mücadele operasyonu değil, savaşın stratejilerini ve seyrini değiştiren askeri bir başarı oldu. Teröristler Doğu Guta’ya büyük yığınak yapmıştı zira bölge başkent Şam’ın hemen bitişiğinde olması bakımından başkenti ablukaya alabilecek ve her zaman tehdit edebilecek stratejik bir noktada idi. Suriye ordusu başarılı operasyonları ile Doğu Guta’yı 30 bin teröristten arındırılmış oldu. Zira emperyalist güçler tam da bu noktaya, 12 bini Ceyş’ül İslam, 10 bini Feylak’uş Şam, 7 bini El Nusra’dan oluşan paralı askerleri ile büyük yığınak yapmıştı. Suriye ordusunun bu zaferi Suriye devletini yıkmak isteyen güçlerin hesaplarını büyük ölçüde bozmuş oldu.”
S-300 DENGELERİ DEĞİŞTİRECEK
ABD’nin Doğu Guta kartını kaybettikten sonra fiili olarak müdahale etme kararı aldığını anımsatan İranlı stratejist, son saldırıların ardından Suriye’nin savunma anlamında rüştünü ıspatladığını vurgulayarak “ Bu saldırı Amerikan tarihinin askeri başarısızlık ve utanç sayfasındaki yerini üst sıralarda almış oldu. Saldırılar yıllardır terörle mücadele eden Suriye hükümetini zayıflatmak şöyle dursun iyice güçlendirdi. Rusya’nın S-300 sistemlerinin kontrolünü Suriye devletine veme kararı da sahada savaşın dengelerinin değişeceği anlamına geliyor” değerlendirmesinde bulunuyor.
Dr. Ruyveran oluşan son tabloda teröristlerin güven kaybı yaşadığına dikkat çekerek şöyle devam ediyor:
“Dünyanın süper güçleri sayılan o yenilmez diye bilinen ülkelerin üçünün birlikte gerçekleştirdiği bu saldırının başarıya ulaşmasını engelleyen Suriye ordusu, Suriye milletine güven verdi. Halk sokaklara çıkarak zaferi kutladı. Suriye ordusu milletine dünyanın en büyük güçleri karşısında direnebileceğini göstermiş oldu. Oluşan bu özgüven ortamı, hem Suriye ordusu hem de Suriye milletinin terörle mücadele ve kurtuluşa yönelik moral ve motivasyonunu artırdı. Savaşın basit kurallarından biridir: Bir orduyu yenmek istiyorsanız motivasyonu kırın. Şimdi alanda bunu görüyoruz saldırı ile teröristlerin motivasyonu kırılırken halkı, ordusu ve hükümeti ile Suriye moral bulmuştur.”
Haber Yakup Aslan/ İran
ulusal.com.tr